6 milyon Türk bankaya gitmiyor
Abone olSon yapılan araştırmaya göre, Türkiye'de bankacılık hizmetlerinden yararlanamayan 6 milyon kişi bulunuyor.
Yönetim danışmanlık şirketi The Boston Consulting Group'un (BCG)
yaptığı bankacılık araştırmasına göre, Türkiye'de bankacılık
hizmetlerinden yararlanamayan 6 milyon kişi bulunuyor.
BCG bankacılık araştırmasına göre, dünyada son 2 yıldır yaşanmakta
olan finansal dalgalanmanın küresel bankacılık sektöründe yarattığı
önemli etkilerden biri şube ağları üzerinde gerçekleşti. Krizin
etkisiyle Avrupa'nın gelişmiş bankacılık sistemleri ile ABD'deki
bankalar şube kapatıp, eleman azaltımına gittiler.
Araştırma, bankacılığın ''yeni normali''nde şubelerin öneminin
azalmayacağı, aksine krizin de etkileriyle dünyada ortaya çıkan
güven probleminin müşterilerin güvenilirlik, kalıcılık ve birebir
iletişim ihtiyaçlarını perçinlediğini ortaya koyuyor.
Düşük faiz marjları ve rekabet göz önüne alındığında, değişen
düzende bankaların şube ağlarını farklı bir şekilde yönetmek
durumunda kalacaklarını vurgulayan araştırmaya göre, bankaların
dikkat etmesi gereken 6 temel konu arasında, şubenin rolünün
önemsenmesi, şube ağının ve şube yapılanmasının gözden geçirilmesi,
şube ağının maliyet yapısının gözden geçirilmesi ancak ilk adım
olan segmentasyonun atlanmaması, müşterinin şube tecrübesinden
tatmin olmasının sağlanması, satış verimliliğinin yeniden
canlandırılması, kriz sonrası hizmet modelinin netleştirilmesi yer
alıyor.
6 ANA ADIMIN TÜRKİYE'YE YANSIMALARI
BCG İstanbul Ofisi Yönetici Ortağı Burak Tansan'a göre Türk
bankacılık sistemi küresel krizden olumsuz olarak etkilenmeden
çıkmayı başardı.
Tansan, şunları kaydetti:
''Burada güçlü sermaye yeterlilik oranları, 2001 krizinin
ülkemize kattığı bir sigorta olarak, bankacılık sistemini korudu.
Ayrıca ''toxic asset'' denilen karmaşık yatırım araçları da
ülkemizde bulunmadığından Türk bankacılık sistemi krizi sadece
artmakta olan ancak sektördeki gelişmiş risk yönetim becerisi
nedeniyle çok yüksek seviyelere çıkmayan takipteki kredi oranları
ile atlattı.''
Ancak önümüzdeki dönem dinamikleri ve ülke bankacılığındaki
trendlerin, küresel alanda BCG'nin belirlemiş olduğu 6 konunun Türk
bankaları için de ciddi anlamda değerlendirilmesi gerektiğini
ortaya koyduğuna işaret eden Burak Tansan, BCG'nin global
çalışmasının Türkiye perspektifinden değerlendirilmesi sonrasında
Türkiye'deki bankalar için ilginç mesajlar çıktığını vurguladı.
Tansan, bu mesajlara ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:
''Türk bankacılık sistemi henüz doygunluktan çok uzak. Türk
bankacılık sistemi büyüklüğünün ülke ekonomisine oranı da
Avrupa'nın yaklaşık üçte biri civarında. Türkiye'deki mevduat ve
kredilerin toplamı GSMH'nın yüzde 72'sine denk gelirken Avrupa'da
bu oran yüzde 227 civarında. Türkiye'de 15 yaşından büyük nüfusun
sadece yüzde 49'unun bankacılık ilişkisi var; bu oran Avrupa'da
yüzde 100.
“TÜRKLER ŞUBEYİ SEVİYOR''
Şube ağları, bankacılık hizmetlerinin yaygınlaşmasında çok önemli
bir rol oynuyor. BCG araştırmalarına göre Türk halkı halen
şubelerde bankacılık yapmayı tercih ediyor. Alternatif kanallar
gelişse de Türk bankacılık müşterileri ''şubeyi seviyor''.
Türkiye'de bankacılık sektöründe şube penetrasyonu da hala çok
düşük seviyelerde. Bu nedenle şube ağlarının hızlı bir şekilde
genişlemesi sürpriz olmamalı. Türkiye'de sektördeki toplam şube
sayısının nüfusa oranı Avrupa ortalamasının yaklaşık beşte biri
seviyesinde seyrediyor. Avrupa Birliği ortalamasında 1 milyon
nüfusa 571 şube düşerken, Türkiye'de aynı nüfusa sadece 108 şube
düşüyor.
Türk bankaları şube ağlarını oldukça iyi ve verimli yönetiyorlar.
Kısıtlı şube sayısı ile Avrupa'nın lider bankalarının benzer
ülkelerde yaptıkları iş hacimlerini Türkiye'de yakalayan bankalar
var. Ancak bunun temel sebepleri belli Türk bankalarının şube
ağlarını etkin yönetmesinin yanı sıra, Türkiye'de müşterilerin ve
kaynakların diğer ülkelere göre çok daha yüksek bir şekilde üç
büyük ilde yoğunlaşması ve bunun da şube ağlarında odaklanmayı daha
mümkün kılması yatıyor.''
Burak Tansan, Türkiye'de 6 milyon hane halkının halen herhangi bir
bankacılık hizmeti almadığını, bu rakamın birçok gelişmiş ülkenin
nüfus toplamından fazla olduğunu ifade ederek, bu bağlamda
bankaların şubeleşmesinin çok önemli olduğunu ancak her şubenin
doğal olarak ekonomik anlamda karlı olmadığını vurguladı.
Tansan, ''Türk bankacılık sistemi için hem şube ağının genişlemesi
hem de bunun verimli yapılması çok önemli bir konu başlığı. BCG
olarak gelecek için beklentimiz bankalarımızın hem şubeleşmeyi hem
de şubelerindeki verimliliği artırması yönünde'' dedi.