50 km ile bu hale geldi
Abone olVolvo, her bir modelin çarpışma testleri için 150 civarında otomobili kullanıp hurdaya ayırıyor.
Bu testlerde araç içine yerleştirilen dummy (manken)ler
kanalıyla sürücü ve yolculara gelebilecek hasarlar tespit edilip
ona göre önlemler alınıyor. Her biri 30 bin dolar (yaklaşık 41
milyar lira) eden dummy’ler bu testlerin ‘gizli kahramanları.’
Volvo’nun Ford tarafından alınmasından sonra burada diğer Ford
markaları Jaguar, Aston Martin, Land Rover modellerinin de testleri
yapılıyor. Güvenlik Merkezi’nin Direktörü Ingrid Skogsmo, yollarda
yaşanabilecek her türlü gerçekleri çarpışma testi laboratuvarına
taşıyabildiklerini belirtiyor. Güvenlik Merkezi’nin çarpışma testi
ya da orijinal adıyla ‘crash test’lerinin yapıldığı labaratuar 200
metreye yakın bir uzunlukta olmasına rağmen döndürülebilen bir
yapıya sahip. Bu da araçların yandan, kafa kafaya, yaya, kaya,
beton bariyer, kamyon gibi farklı testlere tabi tutulabilmesine
imkan veriyor. Her çarpışma testi saniyede 3000 kare çekebilen
kameralar ile bütün açılardan kaydediliyor. Güvenlik Merkezi’nde
ayrıca Volvo’nun koltuk güvenliğinden, çarpışmada ortaya çıkan
ivmeye kadar farklı durumları tespit etmeye yarayan ekipmanlar da
bir showroom’da gösteriliyor. Bir de teorik olarak güvenlik
derslerinin verildiği sınıflar var. Örneğin yeni S40’da uygulanmaya
başlayacak olan IDIS adlı bir teknoloji (sürücünün hareketlerini
algılayarak araca bağlı olan cep telefonuna 5 saniye kadar bekleme
yaptırabilen bir sistem) ya da otomobil iskeletini oluşturan 4
farklı karakterdeki çeliğin nerede ne amaçla kullanıldığı gibi
konular, gazetecilere 30’ar dakika anlatılıyor. Güvenlik
Merkezi’nden ayrılırken dışarıda bir yerde bizden önceki çarpışma
testlerinde kullanılan otomobillere bakıyoruz. Yolda gayet az
görünen 50 ya da 60 km gibi bir hızla ortaya çıkan kazanın nasıl
bir tablo yaşatabileceğini görmek ise herkes gibi beni de
şaşırtıyor.