AB çıkmaza girdi, IMF'nin parası bitti!
Abone olMali krizdeki Euro Bölgesi'nde uçurumun kenarına sürüklenen ülkelerin durumu, piyasaları kaygılandırıyor.
Euro Bölgesi'ndeki borç krizi "kim kimi kurtaracak?"
sorusunu gündeme getirdi. Birliğin 6 önemli üyesi borç batağında.
Ayrıca IMF'nin de parası bitti.
Yunanistan'a yapılacak yardıma bölgenin diğer üyeleri İtalya,
İspanya, Portekiz'in de katkı sağlaması lazım ama bu ülkelerin
zaten kendisi borç batağında çırpınıyor. Mali krizdeki Euro
Bölgesi'nde uçurumun kenarına sürüklenen ülkelerin durumu,
piyasaları kaygılandırıyor. İrlanda ve Yunanistan'la başlayan,
Portekiz, İspanya, İtalya'ya da sıçrayan borç krizi Rum Kesimi'ni
de içine aldı. Şimdi sorulan soru, 17 üyeli Euro Bölgesi'nde
temerrüt riski artan bu ülkeleri kim, hangi kaynaklarla
kurtarabilir? Önce 110 milyar euro ve ardından 159 milyar euroluk
kurtarma yardımı alan Yunanistan'a destek olması gereken ülkeler
arasında İrlanda, Portekiz, İspanya ve İtalya da var.
HERKES YARDIM BEKLİYOR
Söz konusu ülkelerin mali durumu Yunanistan'dan farklı değil. Hatta
ikinci bir yardım alan Yunanistan'a benzer senaryolar Portekiz ve
İrlanda için de konuşuluyor. Borç krizi yüzünden kemer sıkan
İspanya ve İtalya da mali açıdan çıkmazda. Şimdi tartışılan konu,
zor durumdaki ülkelerin, başta Yunanistan olmak üzere iflasın
eşiğindeki diğer ülkelere nasıl ve hangi kaynakla yardım edeceği?
Böyle bir ortamda, 250 milyar eurodan 440 milyar euroya yükseltilen
Avrupa Finansal İstikrar Fonu'ndaki kaynağın aslında devede kulak
kaldığı da açıkça görülüyor. AB ülkelerince kabul edilen ikincil
piyasadan tahvil alımı veya bazı euro ülkelerine önleyici nitelikte
kredi açılması gibi kararlar ise en erken eylül ayında Euro Bölgesi
ülkelerinin parlamentolarında ayrı ayrı onaylanmadıkça da
uygulanamıyor. Gözler Avrupa'nın lokomotifi konumundaki Almanya ve
Fransa'ya çevrildi ki bu iki ülke sırasıyla EFSF'ye yüzde 27.13 ve
yüzde 20.38 ile en büyük katkı sağlayanların başında geliyor.
IMF DE KAYNAK SIKINTISI YAŞIYOR
Mali sıkıntı yaşayan bir diğer uluslararası kurum ise Uluslararası
para Fonu (IMF). Daha geçtiğimiz hafta IMF Başkanı Christine
Lagarde, ne kadar zor durumda olduklarını ortaya koyan bir açıklama
yaptı. Ancak Lagarde'ın uyarı niteliğindeki sözleri, ABD'deki
borçlanma tavanı krizi yüzünden arka planda kaldı. Sabah'ın
haberine göre, IMF'nin de mali sıkıntı içinde bulunduğunu dünyaya
duyuran Lagarde, devam eden ekonomik kriz ile başa çıkmak için daha
fazla finansal kaynağa ihtiyaçları olduğunu açıkladı. Lagarde,
"Soru, bizim hâlâ ihtiyaç duyulan, krizlerin üstesinden
gelmek için uygun kaynağa sahip olup olmadığımız" diye
konuştu. Ve kendi sorduğu soruya kendisi net bir yanıt verdi
Lagarde: Çok uzak olmayan bir gelecekte IMF'nin kaynak konusunu
yeniden gözden geçirebiliriz."
AB: Tahvil piyasalarında yaşanan gelişmeler derin endişe yaratıyor
Avrupa Komisyonu, piyasalarda yaşanan yüksek tansiyon üzerine
açıklama yaptı. İtalya ve İspanya'nın tahvil piyasalarında yaşanan
gelişmelerin derin endişe nedeni olduğunu ifade eden Avrupa
Komisyonu, "Piyasalardaki gerginlik yatırımcılar arasında
Euro Bölgesi'ndeki sistemik kapasiteyle ilgili artan endişeleri
yansıtıyor. Euro Bölgesi'nin 21 Temmuz liderler zirvesinde alınan
kararları hızla uygulaması bu açıdan çok önemli"
çağrısında bulundu. Öte yandan Finlandiya Başbakanı Jyrki Katainen,
"İtalyan ve İspanyol tahvillerinin getirileri yeni rekor
düzeylerle tırmandı. Bu çok korkutucu bir gelişme. Avrupa'nın tümü
çok tehlikeli bir durumda" diye konuştu.
İTALYA AB'DEN DESTEK İSTEDİ
EURO Bölgesi borç krizi nedeniyle borsa ve tahvil piyasalarında
meydana gelen satış dalgasından etkilenen İtalya, Avrupa
Birliği'nden (AB) siyasi destek istedi. Ekonomi Bakanı Guilio
Tremonti, Euro Bölgesi Maliye Bakanları Grubu Başkanı Jean-Claude
Trichet ile acil bir görüşme yaparken, Başbakan Silvio Berlusconi
ise parlamentoda piyasaları yatıştıracak bir konuşma yaptı.
KARAMSAR TABLO BÜYÜYOR
EURO Bölgesi'nden gelen haberler karamsar tabloyu daha net
ortaya koyuyor. İtalya'nın 10 yıl vadeli devlet tahvilleri ile aynı
vadeli Alman tahvilleri arasındaki getiri farkı, Euro Bölgesi borç
krizinin yayılmayı sürdürmesi ve küresel ekonomik büyümeye dair
karamsar görünüme bağlı olarak 12 baz puan artarak, 386 baz puana
yükseldi. İspanya ile Almanya'nın 10 yıllık tahvilleri arasındaki
getiri farkı ise 13 baz puan artışla 402 baz puana yükseldi.
İtalya'nın 10 yıl vadeli tahvillerinin faizi yüzde 6.25'e
yükselirken, İspanya'nınkiler 6.45'i gördü.
Bu artışlar, söz konusu ülkelerin yıllık faiz ödemelerini de
katladı. Ayrıca 10 yıllık Belçika ve Fransa ile Alman tahvilleri
arasındaki getiri farkı da sırasıyla 209 ve 81 baz puana yükselerek
Euro Bölgesi tarihinin en yüksek seviyesini gördü. Mali krizdeki
Euro Bölgesi'nde uçurumun kenarına sürüklenen ülkelerin durumu,
piyasaları kaygılandırıyor. İrlanda ve Yunanistan'la başlayan,
Portekiz, İspanya, İtalya'ya da sıçrayan borç krizi Rum Kesimi'ni
de içine aldı. Şimdi sorulan soru, 17 üyeli Euro Bölgesi'nde
temerrüt riski artan bu ülkeleri kim, hangi kaynaklarla
kurtarabilir? Önce 110 milyar euro ve ardından 159 milyar euroluk
kurtarma yardımı alan Yunanistan'a destek olması gereken ülkeler
arasında İrlanda, Portekiz, İspanya ve İtalya da var.
KASADA 396 MİLYAR $ KALDI
IMF'nin son kota artışı ve ikili kredi havuzlarının aktif hale
getirilmesi ile toplam 1.5 trilyon doları bulan kaynağından ise
seneye kullanmak üzere geriye kalan miktar sadece 396 milyar dolar.
IMF, şimdiden Euro Bölgesi'nin kurtarma fonuna yapacağı 250 milyar
euroluk katkının tehlikeye girdiğini net bir şekilde ortaya
koyuyor. Kurum, daha önce de Yunanistan'daki katkı payının bir
kısmını ödeyemeyebileceğini açıklamıştı.