AB, TCK Tasarısı'nı inceliyor
Abone olAvrupa Konseyi ve Avrupa Komisyonu temsilcileri, Türk Ceza Kanunu Tasarısı'nı görüşmek üzere Adalet Komisyonu üyeleri ile bir araya geldi. Görüşmeden notlar..
TBMM Mermerli Salon'da yapılan toplantıya, AB Komisyonu Türkiye
Temsilcisi Büyükelçi Hans-Joerg Kretschmer, Avrupa Konseyi ve
Avrupa Komisyonu uzmanları ile TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Köksal
Toptan ile TCK Tasarısı üzerinde çalışan alt komisyon üyeleri
katıldı. Toptan, toplantıyı açışta yaptığı konuşmada, alt
komisyonun 6 ay süren çalışması sonucu ortaya çıkan TCK Tasarısı
üzerinde başta hukuk çevreleri olmak üzere toplumun her kesiminin
katkısını almaya çalıştıklarını belirtti. Köksal Toptan, ortaya
çıkan metni hukuk fakülteleri, barolar, Yargıtay ceza daireleri,
kadın örgütleri başta olmak üzere çeşitli sivil toplum örgütlerine
gönderdiklerini ve 28 Haziran'a kadar görüşlerini istediklerini
anlattı. TCK tasarısının, ''AB yolundaki Türkiye için çok önemli
olduğunu'' vurgulayan Toptan, ''Avrupa'nın en çağdaş ceza yasasını
yapmış olmanın heyecanını ve mutluluğunu yaşıyoruz. Böylesine
iddialıyız'' dedi. AB'nin tasarıya ilgi gösterdiğini görmenin
kendileri açısından memnuniyet verici olduğunu kaydeden Toptan, AB
kurumlarının tasarı üzerindeki çalışmalarının çok önceden
başladığını ifade etti. 159 VE 312. MADDELER... Büyükelçi
Hans-Joerg Kretschmer, Avrupa Komisyonu ve Avrupa Konseyi olarak
Türk Ceza Kanunu tasarısının geniş katılımla tartışılması amacıyla
böyle bir toplantının düzenlenmiş olmasından memnuniyet
duyduklarını dile getirdi. Türkiye'nin, AB'ye tam üyelik
müzakerelerinin başlaması için ön şart olan siyasi kriterleri
yerine getirme çalışmaları çerçevesinde aktif ve etkin bir şekilde
geri kalan mevzuatını da değiştirmeye çalıştığını kaydeden
Kretschmer, Türk milletvekillerinin 1.5 yıldan bu yana mevzuat
değişikliği konusundaki çabalarını takdir ettiklerini ancak hala
ele alınması gereken birtakım kanunlar bulunduğunu söyledi. Temel
hak ve özgürlükler ile insan haklarının kendileri açısından en
önemli konular olduğunu, 2003 yılı raporunda varolan eksikliklerin
altını çizdiklerini belirten Kretschmer, ''TCK Tasarısı, işte bu
eksiklikleri kapatmayı amaçlamaktadır. Tasarı, Avrupa standartları
bakış açısından kanunun yeniden gözden geçirilmesini
sağlayacaktır'' diye konuştu. Kretschmer, Türkiye'nin özellikle
kadın hakları ve cinsiyet eşitliği konusunda çok ciddi ilerlemeler
gösterdiğini vurguladı. TCK tasarısındaki ifade özgürlüğü ile
ilgili maddelerin değiştirilmesini ümit ettiklerini söyleyen
Kretschmer, ''Bu toplantıda, 159 ve 312 sayılı maddeler, devlete
hakaretle ilgili maddeler ve özellikle bu hükümlerle ilgili
mevzuatın Avrupa bakış açısından nasıl göründüğünü anlatacağız.
CMUK ve cezaların infazıyla ilgili değişiklikler de gündeme
gelecek'' dedi. Adalet Bakanı Cemil Çiçek'in, kendisinin de
katıldığı bir televizyon programında, mahkumların gördükleri
muamelenin değiştirilmesi ve sosyal haklarıyla ilgili gelişmeler
olduğunu söylediğini aktaran Kretschmer, bütün bunların
gerçekleşmesinin de çok büyük bir gelişme olacağını vurguladı.
Kretschmer, ''Adalet Komisyonu üyelerinin, uzmanlarımızın
tavsiyelerini göz önüne almalarını ve birtakım maddelerin yeniden
gözden geçirilmesini ümit ediyoruz. TCK, çok önemli bir mevzuat. Bu
yasanın Avrupa standartlarında hazırlanması durumunda, (Türkiye çok
önemli bir gelişmeye daha imza attı) deme fırsatımız olacaktır''
görüşünü ifade etti. AB'de bazı standartların varlığına işaret eden
Kretschmer, ''Türkiye'nin bu standartlara daha da yakınlaşmasını
istiyoruz'' dedi. ÖZGÜRLÜKÇÜ FELSEFE'' TBMM Adalet Alt
Komisyonu'nda görev alan İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi
Öğretim Üyesi Doç.Dr. Adem Sözüer, TCK Tasarısı'nın ''TBMM'nin 21.
yüzyılın en önemli değişim ve dönüşüm projesi'' olduğunu
vurgulayarak, böyle bir çalışmanın içinde olmaktan memnuniyet
duyduğunu kaydetti. Tasarının sadece 9 ay süren bir çalışma sonucu
oluşmadığını, bu alanda uzun yıllar süren çalışmanın eseri olduğunu
anlatan Sözüer, bunu gerçekleştirme doğrultusunda siyasi iradenin
olduğunu gördükleri için kendilerinin de bilimsel ve teknik destek
verdiklerini belirtti. TCK tasarısında felsefe değişikliği
gerçekleştiğine işaret eden Sözüer, ayrıca esas alınan değerler,
suç teorisi, yaptırım ve özel hükümlere ilişkin değişikliklerin de
düzenlemede yer aldığını ifade etti. Tasarının, ''özgürlükçe
felsefeye dayalı olduğunu'' dile getiren Sözüer, şunları kaydetti:
''Bugüne kadar bir sorun çıktığında bunu temel yasalar yerine yan
kanunlar çıkararak çözülmesi yolu benimsenmişti. Böyle olduğunda
temel yasa ile yan yasalar arasında büyük çelişki ortaya çıkıyordu.
Örgütlü suçlar için örgütlü suçlarla mücadele, terör suçlarına
ilişkin terörle mücadele kanunu yapılmıştır. Tasarı, bu sorunu
gidermeye çalıştı. Ayrıca, ceza kanunu yorumlanırken kıyas
yapılıyordu. Özelikle ifade özgürlüğünde çok yapılıyordu. Fransız
Ceza Kanunu'nda oluğu gibi kıyas açıkça TCK içine konmuştur.''
Toplantı, daha sonra basına kapalı olarak sürdü.