AB, meslek liselerini yabana atmıyor
Abone olTürk eğitim sisteminin kanayan yarası "Meslek Liseleri" Avrupa eğitiminde lokomotif görevi yapıyor. AB, öğrencileri meslek liselerine yönlendiriyor...
Avrupa'nın, teknolojik yarışta mesleki eğitime büyük önem
verdiğini belirten Prof. Dr. Kaykayoğlu'na göre, Türkiye AB
sürecinde kendi mesleki eğitim sistemini oluşturmalı
Bahçeşehir Üniversitesi Meslek Yüksekokulu eski Müdürü ve Siemens
Akademi Direktörü Prof. Dr. Ruhi Kaykayoğlu, Avrupa ülkeleri ve ABD
başta olmak üzere dünyadaki eğitim sistemini yakından takip ediyor.
AB ülkelerinin meslek eğitimini cazip hale getirdiğini anlatan
Kaykayoğlu, sorularımızı yanıtladı..
Mesleki eğitimde temel sorun nedir?
Asıl sorun meslek liselerinin son 20 yılda değişen dünya eğitim
sistemine, özellikle AB'deki mesleki eğitime ayak uyduracak bir
şekilde yapılandırılmaması.
AB ülkelerinin yaklaşımı nasıl?
AB ülkeleri, 'Avrupa'nın yaratıcı, yenilikçi ve teknolojik
yarıştaki en önemli özelliği mesleki eğitimdir' diyor. Mesleki
eğitim olmadan Avrupa'nın 2010'da ne Amerika'yı ne de Uzakdoğu'yu
yakalayabileceğinden bahsediyorlar.
Estonya, yeni bir ülke olmasına rağmen 1996'da mesleki eğitimini
reforme etmeye başlamış ve 10 yılda bunu yapmış.
Gençler bu sözü sevmiyor
Ne yaptılar?
Estonya'nın ilk yaptığı şey; ülkedeki insanların kafasındaki
mesleki eğitim stilini çalışmak oldu. Bizim Türkiye'de meslek ve
ticaret kelimeleri çok kötü kelimelerdir. İkisini de sevmez bizim
gençlerimiz. O zaman insanların beyin yapısını mesleki eğitim
açısından bizim değiştirmemiz gerekiyor.
Bu imaj değişebilir mi?
Tabi değişir. Bunun için Estonya halkı bilgilendirdi. Toplumun
mesleki eğitime olan ihtiyacını ortaya çıkarmak için çalışmalar
yaptı. İlanlar astı. Siz Türkiye'de hiç mesleği özendiren bir
poster gördünüz mü?
AB ülkelerinde yönlendirme var mı?
Tüm ülkelerde meslek liselerine yönlendirme var. Almanya,
anaokulundan başlayarak çocukların eğilimlerini saptayıp
yönlendiriyor. Ailelerle, öğrenciyle görüşülüyor. Bu 25 yıldır
devam eden çok objektif bir uygulama.
Bu arada Amerika da mesleki teknik okullardan giden öğrenciler için
Makine Teknolojileri Mühendisliği bölümleri açtı. Makine
mühendislerinden daha rahat iş buluyorlar.
Türkiye'de nasıl olmalı?
Türkiye AB sürecinde devam edecekse kendi mesleki eğitim sistemini
oluşturmalı. Bu yapı Avrupa'nın aynısı olmayabilir. Bize uygun
sistemi bulmalıyız.
ÖSS'nin 'şanslıları'
Düz lise mezunları mı, meslek liseliler mi daha şanslı?
Avustralya, üniversite okuyan çocukların meslek yüksekokullarına
geri dönüşünü formüle ediyor. Anlamışlar ki düz üniversite mezunu
olmak iş sahasında fayda getirmeyecek.
Biz ise hâlâ üniversite kapısında kim şanslıyı tartışıyoruz.
Avrupa'da sistem nasıl işliyor?
Prof. Dr. Ruhi Kaykayoğlu'nun derlediği örneklere göre, bazı Avrupa
ülkelerinde meslek eğitimi şöyle yapılıyor:
İTALYA
Mesleki eğitim (14 yaştan 17 yaşa) Istituto Professionale, Liceo
Artistico, and Istituto di Arte da verilir. Süresi 3 senedir.
Sonucunda 'Diploma di Qualifica' alınır. Diğer taraftan profesyonel
mesleki eğitim veren kurumlar da var. Burada eğitim 5 sene. (14
yaştan 19 yaşa). Bütün bu programlar değişik diplomalarla
sonuçlanır. (Diploma di Maturitç, Maturitç Classica, Scientifica,
Linguistica, Artistica, Magistrale, Tecnica).
İRLANDA
Mesleki eğitim 2 yılda tamamlanır (16 yaştan 18 yaşa). 2 tür
mesleki eğitim diploması verilir. Birinci yol; Mesleki İkinci
Eğitim okuluna (Vocational Secondary School) 2 yıl devam ettikten
sonra Uygulamalı Meslek Çıkış Sertifikası (Leaving Certificate
Applied Vocational) alınır. İkinci yolda ise yine aynı okuldan
"Leaving Certificate Vocational Programme" alırlar. Bu öğrencilere
de "Leaving Certificate" derecesi uygulanır.
İNGİLTERE
Zorunlu eğitim 5 yaşdan 16 yaşa kadar. İlköğretim 6 yıldan oluşur.
(5 yaşdan 11 yaşa). Bu eğitimde 2 yıl okul öncesi ve dört yıl ilk
öğretimden oluşur. İkinci öğretim ise 11 yaşında başlayıp 16 yaşına
kadar devam eder. Öğrenciler bu eğitim sonucu GCSE derecesine sahip
olurlar. Öğrenciler bazı okullarda 2 sene daha kalarak General
Certificate of Education Advanced Level (GCE A Levels) veya the
General Certificate of Education Advanced Supplementary
examinations (GCE AS examinations) dereceleri alırlar veya mesleki
derece General National Vocational Qualifications) alırlar.
NORVEÇ
Mesleki eğitim ağırlıklı 1 eğitimden gelen öğrencilerin
yükseköğretime geçiş için ek beceriler kazanmaları desteklenir ve
yeni eğitim fırsatları yaratılır. Üniversiteye geçiş için ek eğitim
almaları gerekir.
AVUSTURYA
Mesleki eğitim (14 yaştan-19 yaşa) alt ikinci öğretimden sonra
gidilen meslek okullarında yapılır ve 5 yılda tamamlanır. Bu
eğitimlerin sonucu "Reifeprüfung/ Matura"derecesi alınır ve herkes
üniversiteye gitmeye hak kazanır. Diğer taraftan, 1997'de yeni bir
uygulama olan Mesleki Sertifikasyon başlatıldı. Bu programdan, hem
klasik üniversite hem de uygulamalı meslek üniversitelerine geçiş
yapılıyor. Bu durumda bir yeterlik sınavına girmek gerekiyor.
Batılı öğrencinin ilgisi fazla
Türkiye'de meslek eğitiminin, tüm ortaöğretim kurumları içindeki
payı yüzde 35.
Oysa "Eğitim Enternasyonali" verileri, birçok ülkede bu durumun tam
tersi olduğunu gösteriyor.
Örneğin Çek Cumhuriyeti'nde, mesleki ve teknik programlar, yüzde
84'lük bir paya sahip. Avusturya'da bu oran yüzde 70'i, Polonya ve
Macaristan'da yüzde 62'yi, Almanya'da yüzde 55'i buluyor.
Bazı ülkelerin genel programlara ve mesleki teknik programlara
kayıt oranları şöyle:
Katsayıdan çok daha önemli sorunlar var
Marmara Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Teknik Eğitim Fakültesi
kurucularından Prof. Dr. İrfan Güney, katsayının imam hatip
okulları nedeniyle gündeme getirildiğini belirterek, meslek lisesi
öğrencilerinin katsayıdan çok daha önemli sorunları olduğunu
söyledi. Meslek lisesi öğrencilerinin, okurken haftanın 3 günü
sanayiye gittiklerini belirten Prof. Dr. Güney, "Ancak orada çay
getirip, fotokopi çektiriyorlar. Eğer böyle mezun ederseniz,
katsayıyı ne yaparsanız yapın başarılı olmaz. Herkesin kendi evini
düzenlemesi lazım. Bakanlık kendi evini düzenlesin, YÖK de üzerine
düşeni yapsın" dedi. Mesleki eğitimin yükseköğretimdeki adresi olan
teknik eğitim fakültelerinde yaşanan sıkıntılara da dikkat çeken
Prof. Dr. Güney, "Mezunlar, ihtiyaç olmaması nedeniyle öğretmen
olamıyor. Bu nedenle sanayiye gidiyorlar. Sorun da burada başlıyor.
'Yetkiniz ne?' diye soruyorlar. Çocuklar işi biliyor, el becerisine
sahip, ancak unvan ve yetki sorunları var. Unvan ve yetki
problemini çözmeyince sorun ortadan kalkmaz" dedi.
'İmam hatiplerin payı hiç az değil'
YÖK eski üyesi Öznal'ın raporuna göre, 'Katsayının meslek liseli
lehine değişeceği' yaygın biçimde dile getirilince, sadece imam
hatiplere talep artıyor
YÖK eski üyesi Erdoğan Öznal, mesleki eğitimi inceleyen raporunda,
imam hatip liselerinin kendi alanlarının ilahiyat fakülteleri
olduğunu belirterek, "Öğretmenlik programlarına öğretmen lisesi,
çıkışlılardan daha fazla sayıda imam hatip lisesi çıkışlı
mezunların yerleşebildiği bir sistemi savunmak, akla, bilime ve
ülke gerçeklerine terstir" dedi.
İmam hatip liselerinin tüm meslek liseleri içindeki pay ve
oranlarının çok az olduğu ve dolayısıyla bu konunun üzerinde çok
fazla durulmaması gerektiği düşüncesinin iki açıdan doğru
olmadığına dikkat çekilen raporda şöyle denildi:
"İmam hatip liselerini bir kefeye, diğer tüm meslek liselerini bir
kefeye koyarak mukayese etmek yanlıştır. İmamlık, hatiplik ve Kuran
kursu öğreticiliği yasaya göre bir meslek olarak kabul edildiğine
göre, bunu turizm, makine, muhasebe gibi diğer mesleklerle mukayese
etmek gerekir.
Katsayı öncesi yüzde 23'tü
Bu mukayese yapıldığında görülecektir ki, imam hatip liselerinin
oranı yüzde 7'lerde dolaşırken, birçok mesleğin tüm mesleki
ortaöğretim içindeki payları yüzde 2-3'lerde seyretmektedir. Bu
nedenle, 'imam hatip liselerinin tüm mesleki ortaöğretim içindeki
payı çok azdır, bundan korkulmaması gerekir' gibi söylemler doğru
değildir, yanıltıcıdır.'
Raporda, katsayı uygulaması başlatılmadan önceki yıl olan 1998'de,
imam hatiplerin meslek liseleri içindeki payının da yüzde 21
olduğuna dikkat çekildi. Bu orana göre, 5 meslek liseliden biri
imam hatipliydi. Raporda, yaklaşık 200 mesleğin bulunduğu
ortaöğretimde, bir mesleğe yüzde 21 oranında önem verilmesinin adil
olmadığına da dikkat çekildi.
Raporda ayrıca, katsayıların meslek liseliler lehine
değiştirileceği söyleminin yayıldığı zamanlarda, imam hatiplere
giren öğrenci sayılarında yeniden artışlar olduğu vurgulandı. Aynı
dönemde diğer meslek liselerinde ise bu oranda artış
gözlenmedi.
Haber: Sibel Kahraman
Kaynak: