'99 yazını bir de Arzum Uzun'dan dinleyin
Abone olTürk Edebiyatı’nın çok satan yazarlarından Arzum Uzun’un beşinci kitabı, dördüncü romanı ’99 Yazı “Denize Sıfır Kalp Hizasında” kitap raflarındaki yerini aldı.
Türk Edebiyatı’nın çok satan yazarlarından Arzum Uzun’un beşinci kitabı, dördüncü romanı ’99 Yazı “Denize Sıfır Kalp Hizasında” kitap raflarındaki yerini aldı.
Destek Yayınları tarafından piyasaya çıkartılan roman, Arzum Uzun okurlarının Süper Zeki Bir Kadının Über Salak Hikayesi ve geçen yazın en çok konuşulan romanlarından Bitli Pileyboy’dan yakından tanıdığı Bilun, Cenda, Ayda ve Luna karakterlerinin 99 yazındaki çatışma, romantizm ve sırlarla dolu hikâyesini, Bilun Yılmaz’ın gözünden anlatıyor.
Emekli pop starların çocukları, holding patronlarının veliahtları, top modeller, magazin ünlüleri, playboylar gibi bir şekilde biri olan herkesle çevrelenmiş orta halli bir ailenin kızı olan Bilun Yılmaz, Türkbükü’nden Gümüşlük’e uzanan bu hikayede, kendini ve hayatın gerçeklerini en naif biçimde sorguluyor.
Henüz Arzum Uzun’la tanışmamış olan tüm okuyucular için harika bir başlangıç noktası. Bütün karakterler elle tutabileceğiniz kadar gerçek.
Sizin gibi. Bizim gibi. Anneniz gibi, babanız gibi. En sevdiğiniz ve hiç sevmediğiniz biri gibi…
Hayat gibi.
HER AŞK BİR OROSPU YARATIYOR
Tansu Çiller’le Mesut Yılmaz’ın her an romantik bir ilişki yaşayabileceği umuduyla büyümüş bir nesil olarak, siyaseten sıfırdık. Özal dönemi çocuklarıydık. Özelleştirmeleri, sınır kapılarının açılmasını, memleketi Rus kızlarının işgal edişini, koalisyonları, devalüasyonları, doların anamızı ağlatmasını, ekonomik krizleri, savaşları izlemiştik yıllarca. Bir boktan anlamıyorduk. Ama bıkkındık. Yine de bir umut vardı. Yıllar sonra ilk kez bir sol parti iktidarda, Ecevit başbakandı. O umuda istinaden, Yılmaz Erdoğan şiir okuyor, İclal Aydın “Hayat güzeldir...” diyordu. Ama hayat bok gibiydi. Hep beraber daha aydınlık, daha özgür bir topluma doğru dörtnala koştuğumuzu sanırken, hayatımızın son güzel yılını geçiriyorduk.
Milenyum kapıdaydı. Kim bilir? Belki iki binlerde bambaşka olurdu her şey...
Oldu da. Olmadı mı?
20. YÜZYILIN SON YAZI...
Türk edebiyatının parlayan yıldızlarından, çok satan yazarlarından Arzum Uzun, 99 Yazı adlı yeni romanında 20. yüzyılın son yazını, biriler alemindeki biri olmayan tek kişi genç Bilun Yılmaz ve onun arkadaş çevresi ekseninde Bodrum’un renkli atmosferinde, yaz sıcağında ve güneş parlaklığında anlatıyor.
Geçmişte kalan aşk skandalları, dudak uçuklatan aile sırları, anı süsleyen küçük entrikalar, büyük yalanlar, yoğun duygular, ilk aşklar, ilk hayal kırıklıkları, aile bağları, arkadaşlık ilişkileri ve zincirleme duygu kazaları...
99 Yazı, bir kere genç olduysanız, mutlaka okumanız gereken, elinizden düşüremeyeceğiniz, nasıl bittiğini anlamayacağınız, şaşırtıcı sonunu hayatınızın sonuna dek unutamayacağınız bir roman. Sadece o yazın değil, gelmiş geçmiş, yaşanmış ve yaşanacak tüm yazların romanı...
Bildiğiniz Arzum Uzun romanları gibi... Bu kez 90’lar tadında... Yine melankolik, yine sıcacık ve yine çok komik.
– Geçmişi nasıl bilirdiniz?
– Hiç geçmemiş gibi.
Destek Yayınları/Edebiyat /304 syf./19 TL