ABD seçimlerinde kim kazanırsa Türkiye'nin işine yarar?
Abone olDışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, tüm dünyanın sonucunu merakla beklediği ABD seçimlerinde, "Kimin kazanması Türkiye için daha pozitif bir tablo oluşturur?" sorusuna cevap verdi
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Türkiye'nin dış
politikasıyla ilgili olarak SETA bünyesinde hazırlanan Kriter
Dergisi'ne konuştu.
Soruları yanıtlayan Çavuşoğlu, ABD'de mevcut başkan Donald Trump ve Demokratların adayı Joe Biden'ın karşı karşıya geldiği başkanlık seçimini değerlendirdi.
"Bu karar sadece ABD halkına aittir"
Çavuşoğlu, konuyla ilgili olarak "Ne öngörüyorsunuz, özellikle
Türk-Amerikan ilişkileri bakımından kimin kazanması daha pozitif
bir tablo oluşturur?" sorusuna şöyle yanıt verdi:
"ABD'de seçim sonuçları hakkında tahminde bulunmak hep güç olmuştur. Zira neticeyi ulusal düzeydeki oy oranından ziyade, eyaletlerdeki sonuçlar belirliyor. Nitekim bir önceki seçimde de, ulusal düzeyde en fazla oy alan değil, kritik eyaletlerde yarışı önde bitiren aday Başkan olmuştur. Kaldı ki bu defa seçimler, koronavirüs salgını, bunun ekonomi üzerindeki etkisi ve ırkçılıkla ilgili tartışmaların etkisiyle, ABD toplumunun belki de en fazla bölünmüş olduğu bir ortamda gerçekleşecek. Bu itibarla seçim sonuçlarına dair, şimdiden bir öngörüde bulunmak çok gerçekçi değil. Bizim bu konuda şu veya bu yönde bir tercih veya beklenti dile getirmemiz de söz konusu olamaz. Bu karar sadece ABD halkına aittir ve herkesin buna saygı göstermesi gerekir. Bir başka deyişle, ABD halkı kimi seçerse seçsin Türkiye olarak biz, ABD yönetimiyle yakın iş birliği içinde çalışmaya devam etmeye hazırız."
"İlişkilerimizin gelişmeye devam edeceğine
inanıyorum"
Biden başta olmak üzere bazı ABD'li siyasetçilerin seçim kampanyası
sırasında Türkiye'deki iç siyasi tartışmaları alet etme çabalarına
şiddetle karşı çıkmaya devam edeceklerini vurgulamak istediğini
belirten Çavuşoğlu, yanıtını şöyle tamamladı:
"Ülkemiz geçmişte hem Cumhuriyetçi, hem de Demokrat yönetimlerle müttefiklik ruhuyla uyumlu bir şekilde yakından çalışmıştır. Bu itibarla, bugün de ABD'yle köklü ilişkilerimizin, ABD Başkanı'nın siyasi kimliğinden bağımsız olarak gelişmeye devam edeceğine inanıyoruz. Mevcut bölgesel ve küresel konjonktür, ikili ilişkilerimizi daha da önemli kılmıştır. Önceliğimiz, sorunlarımızı çözüme kavuşturmak ve mevcut fırsatlardan azami derecede faydalanmak olacak."