8 Ekim 2012 Basın Özeti

Venezuela’da çekişmeli seçim

Guardian gazetesinin ilk sayfasında göze çarpan haberler arasında Venezuela seçimleri var.

Haberde, bu seçimlerin Chavez'in 1998'de seçilmesinden bu yana yaşanan 'en çekişmeli' seçim olduğu ve halkın sandıklara akın ettiği söyleniyor. Ancak her iki tarafın da birbirini huzursuzluk yaratmaya çalışmakla suçladığını aktaran gazete, böyle bir ihtimale karşı güvenlik güçlerinin otomatik silahlarla sokaklarda devriye gezdiğini ve her türlü hile iddiasına karşı oldukça gelişkin bir oy kullanma sisteminin geliştirildiğini söylüyor.

Katılımın daha önce görülmemiş kadar yüksek olduğunun vurgulandığı haberde Chavez'in desteğinin önceki yıllara kıyasla azaldığı ancak kamuoyu yoklamalarına göre az farkla da olsa yeniden seçilme ihtimalinin yüksek olduğu belirtilmiş.

Venezuela seçmeni için öncelikli konuların cinayet oranlarındaki ciddi artış, petrol zenginliğinin dağıtımı ve uzun süredir iktidarda olan Chavez'in sağlığı olduğu belirtilen haber şöyle devam ediyor: "Venezuela'nın dünyanın en büyük petrol rezervlerine sahip olduğu ve Chavez'in Latin Amerika'da solun yükselmesinde önemli bir figür olduğu düşünüldüğünde, bu seçimler küresel ekonomi, enerji ve bölgesel jeopolitik için büyük önem taşıyor".

Suriye – Türkiye gerilimi

Financial Times gazetesinde son günlerde giderek gerilen Türkiye ve Suriye ilişkilerine dair bir haber göze çarpıyor.

'Suriye saldırısı Erdoğan'ı ikilemde bırakıyor' başlıklı haberde beş gündür art arda devam eden karşılıklı top atışlarının Türkiye'yi açık uçlu bir çatışmaya sürüklediği belirtiliyor. Washington merkezli Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar merkezinden bir uzmanın görüşlerine yer verilen haberde "Erdoğan Suriye bataklığına giderek daha çok saplanma tehdidiyle karşı karşıya” deniyor.

ABD'nin Erdoğan'ın tampon bölge çağrısına direndiğini aktaran gazete şöyle devam ediyor: "Washington, İslamcıların eline düşmesinden çekindiği için, Suriye'deki isyancılara ağır silahlar gönderilmesine karşı. Bu kaygı, geçen ay Libya'da ve diğer ülkelerde ABD elçiliklerine yapılan saldırılarla daha da arttı".

Haberde ayrıca, Türkiye'nin bazıları tarafından isyancılara silah geçişine izin verdiği için eleştirildiği ancak hükümetin bu iddiaları reddettiği belirtilmiş.

Daily Telegraph gazetesi Suriye tarafından Akçakale’ye yapılan top atışlarının ardından Türkiye’den beş gündür art arda yapılan karşı saldırılara yer vermiş sayfalarında. Gazete, geçen hafta beş kişinin yaşamını yitirdiği saldırının ardından Türk hükümetinin her saldırıya karşılık vereceğini söylediğini ve öyle de yaptığını söylüyor.

Haber şöyle devam ediyor: “Yaşanan olaylar, Esad rejiminin kara ve hava saldırılarını sınırın 6 km ötesine kadar sınırlandıracağı sözünü tutmadığını gösterdi. Bu durum, Türkiye’nin yüzbinlerce mültecinin kaçmasına yol açan krize bir çözüm olarak gördüğü tampon bölge önerisinin gerçekleşmesini sağlayabilir. Ancak bu isyancı güçler için bir üs işlevi de görebilir”.

İsyancıların kent alanlarına kıyasla kırsal bölgelerde daha güçlü olduğunun söylendiği haberde isyancıların özellikle sınır bölgelerinde birçok yerin kontrolünü ele geçirdikleri belirtiliyor.

‘Türkiye yeniden ihtiyatlı politikasına geri dönmeli’

Times gazetesinde Türkiye’nin Kısa Tarihi adlı kitabın yazarı Norman Stone’un Türkiye Suriye ilişkilerine odaklanan yazısı göze çarpıyor.

İki ülke arasındaki ilişkilerin kısa bir tarihçesine yer verilen yazıda, Hatay’ın Türkiye’ye verilmesi ve Suriye’nin PKK’ya verdiği destek ile ilişkilerin gerildiği ve bunun yansımalarının bugün de görüldüğü belirtiliyor.

Türkiye’nin istikrarsızlığın hakim olduğu bir bölgede başarı ve istikrarın sembolü olduğunu söyleyen Stone, Başbakan Erdoğan’ın da çok büyük başarılara imza attığını söylüyor. Ancak Türkiye’de ortaya çıkan yeni Osmanlıcı bakış açısını eleştiren Stone, Türkiye’nin yüzünü doğuya dönmesinin yanlış olduğunu ve Suriye meselesinde yalnız kalacağını söylüyor. Hükümetin olağanüstü başarısının aşırı güvene dönüştüğünün belirtildiği yazıda Türkiye’nin yeniden Irak’ta olduğu gibi ihtiyatlı ve tereddütlü olması gerektiğini belirtiyor.

İngiltere’de 10 milyar sterlinlik kemer sıkma paketi

Financial Times gazetesinin ilk sayfasında İngiltere'de krize karşı alınan kemer sıkma önlemleri ile ilgili giderek artan endişelere yer verilmiş.

“Kemer sıkma 2018’e kadar sürecek” başlıklı haberde hükümetin 2015-2016 arasında bütçe açığını kapatma hedefini gerçekleştiremeyeceği ve ekonomik büyümedeki zayıflama devam ederse bunun hedefe 2017’de de ulaşılamayacağı uyarısı yapılıyor. Bağımsız bütçe sorumluluğu kurumunun tahminlerine dayanarak hazırlanan Financial Times raporuna göre artan borçlanma nedeniyle daha fazla kesinti ve vergi artırımı yapılmadan hükümetin ekonomik hedeflerini gerçekleştirmesi zor deniyor.

Daily Telegraph gazetesinin ilk sayfasında İngiltere hükümetinin devlet yardımlarında 10 milyar sterlinlik kesinti planının işsiz gençler üzerindeki etkisi irdeleniyor. Kesintiler kapsamında okulu bitiren gençler bir iş bulmadan konut yardımına başvurmalarının engellenmesi öngörülüyor.

Haberde ayrıca zenginler için vergi artırımı yapılmadığı sürece devlet yardımlarında kesintilere karşı çıkacağını söyleyen Liberal Demokratlar ve Muhafazakârlar arasında yeni bir gerginliğin çıkacağı vurgulanıyor. Muhafazakâr Partinin, Liberal Demokratların belli bir fiyat üzerindeki evler için verginin artırılması talebini reddettiğini aktaran gazete, ancak zenginlere yönelik bazı vergi artırımları olacağının haberini verdiklerini belirtiyor.

Muhafazakar Parti Kongresi

Daily Telegraph gazetesi ilk sayfasını Muhafazakar Parti kongresine ayırmış. Dikkat çeken haberlerden biri David Cameron’un koltuğuna geçebilecek isimlerden biri olarak gösterilen Londra Belediye Başkanı Boris Johnson’ın “orta sınıf çıkışı”. Orta sınıfın gündelik yaşamda birçok sıkıntı ile karşılaştığını söyleyen Johnson, özellikle konut piyasasına erişimlerinin güçlüğünden bahsediyor.

Kamuoyu yoklamalarına göre hükümetin desteğinin azaldığının belirtildiği haberde Johnson’un önemli bir seçmen grubu olan ve koalisyon hükümeti tarafından yeterince ön plana alınmayan orta sınıf vurgusunun öneminden bahsediliyor.

İngiltere ve Avrupa savunma sanayi ortaklığı

Times gazetesinin başyazısında İngiltere savunma sanayinin azalan bütçesi nedeniyle Avrupa Havacılık ve Uzay Savunma şirketi ile birleşmesi planlarına ve bunun ulusal güvenlik üzerindeki etkisine yer verilmiş. Yazıda, yapılan anlaşmada Avrupa Havacılık ve Uzay Savunma şirketinin Fransız ve Alman sahiplerinin ulusal güvenlik ve İngiltere’nin Pentagon ile ilişkileri gibi konulara dahil olmaması gerektiğinin belirtildiği vurgulanıyor. Ancak şirketin bu Avrupa devine dahil olmasının İngiltere ordusu ve savunma sanayi için bir kayıp olacağı belirtiliyor.

Pakistan’da eski kriketçi Khan’dan insansız uçak karşıtı protesto

Independent gazetesinin Dünya haberleri sayfasında Pakistanlı politikacı ve eski kriketçi İmran Khan’ın ABD’nin insansız uçaklarına karşı yaptığı protestoya yer veriliyor.

Binlerce destekçisinin katıldığı konvoy ile Pakistan’ın en tehlikeli yerlerine giden Khan’ın Pakistan’ın gelecek Başbakanı olmayı hedeflediği belirtiliyor. Haberde Khan’ın insansız uçak saldırılarının insan haklarına karşı olduğunu söylediği ve bu saldırılar devam ederse Pakistanlıların ABD tepkilerinin giderek büyüyeceğini söylediği aktarılıyor. Haberde ayrıca Khan’ın söyleminin temelden yoksun olduğuna dair eleştirilere de yer verilmiş.