AB basını raporu böyle yorumladı

Avrupa Komisyonu'nun Türkiye için verdiği tavsiye kararı AB basınında büyük yankı yaptı. Türkiye'ye "Katı koşullar"ın getirildiği konusunda birleşen gazeteler, "AB, kapılarını ilk kez Müslüman bir ülkeye açtı" şeklinde başlıklar attılar. Katılımın 2015'den önce mümkün olamayacağı belirtilirken, geri dönülmez bir adım atıldığı ancak, iş güçü dolaşısına kalıcı sınırlamaların getirilmesinin doğru olmadığı yorumları yapıldı. THE GUARDIAN İngiliz The Guardian gazetesi, baş yazısında "Türkiye, testleri geçti" başlığıyla Komisyon'un tavsiyesini değerlendirdi. Türkiye'ye bir gün Avrupa'nın bir parçası olarak kabul edilebileceği ilk söylediğinde Başkan Kennedy'in hala hayatta olduğuna ve soğuk savaşının en yoğun günlerinin yaşandığına dikkat çeken gazete, Başbakan Erdoğan'ın muhafazakar hükümetinin çok şeyler başardığını kaydetti. Müzakerelerin askıya alınması önerisini destekleyen The Guardian, buna karşın Türk iş gücü için kalıcı sınırlamaların düşünülmesinin yanlış olduğunu yazdı. Gazete, Türkiye'nin Avrupa yolculuğunda kattedeceği daha çok yol olduğunu, ancak "büyük bir olasılıkla geri dönülmez" bir adım atıldığını belirtti. LE FIGARO Fransız Le Figaro da Türkiye ile ilgili değerlendirmesine "Katı koşullarla yeşil ateş" başlığını koydu. Gazete, Komisyon'un tavsiyesinde müzakerelerin durdurulabilmesi, reformların daha sıkı bir biçimde denetlenmesi, uzun geçiş süreleri ve iş gücü dolaşımına kalıcı sınırlamaların getirilmesi gibi unsurlara yer verildiğine dikkat çekti. Türkiye'nin üyeliğinin 2015'den önce mümkün olamayacağına işaret eden Le Figaro, Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'ın, dün müzakerelerin uzun, asgari 10-15 yıl süreceği yönündeki sözlerini aktardı. FINANCIAL TIMES Ekonomi gazetesi Financial Times ise "Brüksel, Türkiye ile müzakereler için yolunu hazırladı" başlıklı yazısında, müzakerelerin sürmesi için "katı koşullar" uygulanacağına dikkat çekti. AB başkentlerinin büyük bir çoğunlukla olumlu tepki gösterdiğini kaydeden gazete, "AB Dönem Başkanı Hollanda, müzakerelerin gelecek yılın ikinci yarısında başlayabileceğini söyledi. Türkiye'nin katılımı konusunda en çok kaygıları olan ülkelerden ikisi Kıbrıs ve Avusturya da müzakereleri bloke etmeyeceklerini söylediler" diye yazdı. EL PAIS İspanyol El Pais gazetesi de "AB, kapılarını Müslüman bir ülkeye açıyor" başlıklı haberinde "Avrupa Birliği'nin kapılarını ilk defa Müslüman bir ülkeye açtığını belirterek, bunun tarihi bir gün olduğunu söyledi. Buna karşın, Türkiye için birçok sınırlamanın getirildiğine dikkat çeken gazete, "Komisyon, 25'lere Türkiye'yi davet etmelerini tavsiye etti" diye yazdı. LE MONDE AB ülkelerinin, Avrupa Komisyonu'nun "Türkiye ile müzakereler başlayabilir" kararını temkinli bir biçimde "selamladığı" öne sürüldü. Le Monde gazetesi, AB ülkeleri hükümetlerinin Avrupa Komisyonu'nun tavsiyesine verdikleri tepkileri, "Avrupa ülkeleri, Brüksel'in kararını temkinli selamlıyor" başlıklı haberinde değerlendirdi. Gazete, İngiltere, AB ortaklarını Türkiye'ye verilen sözleri yerine getirmeye çağırırken, Fransa gibi ülkelerin Türkiye'nin karşılaması gereken koşullar üzerinde durduklarına dikkat çekti. Le Monde'un haberine göre, AB ülkelerinin karara yönelik tutumları şöyle: FRANSA Kendi siyasi kanadında direnişle karşı karşıya olan Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, 6 Ekim Çarşamba günü Türkiye'nin AB'ye girişine ilişkin nihai müzakerelerin uzun, 10 veya 15 yıl süreceğini söyledi. İTALYA İtalyan hükümeti, Avrupa Komisyonu'nun koşullu kararını olumlu karşıladı. Diplomasi başı Franco Frattini, İtalyan hükümetinin 17 Aralık'ta Konsey'in olumlu bir karar alabilmesi için gelecek haftalarda çaba göstereceğini söyledi. Frattini "Böylece, Türkiye gibi stratejik bir ortağın Avrupa'da sağlam bir biçimde demir atmasına katkıda bulunabileceğimizden eminmim" diye konuştu. ALMANYA Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Fischer, Brüksel'in kararından dolayı duyduğu memuniyeti dile getirdi. Fischer, basına Verheugen'in raporunu "çok akıllı bir rapor" olduğunu söyledi. Başbakan Schröder de, 17 Aralık'taki zirvede gerekli çoğunluk sağlanacağına güvendiğini gösterdi. İNGİLTERE Brüksel'in koşullu "evet"ini yorumlayan Dışişleri Bakanı Jack Straw ise, Avrupalı ortaklarını Ankara'ya verilen sözleri yerine getirmeye çağırdı. İngiliz Bakan, "Türkiye, son yıllarda kayda değer değişiklikler yaptı, Avrupa Birliği'nin, angajmanlarına sadık kalması lazım" dedi. YUNANİSTAN Geçmişte Türk komşusuyla büyük gerilimler yaşamış olan Atina da "Türkiye'nin Avrupa perspektifi"ni desteklediğini bildirirken, bir hükümet sözcüsünün ifadesiyle "Türkiye'nin Avrupa yolundaki temposunun herşeyden önce bu ülkeye bağlı olduğu"nun dikkate alınması gerektiğini söyledi. İSVEÇ Brüksel'nin tavsiyelerinden tatmin olduğunu belirten İsveç Dışişleri Bakanı Laila Freivals, Türkiye ziyareti sırasında "Türkiye, reform yolunda ilerlemeye devam etmeli ve değişebileceğini kanıtlamalıdır" dedi. DANİMARKA Danimarka Başbakanı Anders Fogh Rasmussen, daha çekingen davrandı. Komisyon'un raporunundan not alırken bununla Ankara'ya "boş bir çek" verilmediğini bildirdi. Rasmussen, "bu ülkedeki gelişmeler olumsuz bir seyir izlerse müzakereleri askıya almamıza olanak verecek güvencelere yer verilmesi gereği konusunda mutabıkım" dedi. POLONYA Varşova'nın Türkiye'nin Avrupa özlemlerini destekleyeceğini bildiren Polonya'nın diplomasi şefi Wlodzimierz Cimoszewicz, "Elbette, katılım müzakereleri, Türkiye tarafından yerine getirilecek bir dizi angajmanı gerektirmelidir" dedi. BALTIK ÜLKELERİ Estonya, Letonya ve Litvanya, çarşamba günü Avrupa Komisyonu'nun kararına destek verdiler. Letonya Dışişleri Bakanı Artis Pabriks, "17 Aralık'ta Letonya, Türkiye ile müzakerelerin başlaması için oy kullanacak" dedi. Pabriks, "Türkiye'nin, AB'ye katılımını hazırlamak için çok büyük bir çaba gösterdiğini düşünüyoruz ancak şimdi Türkiye'yi bunun kadar önemli bir çabanın beklediğini" vurguladı ve "Tutumuz değişmedi. İhtiyatlı iyimserliğimizi koruyoruz" dedi.