7 milyon orman köylüsüne müjde

Orman-Köy İlişkileri (ORKÖY) Genel Müdürü Prof. Dr. Mustafa Kemal Yalınkılıç, Türkiye’de 21 bin orman köyünde yaşayan 7 milyon orman köylüsünü havza esaslı kırsal kalkınma ve dönüşüm projeleri ile fakirlikten kurtarmayı planladıklarını söyledi.

Aynı zamanda Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Orman Fakültesi eski öğretim üyesi olan ve bir süre önce Milli Parklar Genel Müdürlüğü’nden ORKÖY Genel Müdürlüğü’ne atanan Prof. Dr. Nevzat Yalınkılıç, Trabzon’da bir dizi gezi ve incelemelerde bulundu.

Havza Esaslı Orman Köylüsü Kırsal Kalkınma ve Dönüşüm Projeleri ile orman köylüsünü harekete geçireceklerini belirten ORKÖY Genel Müdürü Prof. Dr. M. Kemal Yalınkılıç, 17 yıl çalıştığı KTÜ Orman Fakültesi’nde stratejik planları ile ilgili öğretim üyeleri ile fikir alışverişinde bulundu.

Almanya’da yalnız 8 olan endemik bitki türlerinin Türkiye’de 3 bin 500 olduğunu kaydeden Yalınkılıç, orman köylüsünün fakir bekçi konumunda olduğunu belirtti. 21 bin orman köyünde yaşayan 7 milyon orman köylüsünü Havsa Esaslı Kırsal Kalkınma ve Dönüşüm Projeleri ile fakirlikten kurtaracaklarını vurgulayan Yalınkılıç, “Bu amaçla Türkiye’de 7 havza seçiyoruz. Bu havzalardan biri de Trabzon’da olacak. Geçmişteki deneyim ve tecrübeleri, esnaf kültürü ile Hamsiköy Havzası’nı pilot bölge olarak seçmeyi planlıyoruz. Burada üniversite ile işbirliği ile master plan hazırlayıp sonuçları gördükten sonra diğer orman havzalarında da uygulayacağız” dedi.

“KÖY PANSİYONCULUĞUNU YAYGINLAŞTIRACAĞIZ”

Ekolojik turizm ve eko tarıma büyük önem verdiklerini kaydeden Prof. Dr. M. Kemal Yalınkılıç, “Bütün dinamiklerimizi birleştireceğiz. Türkiye’de 200 adet ekolojik havza var. Her orman fakültesine bir havza vererek, kalkınma planı hazırlayacağız” şeklinde konuştu.

ORKÖY Genel Müdürlüğü’nün sosyal ve ekonomik kredilerle orman köylüsüne kredi veren tek genel müdürlük olduğunu hatırlatan Yalınkılıç, “Süt, besi sığırcılığı, süt koyuncuğu, kültür mantarcılığı, bağcılık, seracılık, meyvecilik kredileri ile orman köylülerine destekliyoruz. Bu krediler ilk yıl ödemesiz, bazıları faizsiz 3 ile 7 yılda geri alıyoruz” diye konuştu.

Prof. Dr. Yalınkılıç, günümüze kadar ve halen, fosil yakıtların en temel enerji üretim kaynaklarından olduğunu belirterek “Gerek bunların rezervlerinin tükenmekte oluşu ve sürekli artan fiyatları, gerekse kullanımından kaynaklanan çevre sorunları, yeni ve temiz enerji kaynakları arayışını hızlandırmıştır.

Güneş enerjisi, güneşten gelen ve hiçbir işletme masrafı olmayan bir enerji kaynağıdır. Tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’ye de, kapladığı yeryüzü alanının büyüklüğüne göre güneş ışınımı gelmektedir. Güneş enerjisi ile su ısıtmanın Türkiye ekonomisine katkısı sadece yılda 120 Milyon ABD doları olmakla birlikte, yılda ortalama olarak Türkiye’nin kapladığı alan üzerine gelen güneş enerjisinin petrol değerinin parasal karşılığı 20–30 Milyar ABD doları civarındadır.

Orman köyündeki bir ailenin yıllık odun tüketimi 35 ster olup, bunun 8 steri banyo, çamaşır ve bulaşık suyu ısıtmada kullanılmaktadır. Bu tüketimi önlemek için Güneş Enerjisi ile Su Isıtma Sistemi kredisi verilmektedir” ifadelerini kullandı.
KTÜ Rektörü Prof. Dr. İbrahim Özen’i makamında ziyaret eden Genel Müdür Yalınkılıç, daha sonra beraberindeki heyetle Hamsiköy havzasında incelemelerde bulundu.