ABD kredisinin gizli şartı
Abone olBir ABD yetkilisi Türkiye'nin Irak'a tek taraflı müdahelesinin kredi dilimlerini etkileyeceğini ileri sürdü.
Dubai’de imzalanan 8.5 milyar dolarlık kredi anlaşmasının geçen
Nisan ayında Kongre tarafından onaylanan ilgili yasayı yansıttığı
belirtilerek Türkiye’nin Irak’a tek taraflı müdahalede bulunmaması
koşulu dolaylı olarak doğrulandı Bir ABD yetkilisi, Türkiye’nin tek
taraflı müdahalesinin kredi dilimlerini etkileyebileceğini
kaydederek bu yönde bir adım atılmayacağına güvendiklerini de
söyledi. Geçtiğimiz günlerde Dubai’da imzalanan 8.5 milyar dolarlık
kredi anlaşmasına ilişkin tartışmaların gerçekten saptığını savunan
ABD yetkilisi, bu tartışmalar sırasında en doğru açıklamayı “bu tür
uluslararası anlaşmalarda koşulların yer alması normal” yönündeki
sözleri sarfeden GHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ın yaptığını
savundu. Yetkili, söz konusu krediyi, ABD’nin ikili ilişkilere olan
bağlılığının ve Türkiye’nin istikrarına verilen öneminin bir
işareti olarak serbest bırakma kararını verdiklerini belirterek
konuya farklı bir anlam verme çabalarının yanlış olduğunu savundu.
Kararın Türk ekonomisi üzerinde önemli bir etkisi olduğunu öne
süren yetkili, medya organları ve siyasi aktörlerin ise, kredinin
zamanlanması ve koşulları konusunda bazı savları dile
getirdiklerine dikkat çekti. Yetkili, ABD’nin geçen ilk baharda
kredi konusunda harete geçmeye hazır olduğunu, Dubai’ya kadar
imzalanmamasının ise, tamamen Türkiye’den kaynaklandığını belirtti.
Dubai’da yapılan açıklamalara aften “asker gönderme ile kredi
arasında bir bağ yoktur. Türk askeri katkısı bir koşul değildir”
diyen yetkili, Türk politika seçeneklerine ipotek konulduğu
görüşlerine değinirken de “Geçen Nisan’dan bu yana Irak’ta yeni bir
durum var. Irak’ı artık bir koalisyon kontrol ediyor. Irak artık
komşulları için bir tehdit değildir, terörizm sponsörü değildir”
diye konuştu. Geçen Nisan ayında Türkiye’nin Irak ile ilgili olarak
birçok kaygısı olduğunu, iki ülke arasında istişareler yapılarak bu
kaygıları çözdüklerini ifade eden yetkili, yeni bir kaygı olursa
ortaklar ve müttefikler olarak bu kaygıyı ele alacaklarını
belirtti. Yetkili, “Bizim açımızdan anlaşma, ABD’nin Türkiye ile
işbirliği yapma niyetini yansıyor ve Türk dış politikasına bir
sınırlama getirmiyor” dedi. ABD yetkilisi, kredi anlaşmasının
koşullarına değinirken de, “Kuzey Irak’a tek taraflı girmeme”
koşulluna anlaşmada yer verilip verilmediğini net bir ifade ile
söylemekten kaçınmakla birlikte dolaylı bir biçimde doğruladı.
Anlaşmanın, 8.5 milyar dolarlık kaynağın sağlanmasını mümkün kılan
yasanın hükümleriyle tutarlı olduğunu, geçen Nisan ayında Kongre
tarafından onaylanan söz konusu yasayı yansıttığını belirten
yetkili, yasada Türkiye’nin Irak’ta işbirliğini yapmaması veya tek
taraflı asker konuşlandırması halinde destek sağlanmamasını
hükmettiğini anımsattı. Türkiye’nin asker göndermemesi halinde
kredinin etkileyemeyeceğini vurgulayan yetkili “Dubai imzalanan
anlaşma, yasanın koşullarını yansıtıyor. Yeni bir şart yok.
Koşullar değişmedi” dedi. Yetkili, kredi koşullarını ekonomik
reformların uygulanması, Irak’ta yeniden yapılanması ve insani
yardımda işbirliği yapılması olarak özetlerken de “Koalisyon
güçlerine katkı bir koşul değildir” diye konuştu. Yetkili, bir soru
üzerine Türkiye’nin tek taraflı hareket etmeye karar verirse ve
bunu yapma riskini alırsa yeni bir kredi diliminin serbest
bırakılmayabileceği uyarısını yaparken de Türkiye’nin böyle
yapmayacağına güvendiklerini söyledi. Türkiye’nin, koalisyonun
işbirliğiyle Irak’a asker konuşlandırmak istiyorsa iyi bir katkı
yapabileceğini ifade eden yetkili, bir soru üzerine PKK-KADEK’in
oluşturduğu tehdidi yok etme yollarını belirlemek üzere Türk
yetkilileriyle yakın bir çalışma içerisinde olduklarını söyledi.
Bir PKK-KADEK grubunun uzunca bir süreden beri Kuzey Irak’ta
olduğunu ve kayda değer sayıda Türk askerlerin de bölgede
bulunduğunu belirten yetkili, Türkiye’nin geçtiğimiz yıllarda 3-4
kez Kuzey Irak’a girdiğini ancak tehdidi yok edilmediğini savunarak
“Belki farklı bir yaklaşım tehdidi yok edebilir” diye konuştu.