87 yaşında uçkur derdine düşünce!
Abone ol87'lik dedenin uçkur davası kanlı bitti. Daha önce aldığı viagralar nedeniyle haber olan dedenin elinde bu kez silah vardı!
Antalya'da oturan 87 yaşındaki Yunus Kaptan, yatalak eşi ve
kendisine bakan 20 yaşındaki Tuğba Yıldız'ı av tüfeği ile yaraladı.
Daha önce de ikili, ‘cinsel taciz’ iddiaları nedeniyle yargıya
başvurmuştu. Bakıcısı dedeyi viagra alıp kendisini taciz etmekle
suçlamıştı.
Gündoğdu Mahallesi 2461 Sokak'ta kendi adını taşıyan apartmanın
ikinci katında yatalak eşi ile birlikte oturan Yunus Kaptan, bugün
öğle saatlerinde bakıcısı Tuğba Yıldız ile tartışmaya başladı.
Tartışmanın ardından silah sesi duyuldu. Olay yerine çağırılan
polis, yaşlı adamı elinde tüfekle buldu.
Bakıcısını sırtından vurduğu belirlenen Yunus Kaptan Sanayi Polis
Merkezi'ne götürülürken, Tuğba Yıldız ise ambulans ile Antalya
Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürüldü. Polis merkezinde
ifadesi alınan Yunus Kaptan fenalaşınca ambulans ile Tuğba
Yıldız'ın kaldırıldığı hastaneye götürüldü. Polis silahlı yaralama
ile ilgili soruşturma başlattı.
DAİRENİN TAPUSUNU VERDİ
Komşuları, Yunus Kaptan'ın daha önce de Tuğba Yıldız ile sorunlar
yaşadığını, hatta konunun bir televizyon programına bile
taşındığını söyledi. Yargıya da taşınan olay, iddiaya göre şöyle
gelişti:
Yunus Kaptan, yatalak eşi ve kendisine ölünceye kadar bakması için
Tuğba Yıldız ile anlaştı ve kendisi öldükten sonra üzerine
tapulu iki apartman dairesinden birinin Tuğba Yıldız'a verilmesini
noter huzurunda taahhüt etti. Aradan 1 ay bile geçmeden
Yunus Kaptan’ın oğlu Musa ve torunu Serkan Kaptan, hem genç kızı,
hem de Yunus Kaptan'ı dövdükleri iddiasıyla tutuklandı. Oğlundan ve
torunundan şikâyetçi olan Yunus Kaptan, bu olaydan sonra tapuya
gidip vaat ettiği daireyi Tuğba Yıldız’ın üzerine geçirdi.
4 VİAGRA BİRDEN İÇTİ
Ancak genç kız çok geçmeden Yunus Kaptan’ın kendisine cinsel
tacizde bulunduğunu ileri sürerek evi terk etti. Bunun üzerine
Yunus Kaptan, Tuğba Yıldız’ın kendisini tehdit ederek
evinin tapusunu üzerine geçirttiği iddiasıyla dava açtı; genç kız
da bu iddiaya karşı itiraz davası açtı. Bu arada Musa
Kaptan ve oğlu Serkan Kaptan hakkında da ‘yağmaya teşebbüs’
suçundan dava açıldı. İlk ifadesini değiştiren Yunus Kaptan, oğlu
ve torunundan şikâyetçi olmadığını, Tuğba Yıldız’ın
kendisine yalan söylettirdiğini iddia edince tutuklular tahliye
edildi.
Sözleşme gereği Yunus Kaptan ve eşine ölünceye kadar bakması
gerektiğini, ancak tacizlerden bıktığını söyleyen Tuğba Yıldız,
“Bana gençliğinde yaşadığı cinsel ilişkileri anlatıyor, benimle de
aynısını yapmak istediğini söylüyordu. Bir ara, benimle aynı
yatakta yatmak istediğini söyledi. İlk başta kabul etmedim ama
ısrarları karşısında ‘Nasılsa bu dedenin bana zarar verecek
hali yok’ dedim ve izin verdim. Saçımı okşayıp öpmeye kalkıştığında
tepki gösteriyordum, ama yanımda uyumasına da izin
veriyordum. Bir gün Viagra alıp geldi. Hapları içmesi
halinde ölebileceğini anlattım. Yarım saat arayla 4 hapı içti.
Kıpkırmızı oldu, ancak ereksiyon olamadığını söyledi” dedi.
BENİ BAŞTAN ÇIKARMAYA ÇALIŞTI
Yunus Kaptan ise “Bir süre sonra koca bulup evlenmesi gerektiğini anlattım. O da ‘Sen erkek değil misin? Beni idare edersin’ dedi. Benim 13 yıldır erkekliğim yok, fakat beni baştan çıkarmaya çalıştı. Evi verince benimle aynı yatağı paylaşmaya başladı. 4 ay birlikte yattık. Her gün ‘Sen ölmüşsün’ diye söylenirdi. Çocuğum gibi gördüğüm için sevip okşuyordum. Birlikte olabilmek için bana hap da içirdi. Oğlum ve torunum tutuklandıktan sonra da beni tehdit etti. Korktuğum için dairenin tapusunu verdim. Fakat satıştan sonra yatağı ayırdı. Sonra da bizi terk etti” dedi.
KİRACISINA TECAVÜZ ETTİ, YAPTIKLARINI BİR BİR
ANLATTI
TERS İLİŞKİYLE TECAVÜZ ETTİ
Samsun’da 29 yaşındaki evli kiracısı A.K.'ya tecavüz etmekten
tutuklu yargılanan 46 yaşındaki Cengiz Hakalmaz suçlamaları kabul
ederek, “Evde yalnız olduğu görünce zorla içeriye girdim. Cinsel
ilişkiye girmek için yere yatırdım. Bağırıp karşı koyunca onu
bırakıp evden çıktım. Pişmanım” dedi.
TERS İLİŞKİYE GİREREK TECAVÜZ ETTİ
Geçen yıl Temmuz ayında meydana gelen olayda iddiaya göre, Cengiz Hakalmaz 5 katlı binanın alt katında oturan kiracısı 3.5 yıllık evli A.K.’yı evde kimsenin olmadığı sırada zorla ters ilişkiye girerek tecavüz etti. Ardından da ölümle tehdit edip olayı kimseye anlatmamasını istedi.
İKİNCİ KEZ TECAVÜZE KALKIŞTI
Hakalmaz, olaydan 2 ay sonra gece saat 22.00’de bulaşık süngeri
almak için A.K.’nın evine gitti. A.K’nın “bulaşık süngeri
yok” deyip kapıyı kapatmak istemesi üzerine de zorla eve
girdi. Ardından da genç kadının ağzını eliyle kapıp yere
yatırdı ve üzerindeki elbiseleri çıkartmaya çalıştı. A.K.’nın
bağırması üzerine de korkup kaçtı. Bu sırada hurdacılık yapan
A.K.’nın eşi eve geldi. Eşinin durumu anlatması üzerine, birlikte
polise giderek şikayetçi oldu. Daha sonra polis tarafından
yakalanan Hakalmaz tutuklandı.
2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün bir kez daha hakim karşısına
çıkan Hakalmaz, daha önceki ifadelerini tekrarladı.
OLAYI İTİRAF ETTİ
Hakalmaz, “İlk olayda, evlerinde tadilat yapıyorduk.
Kadının eşini tahta alması için evden uzaklaştırdım. Sonra
da kendisi yere yatırdım ve ters ilişkiye girdim. İkinci
olayda ise cinsel ilişkiye giremedik. Evde yalnız olduğunu
anlayınca, kapıyı iterek içeri girdim. Kendisini yere yatırıp
elbiselerini çıkardım. Karşı koymaya çalışıyordu. Ben de
pantolonumu çıkardım. Ancak ilişkiye giremedim. Bağırmaya
başlayınca kaçarak kendi daireme gittim. Çok pişmanım” dedi.
CİNSEL BİRLEŞME KORKUSU YAŞIYORMUŞ
Duruşmaya katılan A.K. ise, eşi A.K. ile 3.5 yıl önce
evlendiğini, ancak cinsel birleşme korkusu yaşadığı için psikolojik
tedavi gördüğünü söyledi. Genç kadın, yaşadığı bu olay nedeniyle
mahallede komşularının kendisine kötü gözle baktıklarını ve
ailesinin kendisiyle konuşmadığı ileri sürerek sanıktan şikayetçi
oldu. A.K., “Benimle zorla ters ilişkiye girdi. Bu durumu
kimseye anlatmamam için de beni ölümle tehdit etti. Son
olayda yine benimle zorla ilişkiye girmek istedi. Bağırınca korkup
kaçtı. Durumu eşime anlattım. Bu olaylar nedeniyle de psikolojik
destek alıyorum” diye konuştu.
Diğer taraftan İstanbul Adli Tıp Kurumu’ndan gönderilen raporda
genç kadın yaşadığı olay nedeniyle ruh sağlığının bozulduğu
belirtilirken, Cumhuriyet savcısı da verdiği mütaalasında sanığın
10 yıldan az olmamak üzere hapis cezası ile cezalandırılmasını
talep etti.
Mahkeme sanık avukatının son savunmasını yapması için süre verip
duruşmayı erteledi.
//
CEPTEKİ AŞK MESAJI SONU OLDU
[PAGE]CEPTEKİ AŞK MESAJI SONU OLDU
Iğdır'da bir markette işçi olarak çalışan 35 yaşındaki Volkan
Taptık, cep telefonuna aşk mesajı gelen 11 yıllık eşi, 4 çocuk
annesi 30 yaşındaki Hatice Taptık'ı savcılıkta şikayetçi olmaktan
vazgeçmesi üzerine bıçaklayarak öldürdü. Cinayeti işledikten sonra
kaçan Volkan Taptık, annesi ile vedalaştıktan sonra jandarmaya
teslim oldu.
Eşinin cep telefonunda aşk mesajı gören Volkan Taptık, bu mesajı kimin gönderdiğini sordu. Eşinin ‘bilmiyorum’ demesi üzerine Volkan Taptık eşi Hatice ile birlikte adliyeye giderek şikayetçi olmak istedi. Hatice Taptık, Adliye'de “Mesajı gönderen kişiden şikayeçi misiniz?” sorusuna “Hayır” dedi. Buna sinirlenen Volkan Taptık, eve gittinten sonra eşiyle bir süre tartıştı. Gece yarısına doğru Hatice Taptık'ın “Ben artık gidiyorum” sözleri üzerine çift arasındaki tartışma alevlendi. Çocukların uyuduğu sırada mutfağa giden Volkan Taptık aldığı bıçakla eşini 8 yerinden bıçaklayarak öldürdü. Bağırtılar üzerine komşuları durumu polise bildirdi. Sevk edilen 112 Acil Servis ambulansı ile Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Hatice Taptık öldü.
Cinayet ardından Tuzluca İlçesi'ne bağlı Köprüköy'üne giden Volkan Taptık geceyi burada annesinin yanında geçirdi. Sabah annesinin elini öpüp vedalaşan Volkap Taptık, jandarmaya giderek teslim oldu. İfadesi alındıktan sonra mahkemeye sevk edilen Volkan Taptık, ‘Kasten adam öldürmek’ suçundan tutuklandı. Taptık, Adliye çıkışında gazetecilere ‘Pişmanım' demekle yetindi.
Anneleri ölen, babaları tutuklanan 2- 10 yaşındaki 4 çocuk Sosyal Hizmet İl Müdürlüğü’ne teslim edildi.
BÜLENT ERSOY'U ÇILDIRTACAK SÖZLER
Sevgisini her durumda gösteren Okan Bayülgen, yine Hakkı Devrim ile
birlikte Bülent Ersoy'u kızdırmayı başaracak gibi!
Ünlü Makyöz Corji'yi dün Medya Kralı'na konuk eden Bayülgen, sözü
makyaj konusunda Bülent Ersoy'a getirdi. İlk sorularında istediği
cevabı alamayan Bayülgen, makyaj konusundaki bir soruda ise 12'den
vurdu.
Corji, Bülent Ersoy'un makyajının çok uzun sürdüğünü gündüz saat
11'de başladığını ve gece saat 23'e kadar sürdüğünü söyledi. Jorji,
Ersoy'un anatomisinin erkek anatomisi olması nedeniyle, çok
zorlandığını da söyledi.
İşte Ersoy'un "ne yapsanız da olmuyor" dedirten makyaj
serüveni;
LİSELİ KIZIN ÇIPLAK FOTOĞRAFLARI
TÜM OKULA YAYILDI
Lise öğrencisi 16 yaşındaki kızın bir erkek öğrenciye gönderdiği çıplak fotoğrafı, bütün okula yayılınca...
Amerika'da, Plainfield East Lisesi'nde öğrenim gören 16
yaşındaki öğrenci kızın, çektiği çıplak fotoğrafını okuldaki başka
bir erkek öğrenciye göndermesiyle başlayan çılgınlık, neredeyse
okuldaki tüm öğrencilerin cep telefonlarına ulaştı.
Adeta bir virüs gibi tüm kampüse yayılan fotoğraf, okul yönetiminin
polise haber vermesiyle en büyük "sexting" (cinsel içerikli
fotoğrafla mesajlaşma) soruşturmasına dönüştü. Fotoğrafın yayılma
hızı, onu ilk yollayan öğrencilere sadece bir hafta içerisinde
başka öğrenciler tarafından aynı fotoğrafın tekrar gönderilmesiyle
ortaya çıktı.
Sözkonusu fotoğrafı başkalarına iletmek ve onu saklamak çocuk
pornografisi suçuna girmekle beraber, yetkililer durumun sadece
çocukça bir suç kategorisinde değerlendirileceğini açıkladı.
Yapılan bir araştırmaya göre, 12 ila 17 arasındaki çocukların %4'ü
çevrelerine kendilerinin çıplak ya da yarı çıplak fotoğraflarını
gönderiyor. Bu gruptaki çocukların %15'i de bu tür fotoğraflar
aldığını söylüyor.
Plainfield Lisesi'nde öğrenim gören 1.300 öğrenciden kaçına bu
fotoğrafın geldiği kesin olmamakla birlikte, polisin açıklamasına
göre yüzlerle sayılabilecek bir rakam sözkonusu.
Olayla ilgili el konulan dokuz telefondan ikisinde sözkonusu
fotoğrafa rastlanırken, olayın başlangıcında kızın çıplak
fotoğrafını gönderdiği erkek öğrencinin bunu dört arkadaşına
iletmesiyle yayılmaya başladığı anlaşıldı.
BABASININ SİLAHIYLA İKİZİNİ ÖLDÜRDÜ
[PAGE]Eskişehir’de 8 yaşındaki İ.A.U.'nın, polis memuru babasının
tabancasıyla oynaması, ikiz kardeşi Cemil Arda U.'nun hayatına mal
oldu. Eskişehir Mimar Sinan İlköğretim Okulu’nda öğretmen olarak
görev yapan anneleri 33 yaşındaki Zöhre Gül U. okula giden Cemil
Arda U., nöbetten dönüp uyuyan polis memuru babası Onur U.’nun
sakladığı tabancasını bularak ikiz kardeşi Cemil Arda ile
şakalaşmaya başladı. Bu sırada ateş alan tabancadan çıkan kurşun,
Cemil Arda'nın başına isabet etti. Ağır yaralanan Cemil Arda U.,
kaldırıldığı hastanede kurtarılamadı.
Olay bugün saat 11.00 sıralarında Ertuğrul Gazi Mahallesi’ndeki
Emniyet Müdürlüğü Polis Lojmanları’nda meydana geldi. Mualla Zeyrek
İlköğretim Okulu 3- C sınıfı öğrencisi İ.A.U., öğretmen anneleri
okuldayken, gece nöbetinden dönen Emniyet Müdürlüğü Özel Harekat
Şubesi’nde polis memuru babası 39 yaşındaki Onur U.’un sakladığı
tabancasını bulup, aynı sınıfta okuduğu ikizi Cemil Arda U. ile
şakalaşmaya başladı. Bu sırada aniden ateş alan tabancadan çıkan
kurşun Cemil Arda'nın başına isabet etti.
BABA YATAĞINDAN FIRLADI
Duyduğu silah sesi üzerine yatağından fırlayarak çocuklarının
bulunduğu odaya giren baba Onur U., oğlu Cemil Arda'yı kanlar
içerisinde yerde gördü. Onur U., lojmanda bulunan polis
arkadaşlarıyla birlikte Cemil Arda'yı otomobille Eskişehir
Hoşnudiye Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi’ne götürdü. Ancak
Cemil Arda, doktorların tüm çabasına rağmen yaşamını yitirdi.
Eskişehir Emniyet Müdürlüğü yetkilileri olayla ilgili soruşturmanın
sürdüğünü belirtti.
İLKOKULDA TECAVÜZ ŞOKU
İstanbul’da bir ilköğretim okulunun temizlik görevlisinin 8
yaşındaki erkek çocuğa okulun tuvaletinde tecavüz ettiği öne
sürüldü ve görevli tutuklandı
Bir ilköğretim okulunda temizlik görevlisi 55 yaşındaki S.C., 8
yaşındaki öğrenci E.E.’ye tecavüz ettiği iddiasıyla sevk edildiği
mahkemede tutuklandı. E.E.’nin yakınları, temizlik görevlisi
S.C.’ye cezaevine götürülmek üzere adliyeden çıkarılırken
saldırdı.
İddiaya göre, 2. sınıf öğrencisi E.E., geçtiğimiz cuma günü tuvalet
ihtiyacını gidermek için öğretmeninden izin alarak sınıftan çıktı.
Tuvalete giden E.E., burada karşılaştığı temizlik görevlisi
S.C.’nin tecavüzüne uğradı. Okuldan sonra eve giden E.E.’yi solgun
ve halsiz gören anne H.E., oğlunu giydirirken durumundan
şüphelendi.
Muayenede belirlendi
H.E., oğluna “Ne oldu?” diye sorunca E.E. annesine olayı anlattı.
Hemen hastaneye götürülen çocuğun vücudunda tecavüz bulgularına
rastlandı. E.E.’nin ailesi polise başvurup şikâyetçi oldu.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü Çocuk Şube Müdürlüğü ekipleri, E.E.’nin
ifadesi doğrultusunda temizlik görevlisi S.C.’yi yakaladı. E.E.’nin
teşhis ettiği S.C., çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı.
Adliye girişinde toplanan E.E.’nin yakınları ile S.C.’nin yakınları
tartıştı. S.C.’nin yakınları tecavüz iddiasının asılsız olduğunu
savundu.
S.C.’nin, okul aile birliğinin binanın temizlik işlerini verdiği
şirketin personeli olduğu ve 4 yıldır okulda görev yaptığı
öğrenildi.
YANGININ ALTINDAN KORKUNÇ VAHŞET ÇIKTI
Ümraniye'de, oğlu ile birlikte gecekonduda yaşayan Mine Elagöz, 30
yerinden bıçaklanarak öldürüldü. Eşinden 13 yıl önce ayrılan Mine
Elagöz’ü öldüren kişi yada kişiler cinayetten sonra evi de ateşe
vermek istedi.
Olay dün saat 15.00 sıralarında Ümraniye Altınşehir Mahallesi,
Aksaray Caddesi, Tunç Sokak Numara 56’daki gecekonduda meydana
geldi. 17 yaşındaki oğlu Göksel ile birlikte yaşayan 40 yaşındaki
Mine Elagöz’ün bir konfeksiyon atölyesinde makinacı olarak
çalıştığı öğrenildi.
Bugün işe gitmeyen Elagöz, sabah annesi Selvinaz’ın yanına giderek
birlikte kahvaltı yaptı. Elagöz, öğlen saatlerinde işe gideceğini
söyleyerek evine gitti. İki saat sonra gecekondudan dumanlar çıktı.
Olay yerine gelen Ümraniye İtfaiye ekipleri yangını kontrol altına
alıp gecekonduya girdiklerinde Mine Elagöz’ün cesedi ile
karşılaştı.
Olay yerinde inceleme yapan polis, salon bölümünde yerde yüzükoyun
yatan Elagöz’ün boğazının kesildiğini ve vücudunda 30 bıçak darbesi
olduğunu tespit etti. İncelemede ayrıca, katil veya katillerin
yatak odasını ateşe vererek olaya yangın süsü vermek istediği
belirlendi.
Olay sırasında eve gelen ve iş aramaya gittiği öğrenilen oğlu
Göksel Elagöz, ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürüldü.
Olayın duyulması üzerine olay yerine gelen Mine Elagöz’ün annesi
Selvinaz Elagöz, ölüm haberini alınca fenalık geçirdi. Olay Yeri
İnceleme Polisi’nin incelemeyi tamamlamasından sonra ceset Ümraniye
Devlet Hastanesi Morgu’na kaldırıldı. Polis, cinayet ile ilgili
soruşturmayı sürdürüyor.