45 yıl sonra gelen mutluluk
Abone olKırşehir’in Mucur ilçesi Obruk köyündeki Battal Şahin, bir kurumdan anne kızlık soyadının istenmesi sonrasında nüfus müdürlüğünün de yardımı...
Kırşehir’in Mucur ilçesi Obruk köyündeki Battal Şahin, bir
kurumdan anne kızlık soyadının istenmesi sonrasında nüfus
müdürlüğünün de yardımıyla öldüğünü zannettiği annesine 45 yıl
sonra kavuştu.
Mucur’un Obruk köyüne gelin gelen Hünkar Ay, eşinin üstüne kuma
getirmesi üzerine biri kundakta olmak üzere 3 çocuğunu 45 yıl önce
bırakarak Kırşehir’den ayrılıp baba evi Erzurum’a döndü. Üç
çocuğunu bırakıp Erzurum’a baba ocağına dönen Ay, o günden sonra
çocuklarından hiç haber alamadı.
45 yıl önce bırakılan çocuklardan olan Battal Şahin (45) ömründe
hiç görmediği annesinin öldüğü düşüncesiyle yaşarken bir kamu
kurumundan annesinin kızlık soy ismi sorulması üzerine, nüfusa
giderek annesinin kızlık soy ismini öğrenmek istedi. Battal Şahin,
nüfus müdürlüğünden annesinin kızlık soyadını öğrendiği zaman
annesinin de hayatta olduğunu öğrendi.
Yaşadıkları karşısında şaşkına dönen Battal Şahin, Obruk Köyü
Muhtarı Yusuf Köksal’la yaşadığı durumu paylaşarak köy muhtarından
yardım talep etti. Köy muhtarı ise araştırmanın sonunda Şahin’in
annesinin hayatta ve Düzce’de olduğunu öğrendi.
Anne Hünkar Ay’ın yaşadığı iddia edilen adrese yazılan mektup
sonrasında kendilerine geri dönüş yapıldığını söyleyen muhtar Yusuf
Köksal, “Adrese mektup gönderdik. Mektubu gelini okumuş ve hemen
bize geri dönüş yaptılar. Anne Hünkar Ay’ın mektubu aldığında çok
duygulandığını ve çocuklarını görmek istediğini söylediler”
dedi.
Yaşanan gelişmelerin ardından Battal Şahin, annesiyle önce
telefonda konuştu daha sonra kardeşlerini de alarak annesinin
yaşadığı şehre gidip 45 yıl boyunca hiç görmediği annesine
kavuştu.
Şu anda 40 yaşında olan anne kucağı, şefkati ve kokusu nedir
bilmeyen Nihat Şahin, Düzce’de annesinin yanında kaldıkları ilk gün
sabaha kadar annesi ile yattığını anlatırken, “Annemiz babamızdan
sonra tekrar evlenmiş ve diğer eşinden iki kız bir erkek
kardeşimizin daha olduğunu öğrendik” şeklinde konuştu.
Anne Hünkar Ay ise çocuklarından habersiz yaşadığı 45 yılı şöyle
anlattı:
"Yıllar önce bu topraklara gelin olarak geldim. Eşimden üç çocuğum
oldu. Ama daha sonrasında eşimden ayrılmak zorunda kaldım.
Buradan giderken en küçük oğlum kundaktaydı. Buradan ayrılırken
canımdan can koparıldı. Bir gün dahi çocuklarımı unutmadım. Bir ana
nasıl evlatlarını unutur ki. Çocuklarımdan artık umudumu kestiğim
bir anda Yusuf Köksal’ın bize ulaşmasıyla umudum tekrar yeşerdi.
Mektubu benim okumam yazmam olmadığı için gelinim bana okudu.
Gelinim bana mektubu okurken hem hüzünlendim hem de inanılmaz
heyecanlandım. 45 yıldır görmediğim canlarım bana ulaşmışlardı.
Daha sonrasında ise çocuklarım bulunduğum yere gelerek bana
ulaştılar. Onlarla hasret giderdim. Şimdi ise 45 yıl önce gittiğim
yerdeyim ve çocuklarımın yanındayım. Artık gözüm arkada kalmayacak.
Allah bu mutluluğu bana yaşatanlardan bin kere razı olsun"
ifadelerini kullandı.
Yaşadığı tesadüfle annesine 45 yıl sonra ulaşan Battal Şahin, "Bu
yaşıma kadar anne sevgisini tadamadım. Anne kokusu nedir bilmedim.
Annemin yaşadığını öğrendiğim zaman dizlerim tutmadı. İnanılmaz bir
mutluluk hissettim.
Hiç görmediğim annem yaşıyordu. Bunu ilk köyümüzün muhtarı Yusuf
Köksal’la paylaştım. O da “Eğer annen yaşıyorsa sana söz veriyorum
onu bulurum” dedi. Verdiği sözde durdu ve annemin nerde yaşadığını
evinin adresini buldu ve yetkililerle irtibata geçti. Sonrasında
ise kardeşlerimle annemi görmeye gittik. Annemi gördüğüm anda
kalbim duracak sandım ve 45 yılın özlemiyle sımsıkı anneme
sarıldım. Kardeşlerim heyecandan yerlerinde duramıyorlardı. Küçük
kardeşimiz akşam annemle yattı ve 45 yılın özlemini sabaha kadar
gidermeye çalıştı. Bir an olsun annemizin yanından ayrılmadık,
Annemizin ağzından çıkan her cümleyi takip ettik.
Görüşmemizden 1 ay sonra annemizi yanımıza getirdik ve şu an
evimizdeyiz. Bir ay boyunca annemiz yanımızda kalacak ve
hayatımızda ilk defa annemizin, bu bayramda elini öperek onun
bayramını kutlayacağız. Bu dünyada bundan büyük mutluluk olmasa
gerek.
Muhtarımız Yusuf Köksal’a ne kadar teşekkür etsek, ne kadar dua
etsek az olur. Allah ona ve vesile olan herkesten bin kere razı
olsun" dedi.
(İHA)