ABD çemberinde Rus esareti
Abone olGorbaçov'un glasnost ilan ettiği, liberal ekonomiyi benimsediği günlerdi. Varşova paktı çatırdasa da hala dünya iki kutuptu. Sovyet dimdik ayaktaydı. Milat 1991'di...
1980'lerin sonu egemendi dünyada. Soğuk savaş tüm ihtişamı ile
sürüyordu. Sovyetler Birliği iki kutuplu dünyanın süper
kutuplarından biriydi. Diğer tarafta ise Süper ABD ile müttefikleri
vardı. Sonra Mihail Gorbaçov'un başkanlık günleri geldi Sovyet
Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'ne. Dünya, daha doğrusu ABD ile
yarışta teknolojik açıdan geri kalmış, ekonomisi yerlerde sürünen,
halkı mutsuz bir ülke patlamaya hazır yanardağ gibi içten içe
çatırdamaya başlamıştı o günlerde. Katı Sovyet Rejimi belki onları
dizginliyordu, ama ya özde bir sözde bağımsız ülkeler daha ne kadar
paktın peykleri olarak kalalacaktı. İşte bu ortamda Gorbaçov
kararını verdi. Liberal ekonomi ve liberal yönetim (artık ne kadar
uygulanabilirse) devri başlıyordu. Glasnost ilan edilmiş, başta
yıllardır özgürlük peşinde olan Çekoslovakya, Polonya,
Macaristan'ın ayakları batıya doğru kaymaya başlamıştı. Bu süreç
bir iki yılda o kadar hızla aşıldı ki, Gorbaçov'un iktidarının
sonuna gelindiğinde eski peyklerden bağlı kalan tek bir ülke bile
yoktu. Avrupa ve tabii ki ABD Berlin duvarını tarihe gömdüğü bu
süreç sonunda Rusya ile arasına ülkelerden bir yeşil hat kurmuş
oldu. En kuzeyden başlayarak Balkanlara kadar Rusya'yı Avrupa'dan
kalın bir hatla ayıran ABD'nin ikinci hedefi Rusya'nın Asya'daki
işbirlikçileri kontrol altında tuttuğu bölgelerde egemen olmaktı.
Ancak bu konuda en büyük zorluk bugün hepsi bağımsız ülkeler olan
Türki cumhuriyetler ve Ukrayna'yı Sovyetlerden koparmaktı. Ne var
ki, ekonomik olarak yıkılmak üzere olan Sovyet rejimi, eski
otoritesi ile birlikte tuttuğu ülkeler karşısında tüm direncini
yitirdi. Ardı ardına bağımsızlık ilanları geldi. Bu süreç yaklaşık
iki yıl sürdü. Oyunu gören Sovyet Rusya'da Gorbaçov'un pasif
politikaları şahinleri harekete geçirdi. Boris Yeltsin'in başını
çektiği şahinler Kremlin'i tanklarla-toplarla devirdi. Gorbaçov bir
süre enterne edildi. Yeltsin hükümeti kurdu ve demir yumruğunu
masaya vurdu. Henüz zihinsel olarak bağımsız olamayan eski peyklere
teklif yapıldı. Birlike katıl. Aslında bu tekliften öte Kızılordu
sopası ile tehditti. Ve istenen oldu. Eski ortaklar tekrar bir çatı
altında toplandı. Bağımsız devletler topluluğu oluşturuldu.
Yeltsin'e direnen bağımsızlığını arzulayan çeçenler oldu. Ama demir
yumruk birkez kalkmıştı. Çeçenlerin tepesine hergün bombalar
yağdıran Rusya, aykırı sesi hissettiği Azerbaycan'da da yönetimi
devirdi. Daha bir batı yanlısı olan Elçibey giderken, yerine
statükocu, politbüro kökenli Aliyev iktidara getirildi. Artık
Rusya'nın etrafında çatlak tek bir ses bile yoktu. Her tarafı eski
rejimin mutlakiyetçi unsurları ile çevrilmişti. Bu ortama
gelinmeden bir süre önce Afganistan direnişi sıcak deniz
hayallerini sonsuzluğa gömmüştü. Ama daha kötüsü artık Pakistan'ın
yanında Afganistan'da ABD etkisine girecekti. Ve girdi de,
Talibanla başarılı olunamasa bile ABD sonunda Afganistan'ı kendi
boyunduruğuna aldı. Ama bu Rusya'nın tecriti için yeterli
değildi... İlk iş olarak Putin'li Rusya lehine Bakü-Tiflis-Ceyhan
petrol boru hattı projesinde ayak sürüyen Gürcistan Cumhurbaşkanı
Edward Şevardnadze'nin kalemi kırıldı. Kadife devrime emredenler
Sovyetlerin en çağdaş diplomatının, ipinin çekmekte beis
görmediler. 2003 yılında bir genel seçim Şevardnadze'nin sonu,
Mikheil Saakashvili'nin omuzlarda iktidara yürüyüşü oldu. Halk
seçimlerde hile yapıldığı iddiası ile ayaklanmış, meclisin kapısına
dayanmıştı. Asker hükümetin arkasından çekilmiş, Şevardnadze ile
halk ve tabii ki muhalif lider Saakashvili'yi başbaşa bırakmıştı.
Yapılması gerekeni yaptı ve Şevardnadze kurduğu yücelttiği ülkesini
terketti. Sonraki seçim tezgahları Azerbaycan ve Ukrayna'da
gerçekleştirildi. Azerbaycan'da Haydar Aliyev'in şüpheli ölümü,
şüpheli vasiyeti gibi çok bilinmeyenli denklemler arasında
Aliyev'in oğlu bir anda Azerbaycan'ın yeni lideri oluverdi. İsyan
girişimi ise çok sert bir şekilde bastırıldı. Oysa hemen komşuda
asker değil sert yumuşak bir şekilde bile engel olmamıştı
isyancılara. Sonra tezgahın yeni adresi Rusya'nın en büyük komşusu
Ukrayna'ya döndü. Yine bir seçim vardı. Devlet Başkanı Leonid Kuçma
bütün ihtişamı ile ayaktaydı. Yine sandıklar kuruldu, oylar atıldı
iki kez. Birinci tur olmadı, hadi ikinci tur dendi ve o da ne?
Muhalefet lideri, Kuçma'nın rakibi Victor Yuşçenko'nun zehirlendiği
ortaya atıldı. İkinci turu bu atmosferde oylayan halk bu iddiaların
da etkisi ile daha sonuçlar bile belli olmadan kurulmuş bebek gibi,
meydanlardan devlete doğru isyan hareketini başlattı. Yine engel
yoktu önlerinde dayandıklarında başkanlık sarayının kapısına...
Hakları olan başkanlığı almaya gelmişlerdi. Ve aldılarda. Sivil
darbe gerçekleşmiş, zehirlendiğini iddia aden Victor Yuşçenko
"Zehirli devrimini" Ukrayna'ya taşımıştı. Uzun yıllar ABD ile
enerji işleri yapan Yuşçenko, Ukrayna asıllı ABD vatandaşı
Yekaterina Chumachenko ile evlidir. Yekaterina 1994 yılında
danışman olarak Ukrayna'ya gelmeden önce ABD'de Beyaz Saray dahil
önemli görevlerde bulundu. 1999 yılında Yuşçenko ile tanıştı ve
kısa sürede evlendiler. Ve gelelim günümüze. Bu kez Lale Devrimi
yapılıyor Orta Asya steplerinde. Üstelik devrimin yapıldığı ülke ve
yapılan başkan Sovyet rejiminden kopan lider ve hükümetler arasında
en demokrat gösterilen Askar Akayev iken. Yine bir seçim var
ortada. Demekki artık yeni dünya düzeni kurulurken seçimler
kullanılacak. Parayı verecek ve düdüğü çaldıracaklar. Aynen
Gürcistan, Ukrayna ve son olarak Kırgızistan’da olduğu gibi. Bu kez
piyon eski Başbakan Kurmanbek Bakiyev. Peşindekiler ise halk namlı
çapulcu sürüsü. Ellerindeki taşlarla sopalarla önüne gelene
saldıran bu sürüye yine asker sesini çıkartmıyor her nedense... Bir
iki güvenlik görevlisi ise saklanacak delik bulamadıkları için
dayak yiyorlar. Ve bu çapulcu sürüsüne 14 yıllık Akayev iktidarını
yarım saatte teslim ediyorlar. Devirdikleri adam bir devrin
Sovyetler Birliği Dış İşleri Bakanı... Yani yıkılan bir kale. Aynen
Edward Şewardnadze ya da Leonid Kuçma gibi... Bu 3 yeni
şekillendirilmiş ülkeye Azerbaycan ve Ermenistan ile Özbekistan ve
Tacikistan 'ı da ekleyin. Bir tek Kazakistan kalıyor Rusya'nın
eline. Ama onun düşmesi de yakındır. Modülün son parçasını yerine
koymak için ABD bir formül bulacaktır... Sonrası Tarkan'ın kuzu
kuzu şarkısı eşliğinde Rusya'nın ABD tecritinden nasıl
kurtulacağını hesaplama devri başlayacak. Yada o da teslim
bayrağını çekip eski peykleri gibi iktidarı ABD'ye
devredecektir..