66 ay için Bakan'dan ültimatom
Abone olMilli Eğitim Bakanı, makul gerekçe sunamayan ailelerin çocuklarını okula almakta kararlı olduklarını aksi takdirde yaptırım uygulanacağını söyledi
CNN Türk'te Eğrisi Doğrusu programında soruları yanıtlayan Milli
Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, "11 ilde altyapı sorunlarını
çözmekte başarısız olduklarını" söyledi.
"11 İLİMİZDE CİDDİ EKSİK VAR"
"Türkiye’de 11 ilimizde maalesef eğitimle ilgili çok ciddi
altyapı eksikliği var, sınıflar 45 kişilik" diyen Dinçer,
şunları kaydetti:
"71 ilimizde biz sınıf başına yaklaşık 25 ila 32 arasında öğrenciye sahibiz. Ama 11 ilimiz var ki İstanbul, Ankara, Bursa, İzmir, Adana, Mersin, Urfa, Diyarbakır, Batman, Bayburt ve bir ilimiz daha, Gaziantep. Bu 11 ilimiz özellikle bir iki tanesini çıkarırsanız hepsi çok ciddi göç alan illerimiz ve maalesef orada her yıl daha fazla derslik yapıyor olmamıza rağmen göç sebebiyle ve yeni doğumlar sebebiyle altyapı sorunlarını çözmekte henüz başarılı olamadık. Önümüzdeki 3-4 yıllık süre içerisinde ciddi bir mesafe kat edeceğiz, çünkü artık hem göç oranlarında, hem de genç nüfusun oranlarında sayıca çok ciddi artışlar yok. Belirli oranda 2017’ye kadar devam ediyor. Bu açıdan bakıldığında bir iyileşme olacak."
RAPOR MESELESİ
"Rapor alma tartışmalarının ardında ideolojik tavırlar var.
Bize makul, geçerli neden getiremeyen ailelerin çocuklarını okula
alacağız, bu konuda kararlıyız" diyen Dinçer, şöyle devam etti:
"Rapor meselesi şu anda çok tartışılıyor olmakla birlikte daha
önceden de var olan bir düzenlemeydi. 72 aylık çocuklar için de,
şayet çocukların okula gitmeleriyle ilgili problemleri varsa veya
fiziki ve zihni durumları müsait değilse rapor almalarını biz
öngörüyorduk ve o rapora sahip olanların da eğitimini 1 yıl tehir
ediyorduk. Bu istisnai bir uygulamadır ve var olan uygulamanın
devamı şeklindedir. Okula başlamayla ilgili ay olarak erkene çekme
söz konusu olduğunda, sanıyorum o madde daha çok dikkati çeker hale
geldi. Ben önümüzdeki yıl bu kadar bu meselenin tartışılacağını
zannetmiyorum"
Dinçer, ailelerin makul ve geçerli bir gerekçesi yoksa
yönetmelikte öngörülen para cezasının uygulanacağını belirtti.
KILIK KIYAFET
Dinçer, çok istemelerine karşın kılık kıyafet yönetmeliğini henüz
değiştirmediklerini belirterek, "Gönlüm istiyordu ki
değiştirelim, ama vaktimiz de olmadı. Bunu tartışacak, konuşacak
fırsatımız da bulunmadı. Ama bütün bunlara rağmen, çocuklara saçı
uzun diye, elbisesi böyle diye, kravatını şöyle bağladı diye
hakaret etmelerini, aşağılamalarını hiçbir suretle insani
bulmuyorum. Çocuklarımızı saçı sebebiyle göndermelerini, kravatı
sebebiyle, giydiği elbise sebebiyle, elbisesinin rengi sebebiyle
geri çevirmelerini hiçbir zaman doğru bulmuyorum; hiçbir çocuğumuz
bu aşağılanmayı hak etmez. Bu açıdan söylüyorum ki, çocuklarımıza
müsamaha gösterin. Saçı temiz olduğu, elbisesi temiz olduğu
müddetçe, ahlaka, adaba ve sınıfın düzenini bozacak herhangi bir
sonuç doğurmayacak türden olduğu müddetçe çocuklarımıza lütfen
karışmasınlar. Bizim yapacağımız şey çocuklarımıza, kendi
kendilerine öğrenebilecekleri fırsatları vermek, onlara sahip
olacakları bilgileri kazandırmak olmalı" diye konuştu.
KURAN DERSİ
Kuran-ı Kerim dersini İngilizce öğretimde olduğu gibi 8 basamaklı
yapılacağını kaydeden Dinçer, "Sadece Elif Ba
öğretilmeyecek. Peygamber efendimizi toplum içindeki bir fert gibi
anlatacağız" dedi.
Dinçer, bu derslerde abdest ve örtünmenin zorunlu olmadığını belirtti.
"ÖĞRETMENLER AFFETSİN"
Dinçer, öğretmen atamaları ve tayin durumuyla ilgili sorulara da şu
yanıtları verdi:
- Hedef, ücretli öğretmen yerine kadrolu öğretmen. Şubatta atama yok. Özür grubu konusunu çözebileceğim kadar çözeceğim, çözemezsem öğretmenler affetsin.
- Bu sene 156 bin yer değiştirme talebi var. 156 bin öğretmenden toplam özür talebi 50 bin civarında. 24 bin eş durumu talebiyse bunların hepsini nereye taşıyabilirim? 3-4 yıl önce kadro doluluk oranı yüzde 55 oranındaydı. Nimet Hanım dönemi ve benim dönemimde alınanlarla yüzde 86 oldu. Dolu kadroya öğretmen taşıyabilir miyim? Talep kontrolsüz şekilde artıyor. Büyük bir çıkmaza girdik. Eğer tüm kadrolarımızı doldurursak bu kez eş ataması bekleyen öğretmen sorunuyla karşı karşıya kalacağız. Geçen yıl 5. sınıfı okutan öğretmenler bu yıl 1. sınıftan başlayacak. 17 bin sınıf öğretmeni norm fazlamız var. Onları mağdur etmemek için özür ataması yapamadık.
BİR ÖĞRETMENİN YILLIK MALİYETİ 36 BİN LİRA
7 bin asker eşi yer değiştirmek istiyor. Genel çıkarları özel
çıkarlara feda edemeyiz. Eş ataması yapamayacaklarımızın durumunu
tekrar gözden geçireceğiz. Bir tercih yapmak zorundayız. Bir
öğretmenimizin maliyeti 3 bin lira, yıllık maliyeti 36 bin lira
buna katlanmak zorunda mıyız? Biz bu norm fazlası öğretmenleri bir
kenarda mı tutmalıyız, Anadolu'nun değişik yerlerinde mi
görevlendirmeliyiz...