8 Kasım 2012 Basın Özeti

İngiltere'de bugün gazetelerin hepsi Barack Obama'nın ikinci bir dönemliğine Amerika Birleşik Devletleri başkanlığına seçilmesini manşetlerine taşıyor.

Guardian gazetesi, Obama'nın konuşmasında söylediği "En iyi günlerimiz henüz gelmedi." sözlerini manşetine taşımış. Ana sayfadaki makaleyi kaleme alan Jonathan Freedland şunları yazıyor: "Umulmadık yol devam ediyor. Barack Obama'nın da olasılıksız olarak nitelediği yolculuk, son durağa kadar gidecek. Tahminlerinden daha iyi bir oranla ABD halkı 44. başkanın başladıklarını bitirmesine izin verdi."

Guardian, iç sayfalarındaki bir başka makalede, seçimi kaybeden Cumhuriyetçi aday Mitt Romney'nin günün erken saatlerinde sadece zafer konuşması yazmış olduğunu açıkladığını hatırlatıp kaybettiğini kabul etmek için sahneye çıktığına "bu söylediğinin doğru olduğunun belli olduğu" yazıyor.

Yaptığı seçim analizinde Guardian ayrıca, Barack Obama'nın kadınlar sayesinde yeniden seçildiğini aktarıyor. Gazeteye göre, Senato için İndiana'da Cumhuriyetçi aday Richard Mourdock'un tecavüz sonucu hamileliğin "Tanrı'nın takdiri" olduğunu söylemesi; Missouri'de de Cumhuriyetçi Senato adayı Todd Akin'in "meşru tecavüz" olarak nitelediği durumlarında kadınların vücudunun hamileliği önleyebildiğini öne sürmesi, kadınların büyük tepkisini çekti. Guardian, özellikle bekar ve dul kadınların Cumhuriyetçileri bu erkek adayların söylediklerinden dolayı cezalandırdığı yazıyor.

Guardian gazetesi, Amerika'daki seçimlere ayırdığı 14 sayfadan bir başkasında Dünya'dan tepkileri derlemiş. Gazete, Çin Dışişleri Bakanlığı'nın iki ülke arasında olumlu seyreden ilişkilere dikkat çekip Obama'yı kutladığını; Rusya'da kutlamanın geç gönderilmesine rağmen Putin'in seçim sonucuna çok sevindiğini, İran'da da yetkililerin ülkenin nükleer programıyla ilgili tartışmalara diplomatik çözüm bulabilme ümidini ilişkilendirdikleri Obama'nın yeniden Başkan olmasını olumlu karşıladığını yazıyor. Guardian, taraf değiştirip muhaliflere katılan Suriyeli generallerden oluşan bir grubun liderinin, seçimin sona ermesiyle "Bu anı bekliyorduk. Şimdi icraat vakti, göreceksiniz" dediğini aktarıyor.

Financial Times da Obama'nın seçimi kazanmasını ana sayfasına taşıyor. Ama gazete, diğerinin aksine makalesini Obama'nın seçimi kazanmasının piyasaları olumsuz etkilediğini aktararak açıyor. Barack Obama'nın başkent Washington'a döner dönmez ABD ekonomisinin resesyona girmesini engelleme amacıyla Kongre'yle bütçe görüşmeleri yapmaya başladığını yazan Gazete, haberine şöyle devam ediyor: "Barack Obama'nın zaferinin bütçe tartışmalarını uzatacağından endişelenen yatırımcılar güvenli devlet tahvilini tercih edince hisse senetleri son üç ayın en düşük seviyesine geriledi."

Daily Telegraph gazetesi, yeniden Başkanlık koltuğuna oturacak Barack Obama'yı bekleyen sorunları sıralamış. Gazeteye göre, Obama'nın her şeyden önce harcama kesintileri ve vergi artışlarını engellemesi için iki ayı var. Telegraph Obama'nın ayrıca uzun süreli bir borç anlaşmasına varması; göçmenlik meselelerinde reform yapması; İran'ın nükleer programına eğilmesi, Euro bölgesindeki bir diğer finansal kriz konusunda gözlerini açık tutması, ve ABD'de bir milyon kişiye imalat sektöründe istihdam sağlayabilmek için Çin'i para birimini güçlendirmeye ikna etmesi gerekeceğini yazıyor.

Telegraph ayrıca, seçim sonuçlarıyla beraber Amerika'nın başka bir tür değişime tanık olduğuna dikkat çekiyor. Başkanlık seçiminde bazı eyaletlerde aynı zamanda belli konuların da referanduma sunulduğunu hatırlatan gazete, Colorado ve Washington eyaletlerinde seçmenlerin marihuanayı tıpkı alkol ve sigara gibi meşru yapma yönünde oy kullandığını; Maryland ve Maine'de de eşcinsel evliliğin referandumla yasallaştığını belirtiyor.

Çin'de 'lider değişimi'

Independent gazetesi, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki seçimin aksine, Çin'de lider değişiminin seçimle değil; kapalı kapılar ardında Komünist Parti'nin içinde müzakerelerle belli olduğunu belirtiyor. Gazete, Komünist Parti Kongresi'ne girilirken partinin üst düzey yönetiminin yeni 10 yıllık dönemde yolsuzluğu engellemeye eğileceğini söylediğini okuyucularıyla paylaşıyor.

Suriye – Türkiye – İngiltere üçgeni

Guardian gazetesinin dış haberler bölümünün manşetinde "Cameron, Suriye silah yasağının gözden geçirilmesini istiyor" yazıyor. Türkiye'nin Suriye sınırına Patriot füzelerinin yerleştirilmesini istediğine dikkat çeken makale şöyle: "İngiltere'nin, Barack Obama'nın yeniden seçilmesiyle Suriye'ye Avrupa Birliği tarafından uygulanan silah ambargosunun yeniden gözden geçirmesi, Beşar Esad'a karşı savaşan muhaliflerin silahlandırılmasıyla sonuçlanabilir. (…) Bölgede artan gerginliğin başka bir kanıtı, Türkiye'nin Suriye sınırına Patriot füzesi yerleştirilmesi için Nato'ya başvuracağını doğrulamasıyla geldi. Türkiye bu adımı, topraklarına füzelerin düşmesiyle attı. Bu adım, sınırda uçuş yasağı uygulanması veya güvenli bölge kurulması fikirleriyle de bağdaştırılabilir. Yine de İngiltere ve Türkiye'nin attığı adımlar, ikilinin, Obama'nın Suriye konusuna daha cesur yaklaşacağı ümidini yansıtıyor."

İngiltere – AB ilişkileri

Sayfalarının çok büyük bölümünü ABD seçimlerine adayan gazeteler, dış haberler sayfalarında başka bir konuya kısaca yer veriyor: İngiltere'nin Avrupa Birliği üyeliği.

Times gazetesi Alman Başbakanı Angela Merkel'in İngiltere ziyaretine Başbakan David Cameron'la Başbakanlıkta görüşerek başladığını yazıyor. Gazetenin haberi şöyle: "David Cameron'la AB bütçesi görüşmelerine başlarken Angela Merkel, Avrupa Birliği'nden çıkması durumunda arkadaşlarını ve etkisini kaybedeceği yönünde İngiltere'yi uyardı. Alman Başbakan, İngiltere'nin Avrupa Birliği'nde kalması için ne gerekiyorsa yapacağını söyledi. AB harcamaları konusunda farklı düşünen iki lider, ortak zemin arayışında."