5 Yıldır göz yumulan skandal

Sınava girmeden ehliyet alan sürücülerin halen araba kullanıyor olması skandala yeni bir boyut kazandırdı. Suçlamaların odağındaki bürokratlar ‘gerekeni yaptık’ diyerek kendilerini savundu. İstanbul Bakırköy Milli Eğitim Müdürlüğü ve Emniyet Müdürlüğü, 1998’de Bakırköy’de faaliyet gösteren Atilla, Aylin, Doğan, LÖM ve Özgür isimli sürücü kurslarından toplam 9 bin 154 kişinin usulsüz yollarla sertifika aldığını tespit etmişti. Ancak bu kişilerden sertifikasını ehliyete dönüştüren 8 bin 945 kişi hakkında şu ana kadar herhangi bir işlem yapılmadı. O dönemde başarısız oldukları halde sertifika verildiği belirlenen 219 kişinin sertifikasına el konulmuştu. Sahte ehliyet skandalına yeni bir boyut kazandıran gelişme, sürücü kursları ile ilgili yazışmalar sırasında tesadüfen ortaya çıktı. Geçen haziran ayında Bakırköy’den Esenler’e taşınan bir sürücü kursu hakkında Esenler Milli Eğitim Müdürlüğü gizli yazıyla bilgi istedi. Bunun üzerine Bakırköy Milli Eğitim, Emniyet’e yazı yazarak usulsüz yollarla ehliyet alan 8 bin 945 kişinin isim listesini ve sertifika numaralarını gönderdi. Yazıda sürücü belgelerinin iptali için gerekli işlemlerin yapılması istendi. Sahte sürücü belgelerinin iptali için nihai yazı İçişleri Bakanlığı’na gönderildi. Yazılara ilişkin bakanlıktan şu ana kadar bilgi gelmediği öğrenildi. Bakırköy Milli Eğitim Müdürü Hasan Yıldız, kendisinin 1999’da göreve başladığını hatırlatarak, “Benden önce yazışmalar yapıldığı için konunun benimle ilgisi yok. Ehliyetler bugüne kadar neden iptal edilmedi, bilmiyorum. Ancak ben konuyu öğrenir öğrenmez gerekli yazışmaları yaptım.” diye konuştu. Sertifika iptallerini zamanında Emniyet’e intikal ettirmemekle suçlanan dönemin İlçe Milli Eğitim Müdürü Fevzi Ektiren ise, “Olayın üzerinden 5 yıl geçti. Tam olarak yazışmaları hatırlamıyorum. Ancak, bakanlık müfettişlerinin verdiği raporlar doğrultusunda gerekli yazışmaları yaptım. Benim ihmalim söz konusu olamaz.” şeklinde kendini savundu. Ektiren, usulsüz verilen sertifikalarda sorumlu olduğu yönündeki iddialarla ilgili olarak bugüne kadar herhangi bir ceza almadığını açıkladı. Bakırköy Kaymakamı Kadri Öner de hem valilik hem de Emniyet Müdürlüğü’ne gönderdiği yazıda, daha önce sertifikaların iptalleriyle ilgili yazışmaların yapıldığını hatırlatarak, “Ancak, 3 Haziran 2003 tarihinde bir konu ile ilgili olarak yapılan incelemede, kurumlarca kursiyerlere teslim edilen sertifikaların iptal edilmediği, ilçe milli eğitim müdürlüğünün bilgilendirilmediği görüldüğünden, bu konu ile ilgili yapılan işlemler ve ilgili bakanlık emirlerine göre sertifika iptali istenen adayların listeleri sunulmuştur.” dedi. Bakanlık müfettişleri, yaptıkları soruşturmalarda usulsüz yollarla sertifika verilmesi konusunda dönemin şube şüdürü ile ilçe milli eğitim müdürünün görevden alınmasını istemişti. 1998 yılında yapılan bir soruşturmada 9 bin kişinin ilçe milli eğitim müdürlüğünde yapılan değerlendirmede optik okuyucudan geçerken bilgisayar sisteminde yapılan bir düzenleme ile başarısız oldukları halde başarılı gibi gösterildikleri tespit edilmişti. Olayla ilgili ceza davası İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam ediyor. Sürücü belgesi almak isteyenler, önce motorlu taşıt sürücü kurslarında belirli dönem kurs görüyor. Kurs sonunda bir değerlendirme sınavı yapılıyor. Şu anda merkezi olarak Türkiye genelinde yapılan sınav, önceden yerel olarak yapılıyordu. Bu sınavın sonuçlarını ilçe milli eğitim müdürlüklerinde oluşturulan komisyon değerlendiriyor ve başarılı olanlara sertifika veriyordu. Sürücü adayları da ilçe milli eğitim müdürlüğünden aldığı sertifikalarla emniyet müdürlüğüne gidiyor ve sertifikasını sürücü belgesine dönüştürüyordu. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yılda 6 kez teorik sürücü belgesi sınavı yapılıyor. Bu sınavlar sonucu ortalama 400 bin kişi ehliyet sahibi oluyor. Merkezi sınav yapılmadan önce teorik sınavlarda kursiyerlerin başarı oranı yüzde 90’lar civarında iken, iki yıldır uygulanan yeni sistem ile başarı yüzde 48’e kadar düştü. Kaynak : Zaman