6 Yıllık mantı davası
Abone ol5 Yıldızlı bir otelde mantı yedikten sonra ölen genç kızın ailesi geciken adalete isyan etti
Gaziantep"te, 25 Ağustos 1999"da 5 yıldızlı bir otelin kafeteryasında mantı yedikten sonra zehirlenerek ölen 20 yaşındaki Arzu Güçyetmez"in ailesi, olaydan bir yıl sonra otel yönetimi aleyhinde açtıkları 80 bin YTL"lik tazminat davasının 6 yıldır bitmemesini eleştirip, artık sona erdirilmesini istedi.
Türk Hava Yolları"nın Gaziantep Bürosu"nda bilet satış bölümünde gişe görevlisi olarak çalışan Arzu Güçyetmez, 7 yıl önce 3 arkadaşıyla birlikte öğle yemeği için işyerine 100 metre uzaklıktaki 5 yıldızlı Tuğcan Otel"e gidip, otel bünyesindeki Rock Cafe"de mantı yedi.
Yemeğin sonrası döndüğü işyerinde fenalaşan Güçyetmez, önce SSK Hastanesine, ardından Konukoğlu Tıp Merkezi"ne götürüldü, durumu düzelmeyince 1 Eylül 1999"da Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi"ne sevk edildi, bu hastanede bir gün sonra yaşamını yitirdi. Yemeğe fare zehri katılmış olabileceği üzerinde durulurken, yapılan otopside Güçyetmez"in mantı içerisine atılan arsenik maddesinden zehirlendiği ortaya çıktı. Arzu Güçyetmez ile birlikte yedikleri mantıdan zehirlenen 2 arkadaşının yanı sıra, aynı mantıdan yiyerek zehirlenen otelin sahibi İbrahim Tuğsuz"un da aralarında bulunduğu toplam 12 kişi de değişik hastanelerde tedavi edildi.
15 ZANLI DA SERBEST KALDI
Mantıdan bir kişinin ölümü, 12 kişinin zehirlenmesini soruşturan Cumhuriyet Savcısı, otelde görevli ve sorumlu 15 kişi hakkında "Tedbirsizlik ve dikkatsizlik ile ölüme neden olmak" suçundan kamu davası açtı. İddianameyi hazırlayan Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Üsgüloğlu, otel görevlilerinin gerekli dikkat ve itinayi göstermeden, sağlık şartlarına uygun hareket etmeyerek kusurlu hareket ettikleri, ölüm ve yaralanma olayında sorumlu oldukları için eski TCK"nın 455/2 maddesine göre cezalandırılmalarını talep etti.
Bu arada, Arzu"nun ailesi de, otel sahibi İbrahim Tuğsuz ve otel yönetimi hakkında Gaziantep 2"nci Asliye Hukuk Mahkemesi"nde 80 bin YTL manevi tazminat davası açtı. Bu dava henüz sonuçlanmadı.
Gaziantep 3"üncü Ağır Ceza Mahkemesi"ndeki ceza davasında 30 Aralık 2003"te karar verildi. Mahkeme heyeti, "Dosya kapsamıyla sanıkların atılı suçu işledikleri hususunda iddia dışında mahkumiyetleri için yeterli kuşkudan uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden atılı suçtan tüm sanıkların ayrı ayrı beraatlerine" hükmü ile davayı karara bağlayıp, tutuksuz yargılanan 15 kişinin beraatını kararlaştırdı. Yerel mahkemenin bu kararını Yargıtay 27 Ekim 2005"te onadı.
3 YIL SONRA MEZARI AÇILMIŞTI
Arzu Güçyetmez"in mezarı ölümünden 3 yıl sonra 8 Nisan 2002"de açılarak kesin ölüm raporunun çıkarılması amacıyla numune alınmış, Adli Tıp Kurumu Başkanlığı"nca TÜBİTAK Ankara Test ve Analiz Laboratuvarı"na gönderilmişti. Burada yapılan incelemede de Güçyetmez"in ölüm nedeni arsenik zehirlenmesi ve komplikasyonları olarak açıklanmıştı.
PSİKOLOJİMİZ BOZULDU
7 yıl önce yaşanan olayın ardından 100"ün üzerinde duruşmaya girdiğini söyleyip, tazminat davasının henüz sonuçlandırılmamasından yakınan Mithatpaşa Mahallesi Muhtarı baba 51 yaşındaki Metin Güçyetmez, 7 yıl çok uzun bir süre. Kanunlarda eksiklik mi var bilemiyorum ama bu kadar uzun sürmesi çok kötü. Bugüne kadar 100 civarında duruşmaya girdim. Her duruşmada psikolojimiz bozuluyor. Biran önce lehte veya aleyhte sonuçlandırsınlar dedi.
Ceza davasının geçen yıl sonuçlandığını, ancak, sorumlunun bulunmadığından da yakınan baba Güçyetmez, şunları söyledi:
Açtığımız tazminat davası gel-git, eksik evrak denilerek sürekli erteleniyor. Böyle giderse 8-9 yıl daha sürecek. Bir an önce davayı sonuçlandırmalarını ve acımıza son vermelerini istiyoruz. Çünkü mahkemede kızımızın ismini duyup, resmini gördükçe psikolojimiz bozuluyor. Adalete güvenmek istiyoruz ama adalet yavaş çalışıyor. Biz acımızı unutmak istedikçe adalet hep acımızı tazeledi. Kızımın öldükten iki yıl sonra tekrar mezarı açıldı. Bir yerlerde bir aksaklık oluyor, ama ateş düştüğü yeri yakıyor. En azından suçlu yoksa bir sorumlu bulunsun diyorduk. Biz bu davamızın maddi yönünü düşünmüyoruz, sadece bunun bir sorumlusu çıksın istiyorum. İnsan sağlığı bu kadar ucuz olmamalı. Benim kızım üniversiteye gidip öğretmen olmak istiyordu. Arzu"nun ardından aile olarak tadımız kalmadı. Her gün onunla yatıp, onunla kalkıyoruz. Artık kızımızın mezarında rahat etmesi için bu dava sonuçlansın.
KIZIM GELİN OLUYOR
5 çocuk annesi Arzu"nun 46 yaşındaki annesi Ayşe Fatma Güçyetmez ise, kızının ölümünün ardından yaşadıklarını gözyaşları içerisinde şöyle anlattı:
Benim kızım okuyacak ve öğretmen olacaktı. Şimdi yaşasa çok güzel günler görecekti. Belki evlenecek ve bebekleri olacaktı. O benim ciğerim, öldüğünden beri onu hep arıyorum. Her gün rüyama giriyor, ağlayarak uyanıyorum. Rüyada "Ben ölmedim anne ne olur ağlama, kendine iyi bak" diyor. Onu beyaz gelinlikler içerisinde düğününde görüyorum, ama uyandığımda ise yanımda olmuyor. Artık rahat etmek için bu dava sonuçlansın, kızım ve biz rahat edelim."