AB Kıbrıs için yine bildiğini okudu
Abone olKKTC’nin sınırları açması ve Rumlara vizesiz ülkeye giriş izni verilmesine rağmen AB’nin jesti kısır kaldı.
Brüksel’den beklenen ambargonun kaldırılmasına yönelik geniş çaplı bir paket yerine Kıbrıs Rum İdaresi’nin görüşlerinin büyük oranda yansıtıldığı bir tedbirler bütünü açıklandı. AB Komisyonu’nun Türk tarafının bazı tekliflerine sıcak baktığı, ancak Rum Kesimi’nin güçlü muhalefetini aşamadığı için pakete yansıtamadığı öğrenildi. Dün resmen açıklanan paketin geçen hafta basına sızan taslağın büyük oranda aynısı olduğu gözlendi. Daha önce 15 milyon Euro olarak duyurulan KKTC’ye yardım 12 milyon Euro'ya indirildi. Özellikle muğlak bir dilin tercih edildiği görülen pakette, KKTC’nin büyük önem atfettiği ürünlerin menşe şehadetnamesi ve hangi limanlardan ihraç edileceği konuları netleştirilmedi. Türk tarafının şiddetle itiraz ettiği Kıbrıs Türk Ticaret Odası (KTTO) konusunda ise Oda, zirai olmayan ihraç mallarında muhatap kılındı. AB, ihracatta hangi limanların kullanılacağı, menşe şehadetnamesi gibi ambargonun temelini oluşturan esas konularda özellikle müphem bir dil kullanarak, bütün yetkiyi AB–Kıbrıs Rum İdaresi Ortaklık Konseyi’ne bıraktı. Ancak AB, KKTC’nin tepkisini çekmemek için Kıbrıslı Rum makamları yerine “uygun yetkililer” tabirini kullanıyor. Zirai mallarda yetki Rum Kesimi’ne bırakılıyor Pakete göre KTTO, KKTC’de üretilen zirai olmayan mallar için dolaşım belgesi vermekle yetkilendiriliyor. Dolaşım belgesi, yoruma göre menşe şehadetnamesi olarak da kullanılabiliyor. Ancak Ticaret Odası, bu belgeleri verirken gerektiğinde “uygun yetkililer” her türlü denetimi yapabiliyorlar. AB, KKTC’ye temel ihraç malı ve 1994’ten bu yana devam eden ambargonun esas unsuru olan zirai mallarda (narenciye ve İrlanda tipi patates) hiçbir yetki vermiyor. KKTC ihracatının yüzde 70’ini oluşturan zirai ürünlerin ihracında bütün yetki Kıbrıs Rum İdaresi’ne bırakılıyor. Malların sağlık belgelerinin Kıbrıs Rum Kesimi Ziraat Bakanlığı’ndan alınması şartı getiriliyor. AB, bu kararların icraat zemininin AB–Kıbrıs (Rum İdaresi) Ortaklık Konseyi’nde oluşturulacağını kaydediyor. Türk tarafından AB pazarlarına ihraç edilecek mallara ilişkin bütün şartların Ortaklık Konseyi tarafından tespit edileceği belirtiliyor. KKTC’ye verilecek 12 milyon Euro'nun 9 milyonu altyapı çalışmalarına giderken, 3 milyonun ise KKTC’nin Kıbrıs Rum İdaresi ve AB ile yakınlaşmasını sağlayacak sivil toplum örgütlerine tahsis edilmesi dikkat çekiyor. Gözlemciler, AB’nin hem STÖ’lere vereceği yardım hem de KTTO’sını kısmen yetkili kılarak KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş’a yönelik muhalefeti güçlendirmeyi amaçladığını savunuyor. KKTC paketin açıklanmasının ardından Brüksel’den iki konuda teminat talep ediyor: Belgede geçen “uygun yetkililer”le kastedilenlerin Rum makamları olmadığı ve ticaretin Rum limanları aracılığıyla yapılmayacağına dair güvence. AB Adalet Divanı, 1994’teki bir kararla KKTC’yi tanımadığı için mallarına da ambargo uygulamaya başlamıştı. ZAMAN