45 yıldır kafasındaki kurşunla yaşıyor
Abone olTRABZON'da 45 yıl önce bahçede oynadığı sırada başına isabet eden ve hayati tehlike nedeniyle çıkarılamayan mermi çekirdeği ile yaşamak zorunda kalan Yakup Çakmak, birçok sağlık sorunuyla mücadele ediyor.
Yakup Çakmak'ın başına, 1973 yılında Beşikdüzü ilçesine bağlı Oğuz Mahallesi'ndeki evlerinin önünde, fındık bahçesinde kardeşleriyle oynadığı sırada nereden geldiği belirlenemeyen kurşun isabet etti.
Kafası kanayan Çakmak, ağabeyi ile oynadığı sırada yaralandığını düşünen ailesi tarafından Trabzon'daki bir hastaneye götürüldü. Burada yapılan ilk müdahalenin ardından çekilen röntgen filminde kafasında mermi çekirdeği olduğu tespit edilen Çakmak, Ankara'daki hastaneye sevk edildi.
Kurşunun oluşturduğu tahribat dolayısıyla sol gözü görme yetisini kaybeden, sol kol ve bacağı da felç olan Çakmak, ameliyat edildi. Çakmak'ın kafasındaki mermi çekirdeği, hayati tehlike riski bulunduğu için çıkartılamadı.
Geçirdiği ameliyatlarla kol ve bacağındaki felç durumu ortadan kalkan Çakmak, 15 yıldır mahallesindeki caminin çay ocağında çalışıyor. Çeşitli yerlerde çalışmasına bağlı olarak 1,5 yıl önce de emekli edilen Çakmak, eşi ve annesi ile birlikte yaşıyor.
"Çektiğim ızdırabı bir Allah, bir de ben bilirim"
Çakmak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, kurşunun başına 9 yaşında, ilkokul ikinci sınıfa geçtiği 1973 yılının yaz ayında isabet ettiğini söyledi. O günden beri büyük sıkıntılar yaşadığını belirten Çakmak, sağlık sorunlarının yanı sıra eğitimine devam edemediğini, askerlik de yapamadığını ifade etti.
Çakmak, kurşunun başının üst kısmından girdiğini ve sol gözünün arka bölümünde kaldığını anlatarak, "45 yıldır geçmeyen baş ağrısı ve uykusuzlukla mücadele ediyorum. Başım ağrıdığı için düzenli ağrı kesici alıyorum. Uyku sorunum var, yattığım zaman sanki biri kafama yumruk atıyormuş gibi acıyla sıçrayıp kalkıyorum. O nedenle de ancak uyku ilacı alarak uyuyabiliyorum." dedi.
"Ağrısız bir günüm olmuyor"
Silah kullanılmasına, havaya rastgele ateş edilmesine karşı olduğunu belirten Çakmak, şunları ifade etti:
"Benim canım yandı, başkasının canı yanmasın, ben bunu istiyorum. Benim çektiğim ızdırabı bir Allah, bir de ben bilirim, başka kimse bilmez... Ah diyorum, bu kurşun bende olmasaydı da okuyabilseydim. Bir yere memur girseydim, daha sağlıklı bir hayat sürseydim. En çok rahat uyumayı özlüyorum. Kafamda ağrı falan olmasa da şöyle uyusam, tatlı bir uyku çeksem, onu istiyorum. Ağrısız bir günüm olmuyor. Allah kimsenin başına vermesin."
Yakup Çakmak'ın 82 yaşındaki annesi Ayşe Çakmak, tedavi süreci ve sonrasında oğlunun çektiği acıları gözyaşı dökerek anlatarak, silahla havaya ateş edilmemesini, bu konuda herkesin duyarlı olmasını istedi.