6 Temmuz 2012 Basın Özeti

“Ahlak ve stratejik menfaat arasında nasıl denge sağlanır?” başlığı altında Economist dergisi, konu Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad olunca bu sorunun Türk Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun aklını kurcaladığını yazıyor.

Dergi, 35 bin Suriyeli mülteciye kapıları açak; Suriye Ulusal Konseyi’nin kurulmasına liderlik ederek, Özgür Suriye Ordusu’na sığınak sağlayarak, ve gizlice askeri müdahale için Amerika’da lobi faaliyetleri yürüterek hiçbir ülkenin Esad’ı devirmek için Türkiye kadar çalışmadığının kanıtlandığını belirtiyor.

“Pek çok Türk, eski bir Osmanlı alanında masum insanların kanının dökülmesine seyirci kalınamayacağına inanıyor” diyen Economist “Peki Türkiye saldırmaya mı hazırlanıyor?” sorusuna şu cevabı veriyor:

“[Türkiye’nin] tek başına savaşa gidebileceğine inanan kişi sayısı çok az. Kamuoyu araştırmaları çoğu Türkün savaşa karşı olduğunu ortaya koyuyor. Pek çok insan, şimdi 28. yılına giren PKK ile mücadele devam ederken başka bir yerde askeri maceraların düşünülmemesi gerektiğine inanıyor.”

Esad'a büyük darbe

Guardian gazetesi Dünya’dan Haberler bölümünün manşetinden duyurduğu haberde Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın yakın çevresinde olan Cumhuriyet Muhafızları Generali Manaf Tlass'ın 3 gün önce Türkiye'ye kaçtığını yazıyor.

Gazete, Tlass’ın kuvvetli bir Sünni aileden geldiğini; uzun süre Savunma Bakanlığı yapmış Mustafa Tlass’ın oğlu olduğunu, ama son zamanlarda sivilleri tehlikeye atmak istemeyip muhalif konumlara saldırmayı reddetmesinden dolayı gözden düştüğünü belirtiyor.

Guardian’daki haberin devamı şöyle: “Rejimdeki ana ailelerden birini temsil eden bu kadar üst konumda bir kişinin kaçması Esad’a büyük bir darbe olacağı gibi daha düşük rütbeli Sünni askerlerin de kaçıp taraf değiştirmesine yol açabilir. Bu da askeri birimleri zayıflatsa da Suriye’deki çatışmaların mezhepsel yönünü körükleyecektir. Türkiye iki Suriyeli generalin kendilerine sığındığını söylediyse de ‘ailelerinin güvenliğini’ neden göstererek kişilerin isimlerini açıklamadı.”

Ekonomi endişeleri

Financial Times gazetesi ana sayfasında İngiltere Merkez Bankası’nın Çin ve Avrupa’daki merkez bankalarının para politikalarını gevşetmesiyle 50 milyar sterlin nakit parayı piyasaya süreceğini yazıyor. Gazete, zaten beklenen bu gelişmenin Merkez Bankası’nın Euro bölgesindeki gelişmelerin hali hazırda çift dipli durgunluk yaşayan İngiliz ekonomisine olası etkilerinden endişe ettiğini gösterdiğini açıklıyor.

Financial Times ayrıca Para Politikası Komitesi’nin “Euro bölgesinde artan mali engellerin teşvik olmadan enflasyonun hedeflenen seviyenin altına düşmesi” anlamına geleceğini söylediğini belirtiyor. Gazete buna ek olarak finans çevrelerinde İngiltere ekonomisinin bir süreliğine yavaş büyüyeceğine alışılması gerektiği korkusunun hâkim olduğunu yazıyor.

Financial Times, bir başka makalede Çin’in faiz oranlarını düşürmesinin yaşadıkları kredi patlamasının gerçek masraflarıyla yüzleşmeye çalışırken yavaşlayan piyasaları bu sefer canlandırmayacağını yazıyor. Gazete, Çin’in 4 yıl önce faiz oranlarını düşürmesiyle piyasalarda talebin arttığını; bu sefer ise aralarında Türkiye’nin de bulunduğu gelişen ekonomilerin daha sıkışık bir durumda olduğunu aktarıyor. Financial Times, Nisan ayında özel sektör kredi büyümesinde gelişen ekonomiler arasında Türkiye’nin yıllık %26,7 oranlık artışla başı çektiğini belirtiyor.

Haber şöyle devam ediyor: “Kredi büyümesi devletin altyapı inşa etmesi, şirketlerin fabrika kurması, ailelerin de ev almasına yardımcı olduğundan büyük bir teşvik unsuru olabilir. Ama kredi büyüme oranlarının büyük önemi var. Bu oranların bir anda çok yükselmesi genellikle verimsiz yatırımlara yol açan gevşek denetimlere bağlanıyor.”

Olimpiyatlar öncesi polis operasyonu

Londra polisinin terörist saldırı planlarının yapıldığı düşünülen iki eve baskın yapması pek çok gazeteden aktarılıyor. Independent Gazetesi, Olimpiyatların yapılacağı bölgeye yakın bir eve yapılan baskında, biri eski polis memuru üç kardeşin; batı Londra’daki başka bir eve yapılan baskında da aralarında Müslümanlığa geçiş yapan bir İngiliz’in de bulunduğu 3 kişinin gözaltına alındığını yazıyor.

Gazete, polisin zanlıların Olimpiyatlar sırasında saldırı yapmayı planlamadığını, baskın yapılan evin Olimpiyatların yapılacağı bölgeye yakın olmasının da şüphelendikleri terörist faaliyetlerle alakası olmadığını belirttiğini aktarıyor.

Kadın hakları

Independent Gazetesi, “Türk toplumunda laik ve dindar kesim arasında tansiyonun yükseldiğine inanıldığı sırada” bir televizyon programında Sibel Üresin’in çift eşliliği savunmasıyla insanların şoka uğradığını yazıyor. Gazete bazı araştırmalara dayanarak Türkiye’de 200 bin kadının çokeşli evliliklerde olduğunun tahmin edildiğini okuyucularıyla paylaşıyor.

Bu sırada Guardian gazetesi, İrlanda’nın ilk kadın Cumhurbaşkanı Mary Robinson’ın dünyadaki liderlerin üreme haklarını savunamamasından dolayı kadın haklarının son 20 yılın en büyük tehditleriyle karşı karşıya olduğunu söylediğini yazıyor.

Gazete, Robinson’ın yorumunu dünyanın dört bir köşesinde dini muhafazakârların aile planlamasına verilen desteği baltalamaya çalıştığı sırada yaptığını söylüyor.

Guardian ayrıca geçen ay Rio de Janeiro’da yapılan Rio+20 Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Konferansı’nın sonunda imzalanan anlaşmadan Vatikan ve bazı ülkelerin muhalefetinden dolayı üreme haklarının çıkarıldığını hatırlatıyor.