76 milyonun içinde 1 milyon 700 bin gerçeği yansıtmıyor
Abone olEkonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Türkiye nüfusuyla vergi mükellefinin uygun olmadığını ifade ederek, “1 milyon 700 bin vergi mükellefi, 76 mil...
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Türkiye nüfusuyla vergi
mükellefinin uygun olmadığını ifade ederek, “1 milyon 700 bin vergi
mükellefi, 76 milyonluk bir ülkede gerçek vergi mükellefi sayısı
değildir. Sıkıntı var. Mükellef sayısı ne kadar artarsa, ödenen
verginin hesabı sorulursa Türkiye daha hızlı ve çabuk
kalkınacaktır” dedi.
Bakan Çağlayan, Mersin 2012 Yılı Vergi Rekortmenleri ve Başarılı
İhracatçılar Ödül Töreni’ne katıldı. Akdeniz İhracatçı
Birlikleri’nde yapılan törene; Bakan Çağlayan’ın yanı sıra, CHP
Mersin Milletvekili Vahap Seçer, Vali Yardımcısı Ayhan Bayhan,
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Şerafettin Aşut, Mersin
Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Jozef Atat,
Ticaret Borsası Başkanı Abdullah Özdemir, siyasi parti temsilcileri
ile rekortmenler katıldı. Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı
Şerafettin Aşut, Mersin Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan
Yardımcısı Jozef Atat ve Ticaret Borsası Başkanı Abdullah
Özdemir’in ardından konuşan Bakan Zafer Çağlayan, Mersin’in Türkiye
ekonomisinde son derece önemli bir yere sahip olduğunu söyledi.
Mersin’in vergi tahsil ve tahakkuk konusunda da başarılı bir il
olduğunu belirten Çağlayan, “Devletin 2 geliri vardır. Vergi
gelirleri ve özelleştirmeler. Devlet topladığı vergilerle
vatandaşına devlet olmayı, vatandaşına millet olmanın görevlerini
yerine getirecek çalışmalar yapar. Bir de borçluluğu artırarak
yapabilirsiniz. Seçim ekonomisi geliyor kesenin ağzı açılacak, bir
Pazar günü seçimi kurtarıp oy almak için devletin kesesinden
harcayacaklar diye korktuğumuz günler vardı. O günler geride kaldı.
Siyasetçi de bu işin ne olduğunu anladı, vatandaş da bu işin
sürdürülemez olduğunu anladı” diye konuştu.
“DÜNYANIN HİÇBİR ÜLKESİ EMEKLİSİNE 30-35 YIL BAKMAZ”
Artık kimsenin bu anlamda popülist demeçlere, beyanlara itibar
etmediğini vurgulayan Çağlayan, “Geçmişte bunların Türkiye’yi
nereye getirdiğini gördük. Bir Pazar seçimi kurtarmak adına kim ne
veriyorsa ben 5 fazlasını veririm diyerek sosyal güvenlik
sisteminin içinden çıkılmaz hale getirildi. 38 yaşında emeklilik
hakkına sahip olanların hepsi bu popülizmin peşinden gitti.
Dünyanın hiçbir ülkesi emeklisine 30-35 yıl bakmaz. Sürdürülemez
karşılayamayacağı bir durum. İşverenler işgücü faaliyetlerinden
şikayet ediyor. O verilen açığı milletçe hepimiz bunu kapamaya
çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
Kayıt dışılıkla mücadelenin devletin temel görevi olduğunun altını
çizen Çağlayan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Maliye Bakanlığı’nın
temel görevidir. Ancak bu konuda asıl sorumluluk bugün kendisini
vergi sistemi ile tanıştırmış, şirketini kayıt altına sokmuş,
vergisini ödeyenlerin aslında vergi ödemeyenlerle haksız rekabetle
karşılaştığını bilmeli. Devletin bir kaybı var ama asıl kayıp
sizin. Devletin her elemanını her firmanın başına dikmek mümkün
değil. Tüm meslek kuruluşlarının bir oto kontrol sistemi kurarak
ihbar etmeniz gerekiyor. Öbür türlü topu taca atarız. Devlet daha
fazla vergi almak zorunda. Bugün Avrupa ülkelerinin karşılaştığı
sürdürülemez duruma gelecek vergisini alamazsa. Enflasyon niye
bugün tek haneye düştü. Dünya krizinden yara, darbe almadan
ekonomisini rahat şekilde getirdik. Bizi sağlam tutan şey
bütçemizin denkliği ve kamu borçlarının milli gelire oranının
Avrupa ülkelerinden daha düşük olmasıdır.”
“İLK 6 AYDAKİ TÜRKİYE’NİN BÜYÜMESİ BENİ TATMİN ETMEDİ”
Kendisinin her zaman büyümeden yana olduğuna dikkat çeken Çağlayan,
“Gaza basmadan yanayım. İlk 6 aydaki Türkiye’nin büyümesi beni
tatmin etmiyor. Her yıl ortalama yüzde 5 büyümesi gereken bir
ülkeyiz hedeflere ulaşmak için. Türkiye olarak büyüme hedefimizi bu
yıl 3.6 koyduk. Türkiye ihracat rekorları kırıyor. Bizim hedefleri
yakalamamızda ihracat rakamlarına bağlı değil miktarı da
artırmalıyız. 90 milyon tonu 270 milyon tona çıkaramayız.
Almanya’nın yaptığı gibi ihracat birim kilo fiyatlarımızı
yükseltmekten geçer. 3.58 dolar ihracat yaptığımızda 2023’ten önce
500 milyar dolara ulaşırız. Bunun için Bakanlığın tüm kanalları
açık. Destekler az ya da çok var. İhracatın kilogram fiyatının
artması üretimin birim fiyatının artmasına bağlı. Bu da Arge’den
geçer” ifadelerini kullandı.
Türkiye nüfusuyla vergi mükellefi sayısının uygun olmadığına vurgu
yapan Çağlayan, “1 milyon 700 bin vergi mükellefi 76 milyonluk bir
ülkede gerçek vergi mükellefi sayısı değildir. Sıkıntı var.
Sistemin mutlaka kayıt altına girmesini sağlayacak mekanizmada
tedbirler yoğun şekilde alınıyor. Mükellef sayısı ne kadar artarsa
ödenen verginin hesabı sorulursa Türkiye daha hızlı ve çabuk
kalkınacak. Amerikalılar 2 şeye çare bulamadık diyor. “Ölüme ve
kaçak vergiye”. Bugün dünyanın en büyük ekonomisi ABD’de vergi suçu
asla affedilmez” dedi.
Konuşmaların ardından Çağlayan, Mersin’de 2012 yılında en çok vergi
veren kurumlara, gelir vergisi rekortmenlerine, vergi türlerinde
toplamda en çok vergi ödeyen firmalara ve ihracat rekortmenlerine
plaket verdi. Kurumlar vergisinde ilk sırayı Mersin Uluslararası
Liman İşletmeciliği A.Ş., gelir vergisinde Mehmet Hanefi Küçük,
vergi türleri toplamında en fazla vergi ödeyen firma MIP birinci
olurken, en çok ihracat yapan firmada Durum Gıda Sanayi Ticaret
A.Ş. oldu.