AB, Türkiye'ye neden kapı araladı?
Abone olMGK eski Genel Sekreteri Tuncer Kılınç, AB'nin 1997'de Türkiye'ye kapıyı kapadığını, 1999 yılında Helsinki Zirvesi ile araladığını hatırlattı. Kılınç bunun nedeni de açıkl
Milli Güvenlik Kurulu (MGK) eski Genel Sekreteri Orgeneral Tuncer Kılınç, AB'nin 1997 Lüksemburg Zirvesi'nde Türkiye'ye kapıyı kapadığını, ancak 1999 yılındaki Helsinki Zirvesi ile araladığını belirterek, "AB kapıyı o yıl yakalanan teröristbaşı Abdullah Öcalan'ın hayatını garenti altına almak için araladı" dedi. Türkiye Müteahhitler Birliği ve Vakıf 2000 tarafından ortaklaşa Sheraton Otel'de 'Avrupa Birliği Tam Üyelik Sürecinde Türkiye' konulu bir panel düzenledi. Panelde konuşan eski Başbakan Yardımcılarından Prof. Dr. Ali Bozer, AB'nin Türkiye'nin tam üyeliği konusunda kesin bir siyasi iradeye sahip olmadığı yönündeki görüşlere tamamıyla katıldığını söyledi. Tarım, çevre sorunları, serbest dolaşım gibi pek çok alanda AB'nin, Türkiye'nin bugünkü şartlarda yerine getiremeyeceği taleplerde bulunduğunu savunan Bozer, AB'nin çevre sorunları için Türkiye'den 10 milyar dolar kaynak ayırmasını istediğini, bunun ancak bunun mümkün olamayacağını anlattı. "AB KAPIYI TERÖRİSTBAŞI İDAM EDİLMESİN DİYE ARALADI" Orgeneral Tuncer Kılınç ise AB İlerleme Raporu'nun net olmadığını belirterek, raporun 'Ben sizi çok oyaladım, bari müzakere tarihi verelim' anlamına geldiğini iddia etti. Türkiye'nin üniter devlet yapısıyla ilgili olarak azınlık meselesini genişletmeye, Rum, Ermeni, Musevi vatandaşların yanına Kürtler'in, Aleviler'in yerleştirilmeye çalıştığını söyleyen Kılınç, İlerleme Raporu'nun 69 yerinde azınlıklardan bahsedildiğini hatırlatarak, "Bu rapor konusunda bir inceleme ve durum muhasebesi yapılmadı. Vatandaş AB'ye üyelik konusunda şartlandırıldı" dedi. AB'nin şimdi de Güneydoğu'yu şekillendirmeye başladığını kaydeden Kılınç, ''Biz bunların farkında olmadan AB'ye şartlandırılıyoruz. Bana sorsalar, bu İlerleme Raporu'nu gördükten sonra 'biz üyeliğimizi donduruyoruz, sizin bu konuda kafanız karışık, bir daha oturun, bu konuda yeniden düşünün' demek lazım. Ama bunu diyecek gücümüz yok. Bunu diyecek herhangi bir hükümet de ayakta kalamaz" şeklinde konuştu. AB'nin 1997 Lüksemburg Zirvesi'nde Türkiye'ye kapıyı kapadığını ancak 1999 yılındaki Helsinki Zirvesi ile araladığını belirterek, "AB kapıyı o yıl yakalanan teröristbaşı Abdullah Öcalan'ın hayatını garanti altına almak için araladı" dedi.