AB kendisini inkar edecek mi?
Abone olBakan Gül, "Türkiye müzakerelere başlamalıdır" derken aksinin AB'nin kendini inkarı olacağını söyledi.
Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, ''Kopenhag
Siyasi Kriterleri'nin karşılanmadığını söylemenin Türkiye'ye karşı
büyük bir haksızlık olacağını'' belirterek, ''Bugün Türkiye,
yapılacakların hepsini yapmıştır, Kopenhag Siyasi Kriterleri'ni
gerçekleştirmiştir, müzakerelere başlamaya hazırdır'' dedi. Bakan
Gül, Boğaziçi Yöneticiler Vakfı tarafından Dedeman Oteli'nde
düzenlenen ''Türk Dış Politikasında Yeni Ufuklar'' konulu panele
katıldı. Toplantının açılışında konuşan Gül, bu yıl aralık ayında
Hollanda'nın dönem başkanlığında Brüksel'de toplanacak olan Avrupa
Birliği (AB) liderlerinin, Türkiye'nin Kopenhag Siyasi
Kriterleri'ni karşılayıp karşılamadığına dair bir karara
varacaklarını söyledi. AB liderlerinin Türkiye ile AB arasında tam
üyelik müzakerelerinin başlatılması konusunu da karara
bağlayacaklarına işaret eden Gül, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Türk
halkının en ileri demokratik standartlara sahip olması gerektiği
hedefinden hareketle attığımız dev adımlar ve devrim niteliğindeki
reformlar, siyasi kriterleri uzaktaki bir noktadan avucumuzun içine
getirmiştir. Kitaplar dolusu yapılacaklar listesi, yapılmışların
çetelesine dönüşmüştür. Bugün Kopenhag Siyasi Kriterleri'ni
karşılamadığımızı söylemek, Türkiye'ye karşı büyük bir haksızlık
olacaktır.'' Son anayasa değişikliğinden sonra geçen hafta
Brüksel'de yapılan toplantılarda ''Türkiye'nin kritik eşiği
geçtiğinin'' ifade edildiğini anlatan Başbakan Yardımcısı Gül,
Türkiye'nin hala yapması gereken çok şey olduğunu bildiklerini
anlattı. Gül, hükümetin kararlı bir şekilde çalışarak yapması
gerekenleri yaptığını belirterek, ''Bugün Türkiye, yapılacakların
hepsini yapmıştır, Kopenhag Siyasi Kriterleri'ni
gerçekleştirmiştir, müzakerelere başlamaya hazırdır'' dedi. ''AB
ÜLKELERİ, YAPILANLARI TAKDİR ETMEK ZORUNDADIR'' Abdullah Gül,
rehavete kapılmamak gerektiğini de ifade ederek, şunları kaydetti:
''Şimdi AB ülkeleri, bu yapılanları takdir etmek zorundadır.
Hurafelerin ve Ortaçağ argümanlarının ötesine gidildiğinde
yapılacak seçim gayet açıktır. Türkiye'yi almak değil, sudan
sebeplerle Türkiye'yi almamak AB fikriyatının iflası olacaktır. Bu
fikriyat kaybolduğunda, geriye sadece ruhsuz bir bürokratik
mekanizma kalacaktır.'' AB'nin böyle bir davranış içerisine
gireceğine ihtimal vermediklerini de söyleyen Gül, Türkiye'nin
üyesi olduğu bir AB'nin, gelişen barış ülküsünün ve medeniyetler
arası uyumun beşiği haline geleceğini belirtti. Gül, Avrupa'da
Türkiye'ye karşı dar görüşlü karşıt güçlerin lokalize olduğunu, ne
zaman Türkiye'ye karşı haksız bir görüş ortaya çıksa karşılığının
da yine Avrupa'nın içinden verildiğini dile getirdi. Türkiye
karşıtı eski argümanları ortaya sunanların etkisini kaybettiğine de
dikkati çeken Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Gül, AB'ye
üyelik müzakereleri önümüzdeki yıl başlasa bile bunun uzun yıllar
alacağını, bu süre içinde ülke yönetimi ve halkın eğitimi gibi pek
çok alanda da önemli gelişmelerin olacağını bildirdi.