ABD bize beleş silah verecek!

Amerika bölgeden çekiliyor. Amerika'nın tonlarca silah yardımı yaptığı YPG şimdi o silahlarla karşımıza çıkacak. Tabii fistan giyip kaçmazlarsa...

Süleyman ÖZIŞIK suleyman@internethaber.com

Uluslararası siyaset konusunda uzmanlar kadar deneyimli değilim ama kör de değilim hani...

Yaşanan gelişmelerin bizi nereye götüreceğini az çok bilirim. Çünkü şımarıklık gibi algılanmasın ama bilardodan anlarım. Özellikle de 3 top bilardodan...

Bilardo ne alaka demeyin, çok alakası var!

Anlatayım...

Bilardoda vurduğunuz topun, hedeflediğiniz topa nasıl çarpacağına siz karar verirsiniz. Ama aslolan hedeflediğiniz ikinci top değil, üçüncü toptur. 

Verdiğiniz falsoyla, vurduğunuz topun önce ikinci topa, sonra üçüncü topa çarpması için vuruş yaparsınız. Bunu başarırsanız sayı kazanırsınız, başaramazsanız hamle sırası rakibinize geçer. 

Cumhurbaşkanı Erdoğan "Fırat'ın Doğusuna da Menbiç'e de gireceğiz” derken işte tam da böyle bir vuruş yaptı. Önce ikinci topu, yani YPG/PKK'yı, ardından da üçüncü topu, yani ABD'yi hedef aldı. 

Çarpmayı izleyen Amerika, topun üzerine geldiğini gördüğü andan itibaren geri adımlar atmaya başladı.

Günlerdir hangi konularda geri adım attıklarını yazıp duruyorum lakin belki duymayan bir çift kulak daha vardır diye tekrar anlatayım.

Önce Yemen'de katliam yapan Suudi Arabistan'a yaptığı yardımları kestiklerini açıkladılar. Ardından Türkiye'nin üzerinde hassasiyetle durduğu Arakan Müslümanlarının soykırıma uğradığını belirttiler.

Yetmedi, Cemal Kaşıkçı cinayetinin azmettiricisinin, bizzat Suudi Veliaht Prens olduğunu kabul ettiler.

Ve son olarak durduk yere Fetullah Gülen'in iade edilebileceğini duyurup, Fetö'cülere yönelik operasyonlara başlandığını söylediler. 

Amaçları Türkiye'nin yükselen tansiyonunu düşürmekti ama bu adamlar fayda etmedi. 

Baktılar olmuyor, aba altından sopa göstermeye niyetlendiler. "Kızım sana söylüyorum, gelinim sen anla" minvalinden, Türkiye'ye diyemediklerini ÖSO'ya söyleyip, "Fırat'ın Doğusuna girerseniz bizimle çatışmayı göze alırsınız" dediler. 

Bu blöf de karşılık bulmayınca, istediğimiz, hedeflediğimiz noktaya geldiler.

Önce Trump, ardından da Pentagon, "Suriye'deki misyonumuzu tamamladık ve askerlerimizi geri çekmeye başladık" diye ardı ardına açıklamalar yaptı.

Çekilirler mi?

Bence biraz ayak sürüyecekler ama el mahkûm, çekilecekler. Şimdi çekilmeseler bile önümüzdeki aylarda çekilmek zorunda kalacaklar. Türkiye'nin yüz yıllık planlarını bozmak için geldiğini bildikleri için direnemezler. 

Türkiye ile sıcak temas kurmalarına imkân yok, çünkü Amerikan halkı Suriye'de bulunmalarını derinden sorgulamaya başladı. Ölecek Amerikan askerlerinin hesabını kimseye veremezler. 

Gidecekler...

Bakmayın siz "Gidiyoruz ama DEAŞ konusunda ittifakımız devam edecek" demelerine...

Bölgede DEAŞ da yok, DEAŞ'lı da...

Dünya üzerinde şu ana kadar teslim olan DEAŞ'lı terörist sayısı kaç biliyor musunuz?

Resmi kayıtlara göre 75...

Gerisi nerede diye cevabını bildiğiniz soruyu sormayın. Hepsi kendi adamlarıydı ve ülkelerine sessiz sedasız geri döndüler. Üstelik, haklarında bir tek işlem yapılmadı. 

İleride belki bu adamları tekrar sahaya sürmeye çalışacak ve "Bakın biz gittik DEAŞ yeniden hortladı" diyecekler. Türkiye'nin işte bu noktada uyanık olması gerekiyor. Bölgeyi temizledikten sonra, yeni oluşumları da ciddiyetle takip edip anında tepesine binmesi gerekiyor. 

Sözün özü...

Amerika'nın tonlarca silah yardımı yaptığı YPG şimdi o silahlarla karşımıza çıkacak. 

Tabii fistan giyip kaçmazlarsa...

Ama hiç merak etmeyin, bu iş Fırat Kalkanı ve Zeytindalı'ndan daha kolay olacak. 

Bu işin en güzel tarafı ne olacak biliyor musunuz?

Düne kadar bize parasını vermemize rağmen silah vermeyen Amerika'nın YPG'ye verdiği bütün silahlar bizim elimize geçecek.

Hem de beleş!