4+4+4 raporu yayınlandı! Sonuçlar kötü

Abone ol

Eğitim Reformu Girişimi ile Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı'nda hazırlanan 4+4+4 İzleme Raporu'nun sonuçları yayınladı.

ERG ve TEGV, 4+4+4 izleme raporunu açıkladı. Sonuçlar memnun edici değil

Rapora göre, tam gün eğitim veren okul sayısı azaldı, akran zorbalığı arttı, 5. sınıf öğrencilerinin matematik, fen, Türkçe ve İngilizce notları bir önceki yıla göre düştü.

Eğitim Reformu Girişimi (ERG) ve Türkiye Eğitim Gönüllüleri Vakfı (TEGV) 4+4+4 eğitim sistemiyle ilgili bir rapor hazırladı.‘Temel Eğitimin Kademelendirilmesi Sürecinin İzlenmesi’ isimli raporda 2012-2013 eğitim öğretim yılında sekiz yıllık zorunlu eğitim yerine uygulanmaya başlayan kademeli 12 yıllık eğitim mercek altına alındı. Ortaokulların yeniden eğitim vermeye başlaması ve 5. sınıftan itibaren 15 seçmeli dersin eklenmesi sürecinde, öğrencilerin akademik başarılarında ve okul ortamlarında neler değiştiği incelendi.

Araştırmada, 4+4+4 öncesinde (2011-2012 eğitim yılı) 5.sınıfta okuyanlarla, yeni sistemde 5. sınıfta okuyan (2012-2013 eğitim yılı) öğrencilerin eğitim çıktıları karşılaştırıldı. Al Jazeera'nın haberine göre, 33 ilde 1894 kişinin katılımıyla yapılan araştırmanın sonuçları şöyle :

TAM GÜN EĞİTİM ALANLAR İNGİLİZCE'DE DAHA BAŞARILI

* 4+4+4’ten sonra tam gün eğitim veren okul sayısı düştü. İkili eğitim veren ilk ve orta okulların sayısı arttı.

* İkili eğitimin artması başarıyı da etkiledi. Örneğin 5. sınıfların İngilizce notu, 2011-2012 eğitim yılında öğretim türlerine göre değişmezken, 2012-2013 eğitim yılında değişti. Tam gün öğretim veren okullardaki öğrencilerin İngilizce notu ikili eğitim veren okullardaki öğrencilere kıyasla daha yüksek.

* 2012-2013 eğitim öğretim yılında 5. sınıf öğrencileri bir önceki yıla göre ders işlerken sıkıldıklarını ve dikkatlerinin dağıldığını belirtiyor. Derslerin içeriği değişmediği halde 2012-2013 eğitim yılında öğrencilerin daha yüksek bölümü derslerde anlamakta zorlandıkları konular olduğunu söylüyor.

* 2011-2012 eğitim yılına kıyasla 2012-2013 eğitim yılında öğrencilerin, öğretmenlerin veya diğer okul çalışanları ile ilişkilerinde belirli ölçüde bir bozulma gözlemleniyor.

ARTIŞ ÇARPICI

* Akran zorbalığındaki artış çarpıcı. Okulda kendisi ile dalga geçildiğini, kendisini itip kakan çocuklar olduğunu ileri süren öğrenci oranı 2011-2012 ve 2012-2013 arasında yüzde 30’a yakın artış gösterdi.

OKULU BIRAKMAK İSTEYENLERİN SAYISI ARTTI

* 2011-12 eğitim-öğretim yılında örneklemdeki 5. sınıf öğrencilerinin yüzde 5,6’sı, 2012-13’de ise yüzde 9,1’i okulu bırakmayı düşündüklerini belirtiyor. Okulu bırakmayı düşünen öğrencilerin oranı bu iki yıl arasında önemli ölçüde arttı.

* 2011-2012 ve 2012-2013 eğitim-öğretim yıllarındaki 5. sınıf öğrencilerinin Türkçe, İngilizce, matematik ve fen ders notları karşılaştırıldı. 2011-12 eğitim yılında 5. sınıf öğrencilerinin Türkçe, İngilizce, matematik ve fen ders notlarının dağılımı incelendiğinde, İngilizce dışında tüm alanlarda öğrencilerin yüzde 90’dan fazlasının notlarının en az 3, Türkçe dersinde ise öğrencilerin yarıdan fazlasının notunun 5 olduğu görülüyor. 2012-13 eğitim-öğretim yılına bakıldığında başarı düzeyi önemli ölçüde düşüyor. 2012-13’te öğrencilerin yüzde 90’ından fazlasının notlarının 3 veya 3’ten fazla olma durumu hiçbir alanda gözlemlenmiyor.

SEÇMELİ DERSLERDE DEVAMSIZLIK SORUNU

* Seçmeli derslerde öğrenci ve öğretmen devamsızlığı diğer derslerden daha fazla.

* Seçmeli ders formlarının doldurulması sürecinde öğrencilerin sadece yüzde 60’ı formları kendilerinin doldurduğunu, yüzde 31’i ise formları anne-babalarının doldurduğunu belirtiyor. Yeni sistemle bazı öğrenciler için zorunlu hale gelen okul değiştirmelerinin de, öğrencilerin başarı oranlarını genelde olumsuz etkilediği görülüyor.

BESLENMEYİ BİLE ETKİLEDİ

* 5. sınıftaki sabahçı öğrencilerin kahvaltı alışkanlıkları iki eğitim-öğretim yılı arasında karşılaştırıldığında, 2012-13’te sabahçı öğrencilerin daha az kahvaltı ettiği gözleniyor.

* Bir önceki yıla kıyasla 2012-2013 eğitim yılında 5. sınıfa giden öğlenci öğrenciler çok daha yoğun biçimde öğle yemeği yiyemediğini söylüyor. 2011-2012’de öğe yemeği yiyemediğini söyleyenlerin oranı yüzde 8.1 iken 2012-2013’te bu oran yüzde 32.6.

Günün Önemli Haberleri