5 milyon baba adayına iyi haber!
Abone olArtık 'seçilmiş sperm'le çocuk sahibi olabilirsiniz! IMSI, çocuk sahibi olmak isteyen erkeklere umut oldu.
Yakın bir dönemde uygulanmaya başlayan ve 'Seçilmiş
Sperm Mikroenjeksiyonu' olarak da tanımlanan IMSI, özellikle erkek
infertilitesi yaşayan aileler için umut ışığı oldu. Spermlerin
6000-8000 kat büyütüldüğü ve morfolojik olarak en iyi spermlerin
seçilmesine imkân sağlayan IMSI aynı zamanda spermde DNA hasarı
konusunda fikir veren en yeni tekniklerden biri... Kadın
Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Süleyman Tosun tekniğin ne
zaman, kimlerde kullanılabileceği hakkında bilgi
verdi.
Bebek sahibi olmaya çalışan yaklaşık 5 milyon çift içinde özellikle erkek infertilitesi problemi yaşayanlar için IMSI yöntemi yeni umutları da beraberinde getirdi. Op. Dr. Süleyman Tosun IMSI'nin spermde DNA hasarı konusunda fikir veren en yeni tekniklerden biri olduğunu söyledi. Tosun sözlerine şöyle devam etti:''DNA hasarlı sperm kullanıldığında; iyi kalitede embriyo oluşturamama, tüp bebek başarısızlıkları, düşükler, genetik bozukluğu olan bebeklerle karşılaşmak mümkündür. Erkek infertilitesi olan hastalara IMSI tekniği uygulayan merkezleri seçmeleri önerilmelidir. IMSI tekniğini diğer tekniklerden ayıran en önemli özellik sadece sperm morfolojisinin derecesini söylemekle yetinmeyip morfolojisi sağlam spermin seçilip tüp bebek işleminin yapılmasına imkân vermesidir.''
IMSI Nedir?
'Seçilmiş Sperm Mikroenjeksiyonu' olarak tanımlanabilecek IMSI;
spermde DNA hasarı olup olmadığını gösteren en yeni tekniktir.
Yardımcı üreme tekniklerinde erkek faktörü (sperm) olumlu sonuca
ulaşmakta önemlidir. Bu nedenle özellikle mikroenjeksiyon
uygulamalarında en hareketli ve en iyi görünümlü (morfolojik)
spermler seçilerek kullanılır.
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Süleyman Tosun tüp bebek laboratuarlarında konvansiyonel IVF mikroskopları ile spermler 60-100 kat büyütülüp, görünümleri değerlendirildikten sonra seçildiğini belirterek, 'Sperm DNA'sında hasar olup olmadığı bilinememektedir. Oysa ıntra-sitoplazmik morfolojiye göre seçilmiş sperm enjeksiyonu (IMSI) ile konvansiyonel IVF mikroskopları ile karşılaştırıldığında IMSI dijital büyütme teknikleri kullanarak spermlerin incelemesine imkan sağlayan bir yöntemdir. Bu teknikle, spermler 6000-8000 kat büyütülebilmekte ve morfolojik olarak en iyi spermlerin seçilmesine imkân sağlamaktadır. Bu gelişmiş yöntem sayesinde özellikle genetik materyalin taşındığı sperm çekirdeği ve morfolojisi, DNA hasarının göstergesi olduğu bilinen vakuol (etrafı zarla çevrili boşluklar) oluşumu gibi bazı hücre içi yapıların tespit edilmesine olanak sağlayarak, bu yapısal bozuklukları göstermeyen ya da en az gösteren spermler ile ICSI (mikroenjeksiyor) yapılır. IMSI yöntemi bize hareketlilik ve şekli iyi olsa dahi DNA hasarı olmayan veya en az olan spermleri seçme imkânı sağlamaktadır. Bu yöntemle sperm seçimi yapıldığında daha sağlıklı embriyolar elde edilebilmekte, gebelik oranları artmakta ve düşük oranları azalmaktadır. Bugüne kadar yapılan çalışmalara bakıldığında IMSI uygulanan gruplarda %20-%30 gebelik oranlarında artış ,%25 düşük oranlarında azalma ve sağlıklı doğumlar görülmüştür.''dedi.
IMSI kimlere kullanılmalıdır?
Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Süleyman Tosun IMSI
tekniğinin kimlerde kullanılabileceği konusunda şu bilgileri
verdi:
-Genetik faktörler ile birlikte çevresel faktörler de DNA
hasarına yol açmaktadır. Bu nedenle 35 yaş üzerinde erkek faktörü
vakalarında (sperm sayısı az, hareketliliği zayıf ve morfolojisi
bozuk-oligoastenoteratospermi)
-Spermin embriyo gelişimine katkısı insanda 2 veya 3. günden
itibaren artmaktadır. Sperm ile yumurtanın birleşmesiyle oluşan
yeni genetik yapı bu dönemden sonra tam olarak faaliyete geçer. Bu
nedenle önceki denemelerde 2 ya da 3. günden sonra embriyo gelişimi
yavaşlıyor veya duruyorsa.(Blastokist-embriyonun 5. gün ulaşması
gereken evresi) gelişimi olmamışsa)
-Önceki denemelerde embriyo morfolojisi iyi görülmesine rağmen
gebelik oluşmamışsa
-Gebelik oluşmasına rağmen düşük ile sonuçlanmış ise
IMSI tekniği uygulanması bu çiftlerde gebelik oranlarının artması, düşük riskinin azalmasını sağlayabilir.
SICAK SPERMİN DÜŞMANIDIR
-Spermin yapısı nasıl bozulur?
Op. Dr. Süleyman Tosun günümüzde sperm yapısını bozan en önemli
faktörlerin çevresel ve genetik faktörler olduğunu belirterek baba
adaylarına şu uyarılarda bulundu; 'Sperm kalitesini bozan
çevresel faktörlere yaşam tarzı, beslenme, sigara alkol kullanımı,
stres örnek verebiliriz. Bazı meslek gruplarında sperm yapısının
daha çok bozulduğu görülmüştür. Çok sıcak ortamlarda çalışan
fırıncılar, sauna veya hamam çalışanları gibi. Özetle; yüksek
sıcaklık spermin DNA hasarının artırmaktadır. Ayrıca ağır metaller,
toksik maddelere maruz kalanlar, kemoterapi veya radyoterapi almak
zorunda kalanlarda şiddetli sperm bozuklukları görülmektedir.
Mevsimsel değişikler, kullanılan ilaçlar da spermin sayısını ve
kalitesini bozabilir.''
-DNA hasarlı sperm tüp bebek tedavisinde nelere sebep
olur?
Tüp bebek tedavilerinde DNA hasarlı sperm kullanıldığı takdirde,
iyi kalitede embriyo oluşturamama, artan tüp bebek
başarısızlıkları, düşükler, genetik bozukluğu olan bebeklerle
karşılaşmak mümkündür. Op. Dr. Tosun; ''Bu nedenle şiddetli
erkek infertilitesi olan hastalarda IMSI tekniğinin kullanılması
gerektiğini düşünüyoruz. Erkek infertilitesi olan hastaların
kliniklerinde IMSI tekniği uygulayan merkezleri seçmelerini
öneriyoruz. IMSI tekniğini diğer tekniklerden ayıran en önemli
özellik sadece sperm morfolojisinin derecesini söylemekle
yetinmeyip morfolojisi sağlam spermin seçilip tüp bebek işleminin
yapılmasına imkan vermesidir.'' diyerek çocuk sahibi olmak
isteyen aileleri bu konuda dikkatli olmaları yönünde uyardı.