AB bu kez nüfusumuza taktı
Abone olAB Komisyon Başkanı Parodi, kalabalık ve Müslüman nüfusumuzun AB üyeliğine engel olacağını söyledi.
AB Komisyon Başkanı Prodi, bütünleşmiş bir Avrupa görmek
istediklerini, Türkiye`nin kalabalık ve Müslüman olan nüfusunun
buna zarar verebileceğini ifade etti. Şimdiki Avrupa Birliği
Komisyon Başkanı ve eski İtalya Başbakanı olan 64 yaşındaki Romano
Prodi, ABD`nin şimdiki amacının Avrupa`yı bölmek olduğunu ve bunu
da en kolay Türkiye`yi Avrupa Birliği`ne sokarak yapmaya
çalıştıklarını belirtti. En büyük isteklerinin birleşmiş bir Avrupa
olduğunu belirten Romano Prodi, kalabalık bir nüfusa sahip olan
Türkiye`nin Birliğe katılımyla bunun bir hayale dönüşeceğini ifade
ediyor. Romano Prodi: `Kalabalık nüfusa sahip olan Türkiye aynı
zamanda Avrupa Birliği`nde ki en büyük üyelerden biri haline
gelecek. Müslüman olan bu topluluğun Avrupa Birliği`ne girmesiyle
Avrupa Birliği içinde bölünmeler baş gösterecek. Böylece kendisine
Avrupa Birliği`ni rakip olarak istemeyen ABD`nin de isteği yerine
gelmiş olacak` dedi. Roman Prodi aynı zamanda ABD baskısının
Türkiye`nin Avrupa Birliği`ne olan üyelik sürecini hızlandırdığını
beliterek: `Türkiye bir de Avrupa Birliği üyelik prosedürünün yavaş
işlediğini belirtiyor. Ama ben öyle bir ülkede yetiştim ki,
Türklerin imajı çok kötü idi. Biz çocukken İtalya`da korkunç bir
şey gördüğümüz zaman ``Anne Türkler geliyor`` diyorduk... Öncelikle
Türklerin imajını tazelemek ve bu önyargıyı değiştirmek lazım`
dedi. Avrupa Birliği Komisyon Başkanlığı 1 Kasım 2004 tarihinde
bitecek olan Romano Prodi: `Başkanlığım bitmeden Türkiye hakkında
en doğru ve en tarafsız kararı vermeye çalışacağım. Türkiye`nin
Avrupa ve Orta Doğu arasındaki stratejik önemi göz ardı edilemez.
Ama biz yine de Türkiye`nin kalabalık nüfusunu, halen rayına
oturamamış olan politik vizyonunu Avrupa Birliği için endişe verici
buluyoruz. Bu durumun bizi birleşmiş bir Avrupa yaratma projesinden
uzaklaştıracağını düşünüyoruz. Türk halkına Avrupa Birliği`nin
amaçları iyice anlatılmalı ve halkın güveni tazelenmelidir. Aynı
durum Avrupa Birliği`ne üye olan öteki ülkeler için de söz
konusudur. Yoksa yapılacak her hareket Türk insanının suratına bir
şaplak muamelesi gösterecektir` dedi.