ABD ile ilişkilerde yeni bir safha
Abone olAmerikan heyetlerinin Türkiye'ye yaptığı ziyaretler neye işaret? Dışişleri Bakanı Abdullah Gül'e göre terörle mücadelede yeni bir safhanın başlangıcı..
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, Türkiye
ile AB arasındaki tarama sürecinin gayet iyi gittiğini belirterek,
fiili müzakerelerin 2006'nın ilk yarısında başlamasını
beklediklerini söyledi. Gül, CNN Türk'e yaptığı açıklamada, 3
Ekim'in ardından Türkiye'nin AB sürecinde bir zayıflığın gözlendiği
yönündeki eleştirileri doğru bulmadığını belirterek, bu
eleştirileri yapanların ya bilmeden konuştuklarını ya da ortaya bir
olumsuzluk koyma çabası içinde olduklarını kaydetti. Türkiye-AB
tarama sürecinin gayet iyi devam ettiğini belirten Gül, 6-7 fasılda
tanıtıcı ve ayrıntılı taramanın tamamlandığını, Avrupa
Komisyonu'nun bazılarıyla ilgili rapor hazırladığını, diğer
fasılların da takvime bağlandığını hatırlattı. Gül, bir soru
üzerine, ''fiili müzakerelerin 2006'nın ilk yarısında başlamasını
beklediklerini'' kaydetti. -ABD'DEN ZİYARETLER- Bakan Gül, son
dönemde ABD ve NATO'dan Türkiye'ye yapılan üst düzey ziyaretlere
ilişkin soru üzerine, Türkiye'nin cazip bir ülke haline geldiğini
belirterek, ziyaretleri rutin olarak değerlendirdi. ''Bu
ziyaretlerin hiçbirinin İran-Suriye bağlantılı ziyaretler
olmadığına'' işaret eden Gül, yurtiçi ve dışında bu bağlamda
basında çıkan haberlerin hayal mahsulü olduğunu söyledi. Gül,
''ABD'nin Türkiye'den askeri üs istediği yönündeki haberlerin de
gerçeği yansıtmadığını'' belirtti. Bakan Gül, İsrail'in kış
tatbikatı için Türkiye'den yer istediği yönündeki haberlerin doğru
olmadığını söyledi. Türkiye-İran ilişkilerini de değerlendiren Gül,
İran'ın Türkiye'nin komşusu olduğunu, her ülkenin iç meselelerinin
kendisini ilgilendireceğini, karşılıklı saygı çerçevesinde ikili
ilişkilerin geliştirilmesinin her iki ülkenin çıkarına olacağını
ifade etti. Gül, İran'ın nükleer teknolojiye sahip olmasıyla ilgili
soru üzerine, Türkiye'nin bu konuda tavrının net olduğunu kaydetti.
Nükleer enerjinin barışçıl yollarla kullanılmasının herkesin hakkı
olduğunu belirten Gül, Türkiye'nin nükleer silah ve kitle imha
silahlarına karşı olduğunu vurguladı. ''Bölgemizde bu tip
silahların olmasını görmek istemeyiz'' diyen Gül, İran'ın
Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (UAEK) ile yakın işbirliği içinde
olmasını beklediklerini söyledi. -IRAK- Gül, Türkiye'nin Bağdat
Büyükelçisi Ünal Çeviköz ve beraberindekileri taşıyan konvoya
yapılan saldırıya ilişkin soru üzerine de olayda can kaybının
olmamasından duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Çeviköz ve
beraberindekilerin ciddi bir saldırıyla karşı karşıya kaldıklarını,
araçlara yedi merminin isabet ettiğini belirten Gül, saldırının
niçin ve nasıl düzenlendiğinin tahlillerinin yapıldığını kaydetti.
Gül, büyükelçilik yetkililerinin görevlerinin başında olduğunu
ifade etti. Terör örgütü PKK'nın Irak'ın kuzeyinden bertarafına
ilişkin ABD'den beklentilerin sorulması üzerine Gül, ''İşbirliği
var, ama bizim beklentimiz daha ileri seviyede bir işbirliği'' diye
konuştu. Washington'un, kendi askerlerinin güvenliğini bile
sağlayamadıklarını, operasyon yapma imkanlarının olmadığını
Ankara'ya ilettiğini belirten Gül, terörle ve terör örgütü PKK ile
mücadelenin pek çok yöntemi olduğunu, bu çerçevede ''ABD ile yeni
bir işbirliği safhasının başladığını ve devam ettiğini'' belirtti.
Irak seçimlerini de değerlendiren Gül, Irak'taki tüm kesimlerin
seçime katılmasının önemli olduğunu kaydetti. Ortaya çıkan meclisin
iyi kötü her kesimi yansıttığını ifade eden Gül, seçimlerin ateş
altında yapılabilmesinin önemine işaret etti. Kurulacak koalisyon
hükümetinin geniş tabanlı olmasını tercih ettiklerini söyleyen Gül,
Irak'ın inşasında her kesimin elini taşın altına koyması
gerektiğini belirtti. Gül, Irak'ın kuzeyine ilişkin soru üzerine,
''Kuzey Irak'ın otonomus yapısı eskiden beri vardı. Irak
anayasasında da var. Orada zaten ayrı bir varlığın olduğu
gerçektir. Bunu yeni çıkıyor gibi görmek yanlıştır'' dedi. Irak en
zor şarlar altındayken kuzey Irak'ın Türkiye tarafından korunduğunu
belirten Gül, bölgedeki siyasi liderlerin Türkiye'nin verdiği
kırmızı pasaportla dünyayı dolaştığını hatırlattı. Gül, ''Adeta
Irak üçe bölünmüştü: Kuzey Irak, 33. ve 36. paralel diye.
Dolayısıyla üçe fiilen bölünmüş Irak esas şimdi birleştiriliyor''
diye konuştu. Bu çerçevede Irak'ta siyasi sürecin işlemesinin
önemli olduğunu ifade eden Gül, Kerkük'te nüfus yapısının
değiştirilmesine yönelik bazı sıkıntıların olduğunu, buna ilişkin
teşebbüsler yapıldığını kaydetti. Gül, kendi halkı ve komşularıyla
barış içinde yaşayan, toprak ve siyasi birliği korunmuş bir Irak'ı
görmek istediklerini belirtti. -ORTADOĞU BARIŞ SÜRECİ VE EREZ
SANAYİ BÖLGESİ- Gül, Türkiye'nin Ortadoğu barış sürecine her zaman
destek verdiğini, bölgede kan ve gözyaşının dinmesini,
Filistinlilerin kendi topraklarında yaşatabilecekleri kendi
devletlerini kurmalarını arzuladığını belirtti. Tüm bu aşamaların
bir yol haritası çerçevesinde hayata geçeceğini ve İsrail'in
Gazze'den çekilmesinin de bu yol haritasının ilk adımı olduğunu
kaydeden Gül, Gazze'de işgalin sona erdiğini, ancak dünyanın en
fazla nüfus yoğunluğuna sahip bölgesi olan Gazze'de özellikle
ekonomik anlamda çözülmesi gereken çok sorun olduğuna dikkat çekti.
TOBB'nin öncülüğünde yapılan Ankara forumunda Erez sanayi bölgesi
konusunun gündeme geldiğini, devralınan sanayi bölgesi sayesinde en
az on bin kişiye iş imkanı sağlanabileceğini söyleyen Gül, yarın
başlayacağı iki günlük ziyarette İsrail ve Filistin taraflarıyla
anlaşmaların imzalanacağını, Erez sanayi bölgesi projesine tüm
dünyanın çok ilgi gösterdiğini kaydetti. -2005'İN EN HEYECANLI VE
EN HÜZÜNLÜ ANLARI- Gül, 2005 yılının en heyecanlı ve en hüzünlü
anlarının sorulması üzerine, 3 Ekim'den önceki birkaç gün
kendisinin ve Dışişleri bürokratlarının uykusuz saatler
geçirdiklerini söyledi. ''Kaç ülkenin dışişleri bakanıyla
konuştuğumu hatırlamıyorum'' diyen Gül, AB ile ilişkilerin kopma
noktasına geldiğini, üzerlerinde tüm ulusun sorumluluğunu
taşıdıklarını belirtti. Pakistan depreminin kendisini çok üzdüğünü,
deprem felaketini daha önceden yaşayan Türkiye'nin Pakistan'a
yardım elini en çabuk şekilde uzattığını ifade eden Gül, ayrıca
teröre kurban giden herkes için çok üzüldüklerini belirtti ve
''Özellikle Musul'da kaybettiğimiz beş polis, bunlar hiç
unutmayacağımız acılardır, Allah tekrarını göstermesin'' diye
konuştu.