87’lik dedenin kız kaçırma öyküsü
Galerinin tamamı için tıklayınızAyşe Nine, Nazilli’de kimsesi olmadığını söylüyor. Özledin mi
diye sorduğumuzda “Hayır” diyor: “Hem özlesem n’olcak, kaldı gayri.
Netcen? Burda hiç tanıdığım yok, dışarıya çıktığım yok, ama geçinip
gidiyoz”. Mustafa Dede de onaylıyor: “Biz iyiyiz şimdi, evlenince
daha da iyi olcaz.”
Yaşlı çiftin hikâyeleri tam da bu noktada karmaşıklaşıyor. Resmi
nikâhın henüz olmamasının sebebi, Mustafa Dede’nin üvey
oğullarından birinin “akıl sağlığı yerinde değil” diye açtığı dava.
Davalar aslında Mustafa Dede’nin eşi vefat ettikten sonra başlıyor.
1976’da evlendiği Ayşe Aköğün üç yıl önce vefat edene kadar altı
üvey oğluyla ilişkileri iyiymiş, hepsi gelip giderlermiş. Ayşe
Hanım vefat edince Mustafa Dede’yi evden çıkarmak istemiş
oğullardan biri, Mustafa Dede de buna kızıp yasal miras hakkı için
mahkemeye başvurmuş. Miras sadece şu anda oturduğu evden ibaret
değil, oğlanların evlerinin de bulunduğu dört dönümlük bir arazi
söz konusu. Mustafa Dede’nin sekizde iki hakkı varmış, “32 senedir
çalışmışım, evi alıcam, onlar isterse vermesin” diyor.