5 Aralık 2012 Basın Özeti
Abone olİngiltere gazetelerinde Suriye'deki savaş ve müdahale senaryoları.
Times gazetesi başyazısında, ABD'nin, Suriye lideri Beşar
Esad'ın Şam'ı ele geçirmeye çalışan isyancıları püskürtmek için
kimyasal silah kullanmaya başlaması halinde birkaç gün içinde
askeri müdahaleye girişebileceğini yazıyor.
Gazete haberini adını açıklamadığı bir Amerikalı yetkiliye
dayandırıyor. Söz konusu yetkili şöyle diyor:
"Müdahaleye karar verilirse ne olacağını söylemek için erken.
Şekillenmiş bir karar yok. Birçok seçenek var. Ama askeri müdahale
hızla başlatılabilir."
Gazetenin başyazısında da NATO'nun Türkiye'nin Patriot füzesi
talebini kabul etmesine atıfla şöyle deniyor:
"İngilizler Prens Williams'ın eşinin hamileliğini kutlarken
Suriye'de yaşananlar, bu ülkeyi dünyanın en tehlikeli yeri haline
getiriyor. NATO'nun Türkiye'ye Patriot füzesavar sistemi
yerleştirme kararı, Suriye'deki savaşın yayılma potansiyeline
işaret ediyor."
"İsrailli kaynaklar, Amerika Birleşik Devletleri'nin, kimyasal silah kullanılması halinde Suriye'ye yapılacak müdahale konusunda Türkiye, İsrail, İngiltere ve Ürdün'le istişarelerde bulunduğunu söylüyor. Amerika ve müttefiklerinin başka bir kaygısı da bu silahların bir kısmının Esad rejiminin müttefiki Hizbullah'a verilmesi olasılığı."
'Uçuşa yasak bölge ve 75 bin asker'
Gazete, operasyona karar verilmesi halinde Suriye'de uçuşa yasak
bölge oluşturulacağını, bölgeye özel birliklerin sevk edileceğini
ve bu birliklere 75 bin askerin destek vereceğini yazıyor.
Guardian gazetesi başyazısında, Şam'da, isyancılarla ordu arasında
20 aydır devam eden ayaklanmanın kaderini belirleyecek bir savaşın
patlak vermek üzere olduğunu belirtiyor.
'Rusya Arap Baharı'nı yanlış değerlendirdi'
Gazete, Rusya'dan da Suriye'ye desteğini gözden geçirdiğine
ilişkin işaretlerin gelmeye başladığını kaydediyor. Yazıda özetle
şöyle deniyor:
"Rusya'nın Suriye'ye askeri desteği, daha başından başarısızlığa
mahkumdu. Rusya Arap Baharı'nı yanlış değerlendirdi. Rusya'daki
bazı uzmanlar, kendilerini Arap Baharı'nın bir halk ayaklanması
değil, Amerikan Merkezi Haberalma Örgütü tarafından başlatılan bir
renk devrimi olduğuna inandırdılar. Ama şimdiki gerçeklik,
Rusya'nın hesaplarını değiştirmeye başladı. İsyancılar güçleniyor
ve Rusya'nın pozisyonu zayıflıyor."
Guardian'ın yazısı şöyle devam ediyor:
"Rusya Federasyonu Başkanı Vladimir Putin'in Ankara'da Suriye
hükümetinin savunucusu olmadıkları yolundaki açıklaması, eski
müttefikleriyle aralarına mesafe koymaya en yaklaştıkları an oldu.
Rusya şimdi, şimdiye kadar dışladığı Suriye muhalefetiyle iletişim
kanalları açmak zorunda kalacak."
"Putin'in NATO öncülüğündeki Libya müdahalesinin tekrarlanmaması yolundaki uyarısı geçerli bir nokta. Libya'da krizin merkezinde aşiretler arası anlaşmazlıklar var. Ve bunların çözülmesi yıllar alacak. Suriye'deki anlaşmazlığın mezhepler arasında olduğunu göz önüne alırsanız çok daha kötü bir senaryo söz konusu. Esad'ın gitmesi artık tek mesele değil. Onunla birlikte kimin gideceği, kimin kalacağı daha önemli."
'Esad'la birlikte kim gidecek?'
Financial Times da başyazısında, Rusya'nın Esad'ın kimyasal
silah kullanmasının engellenmesine yardımcı olması gerektiğini
belirtiyor:
"Kimyasal silahların güvence altına alınması için Amerika Birleşik
Devletleri öncülüğünde yapılacak bir müdahale muazzam derecede
zorlu olur. Bu silahların onlarca farklı tesiste muhafaza edildiği
söyleniyor. Kitle imha silahlarını güvence altına almayı hesaba
katmasanız bile, Esad'ın kara ve hava kuvvetlerinin güçlü olması
nedeniyle Suriye'ye bir müdahale başlı başına zor olur."
"Ama ABD'nin zorluklarının yanı sıra Esad rejimini güçlü bir
şekilde destekleyen Rusya'nın da rejimin kimyasal silah
kullanmasını engelleme sorumluluğu var. Suriye'ye bu silahların
çoğunu Sovyetler Birliği verdi. Moskova şimdi bu silahların yerini
biliyor. Rusya'nın bu silahların kullanılmasını engelleme
sorumluluğu, Kremlin'in cani bir rejime gösterdiği sadakatın
üstünde olmalıdır."
Independent gazetesi ise Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un
Batı'nın agresif savunma taktiklerini haklı göstermek için
Suriye'den kaynaklanan tehdidi abarttığı yolundaki açıklamasını öne
çıkarıyor. Lavrov'a göre, Türkiye'de Patriot bataryaları
konuşlandırılması bölgede gergnliği ve konuşlandırılan silahların
kullanılması riskini artırıyor.