ABD ile vize krizi çözüldü mü? Bakan'dan flaş açıklama
Abone olAdalet Bakanı Abdulhamit Gül, ABD ile krize neden olan konsolosluk çalışanı Metin Topuz'un tutuklanmasıyla ilgili konuştu. Vize krizi görüşmeleriyle ilgili ise ABD'nin bazı taleplerinin karşılandığını ifade etti.
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül, FETÖ soruşturmasından
tutuklanan ABD konsolosluk çalışanı Metin Topuz ve ABD kriziyle
ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Vize görüşmesinin olumlu
geçtiğini ifade eden Gül, ABD'nin bazı taleplerinin karşılandığını
söyledi. Türkiye'nin olumlu bir gelişme beklediğini sözlerine
ekledi. Metin Topuz'la ilgili ise kuvvetli şüphe olduğu
gerekçesiyle tutuklandığını belirtti.
Gül'ün açıklamasından satır başları:
(ABD ile vize krizi ) Ben daha olumlu anlamda seyredilmesi gerektiğini düşünüyorum. ABD heyeti ile görüşmeler olumlu geçti. ABD'nin bazı talepleri karşılandı. Vizelerle ilgili olumlu bir gelişme bekliyoruz. Çözüm konusunda tarih vermek imkansız. Türkiye'deki yargılamalarla ilgili tüm hususlar uluslararası çerçevede yapılmaktadır. Ben bu konuda olumlu bir gelişmenin olmasını bekliyorum.
"KUVVETLİ ŞÜPHE OLMASA TUTUKLAMA OLMAZDI"
Ailesi ile de görüşme sağlandı. Bu hususla ilgili de
savcılığımız ailesinin öyle bir talebi olması halinde
görüşebileceklerini açıkladı. Metin Topuz'un örgüt içindeki rolü
ne, yargılama sonunda belli olacak. Yargılaması devam ediyor,
soruşturma da gizli bir şekilde sürüyor. Kuvvetli şüphe olduğu için
mahkeme tutuklama kararı vermiştir. Kesin bir mahkumiyet olsa
yargılama sonucunda çıkacak. Kuvvetli şüphe olmasa tutuklama
olmazdı. Suç işleyen biri varsa bu değerlendirilecektir. Yargılama
sonucunda farklı kararlar da çıkabilir. Kuvvetli bir şüphe var,
savcı da bunu araştırıyor. Yoğun bir şüphenin, örgütle temas
anlamında yoğunlaştığına savcılık kanaat getirdi.
GÜLEN'İN İADESİ
Burada özellikle örgütün lideri Gülen'le alakalı, darbe öncesinde de iadesi ile ilgili talep yapılmıştı. Amerika ile yaptığımız sözleşme çerçevesinde Gülen'in iade edilmesi gerekmektedir. 5 talepname oldu mahkemeden ama bizim neredeyse 100'e yakın klasör, belgeler, açıkça Amerika'ya iletildi. Mahkemelerce ortaya konulan delillerin ele alınacağını düşünüyorum.
MÜFTÜLERE NİKAH YETKİSİ
Laikliğe aykırı düzenleme söz konusu değil. CHP üyelerinin yüzde 90'ı bu nikahı gidip kendi yapacaklardır. Kanunlar da yaşayan hukuktur. Sosyal hayat nasılsa kanunlar da odur. Kanunların ruhu sosyal hayatın ruhu ile özdeşleşmek zorundadır. Türkiye'de nüfus memuru da, muhtar da nikah kıyıyor. Müftüler de her türlü güvenlik soruşturmasını geçirmiş, denetime tabi tutulan üniversite mezunu kamu görevlileri. Bu Türkiye pratiğine uygundur. Türkiye'de vatandaşlarımızın yüzde 100'e yakını resmi kıyıyor bir de imam nikahı kıyıyor. CHP'nin kullandığı dili de şiddetle kınıyor, tehlikeli buluyorum. En başta CHP'li vatandaşlarımızın da memnun olacağını düşünüyorum. Hem kadın hem erkek için aileyi düzenleme altına alan bir düzenlemedir. Diyanet'te sicili tutulmayacak, anında nüfus kaydına verilecek.
LEKELENMEME HAKKI
Vatandaşımızın üzerine çamur at izi kalsın şeklinde bir durum oluştu. Suiistimaller yaşandı. Bunu önlemek anlamında bir düzenleme getirdik. (Lekelenmeme hakkı) OHAL düzenlemesi ile getirdiğimiz hakkı kullandık. OHAL döneminde özgürlükler kısıtlandı deniyor, biz çok önemli bir reform getirdik. Burada şüpheli kaydı açılmayacak. İsimsiz ihbar nedeniyle şüpheli kaydı açılmayacak. Savcı bakacak, genel, imza yok, soyut, neredeyse çöpe atılacak bir evrak gibi olacak. Vatandaşlarımız için iftirayı sona erdirecek çok önemli bir düzenleme. Savcılarımız da bunu değerlendiriyorlar. İftira atanlarla ilgili de savcılar resen soruşturmayı başlatıyor. Vatandaşlarımız haksız yere lekelenmeyecek.