ABD: Türkiye kara para cenneti
Abone olABD'ye göre, Türkiye eroin kaçakçılığında "başlıca transit ve işleme merkezi." ABD, uyuşturucu kaynaklı kara paranın da Türk bankalarında aklandığını iddia etti
ABD yönetimi, Türkiye'nin Batı Avrupa piyasasına yönelik eroin
kaçakçılığında "başlıca geçiş yerlerinden ve işleme merkezlerinden
biri olduğunu" bildirdi. Uyuşturucu kaynaklı kara paranın da Türk
bankalarında ve diğer finans kurumlarında aklandığını öne süren
ABD, bu verilere karşın yeterli yaptırım uygulanmadığını vurguladı.
Washington, Türkiye'nin mali suçlara karşı mevzuatını
güçlendirmesini, Mali Suçları Araştırma Kurulu'nun (MASAK)
yetkilerini artırmasını ve terörizmin finansmanını suç kapsamına
almasını istedi. ABD Dışişleri'nin yıllık "Uluslararası Narkotik
Denetim Stratejisi" raporunda bu saptamalara yer verilirken, Başkan
George W. Bush'un rapora paralel olarak Kongre'ye yaptığı
bildirimde, Türkiye "başlıca kara para aklayan ülkeler" arasında
sayıldı. Listede Kıbrıs, Yunanistan, İsrail, Rusya, Almanya,
Fransa, İngiltere, İspanya, İsviçre, İtalya, Çin, Japonya ve ABD
dahil toplam 54 ülke yer aldı. Eroin trafiği ABD Dışişleri'nin
raporunda Türkiye ile ilgili şu ifadelere yer verildi: "Türkiye,
Avrupa'ya akan eroinde, önemli bir güzergâh ve depolama, üretim ve
durak yeri olmayı sürdürüyor. (...) Türkiye'ye taşınan
uyuşturucunun büyük bölümünün kaynağı Afganistan. Morfin ve baz
eroin Pakistan'dan İran üzerinden getiriliyor. Tonlarca uyuşturucu
ve haşhaş Pakistan'dan deniz yoluyla Akdeniz, Ege ve/veya Marmara
kıyısındaki yerlere kaçırılıyor. Uyuşturucu ve haşhaş Türkiye'ye
Afganistan'dan Türkmenistan, Azerbaycan ve Gürcistan üzerinden kara
yoluyla da taşınıyor. (...) 2004 mali yılında 1.5 ton asetik
anhidrid Türkiye'de ya da Türkiye'ye getirilmek üzereyken ele
geçirildi. (...) Türk merkezli alıcı - satıcılar, Batı Avrupa'ya
pazarlanan eroinin büyük bölümünü denetimlerinde tutuyorlar."
Türkiye'de aklanan kara paranın önemli bir bölümünün vergi
kaçakçılığıyla bağlantılı olduğunu belirtilen raporda şöyle
denildi: "Gözlemcilerin tahminine göre, Türk ekonomisinin yüzde
50'si kayıt dışı. (...)Kara para hem bankalarda, hem de bankalar
dışındaki finans kurumlarında aklanıyor. Türkiye'deki kara para
aklama yöntemleri sınırdan döviz kaçakçılığı, ülke içine ve dışına
banka transferleri ile gayrimenkul, altın ve lüks otomobil alımını
içeriyor. Türk merkezli alıcı - satıcıların, Pakistan ve
Afganistan'daki uyuşturucu kaynaklarına para transferini
İstanbul'daki döviz büroları aracılığıyla yaptıkları kanısı var. Bu
bürolar, fonları Türk bankaları üzerinden Dubai ve Birleşik Arap
Emirlikleri'nde diğer yerlere havale ediyorlar." 'MASAK'ın yetkisi
artsın' "Türkiye'nin kara para aklamaya karşı rejimi, yaptırımcı
olduğu yönünde güçlü bir izlenim vermiyor" denilen rapor şöyle
devam etti: "MASAK kuruluşundan bu yana, 500'den fazla kara para
aklama dosyasının üzerine gitti, ancak Aralık 2004 itibarıyla bu
dosyalardan sadece birinde ilgililer suçlu bulundu, bu hüküm de
iptal edildi. (...) Türkiye terörizme karşı kararlı bir tutum
izliyor, ancak Türk hükümeti terörist finansmanı özel olarak suç
kapsamına almış değil. (...) Hükümet, MASAK'ın yetkilerinin
artırılmasına yönelik yasa tasarılarını hızla yürürlüğe sokmalı ve
terörün finansmanı suç kapsamına almalıdır." 'KKTC kumarhaneleri
para aklıyor' iddiası Uzun yıllar, dünyanın "kara para cenneti"
sayılan Güney Kıbrıs, bu yılki ABD raporunda daha ziyade "olumlu
adımları" ile yer aldı. Rapor, Kıbrıs Rum Yönetimi'nin son dokuz
yılda ve AB üyeliğinden bu yana kara para aklanmasına karşı attığı
yasal adımları kayda geçirdi. Buna karşın, Güney Kıbrıs'ta halen
uyuşturucu ve dolandırıcılık kaynaklı kara paranın aklanmasının
sürdüğü de belirtildi. Susurluk bankası raporda KKTC'deki duruma
ayrı bir başlık altında değinen rapor, "Türkiye ve İngiltere ile
uyuşturucu ticaretinin sürdüğü ve kara para aklandığı yönünde
kanıtlar olduğunu" yazdı. Raporda, KKTC yetkililerinin, "kara
paranın daha ziyade, büyük ölçüde kural dışı ve çoğunluğu Türkiyeli
şahıslara ait 22 kumarhane aracılığıyla aklandığına inandıkları"
ifade edildi. Kumarhane gelirlerinin KKTC bankacılık sisteminden
geçmeden Türkiye'ye aktarıldığını yazan rapor, KKTC'den Türkiye'ye
yüksek miktarda nakit transferine karşı önlem olmamasından yakındı.
Rapor ayrıca, KKTC'deki off - shore bankacılığın da kara para
aklama vasıtalarından biri olduğunu ve ABD'nin geçen yıl, KKTC'de
kayıtlı First Merchant Bank hakkında "organize suç şebekeleri ile
bağlantılı olarak kara para akladığı gerekçesiyle" işlem yapılması
için girişimde bulunduğunu bildirdi. First Merchant Bank, Susurluk
olayında da adı geçen ve öldürülmesine rağmen hâlâ cesedi
bulunamayan eski MİT görevlisi Tarık Ümit'in ortağı olduğu bir
banka olarak biliniyor. Haber: Yasemin Çongar Kaynak: Milliyet