4 Şubat 2011 Basın Özeti

Abone ol

'Mübarak hala görevde ama devrim Mısır halkının zihninde yaşandı', Cameron'ın fitilini ateşlediği çok kültürlülük tartışması ve bankacılara milyonlarca dolarlık ikramiyeler: Hani herkes fedakarlık yapacaktı?

Sunday Times, ''Mısır'ın reforma doğru kanlı yolu'' başlıklı haberinde, değişimin şimdi neredeyse kesin göründüğünü, ama Mübarek iktidara tutunurken, ülkede çok sayıda kişinin hayatını kaybettiğini kaydediyor.

Times'a göre, Mübarek iktidarı fiilen bırakmış durumda. Protestocuların kendisini uzaklaştırma isteklerinin gerçekleşmediğine dikkat çeken gazete, ama ''Mısır artık 10 gün önceki gibi yönetilmiyor'' diyor.

''Perde arkasında ordunun da içinde yer aldığı üçlü bir mekanizma yönetimi devralmış görünüyor. Bu aslında Mısır'da ordunun gerçek iktidar sahibi olarak rolünü yansıtıyor. Yeni başkan yardımcısı Ömer Süleyman, başbakan Ahmed Şefik'le birlikte piramidin diğer ayağını oluşuruyorlar. Bunlar da zaten çoğu Mısırlı tarafından ''junta'' olarak adlandırılıyor.''

Observer ise, Washington yönetiminin Süleyman'ı desteklediğini, bu yaklaşımın ise göstericiler tarafından kabullenilmediğini kaydediyor.

Süleyman ismine muhalefetin en önemli nedenlerinden biri istihbarat başkanlığı görevini yürütmüş olması.

Ahmed Mora adlı bir gösterici, ''Eğer, yılanın başı kesilmezse biz Amerikan planını desteklemeyeceğiz'' diyor.

35 yaşındaki Mahmud adlı bir gösterici ise, artık korkmadıklarını belirterek, Mübarek hala görevde olsa da ''devrimin kendi zihinlerinde gerçekleştiğini'' kaydediyor.

Çok kültürlülük tartışması yeniden

İngiltere Başbakanı David Cameron'un dün yaptığı çok kültürlülük başarısız oldu açıklamasını manşetine taşıyan Observer, Başbakan'ın bu sözleriyle aşırı sağcıların değirmenine su taşıdığı eleştirilerine hedef olduğunu aktarıyor.

Cameron'un Münih'teki güvenlik zirvesinde yaptığı konuşma zamanlama açısından da dikkat çekici.

Aynı gün aşırı sağcı İngiliz Savunma Ligi adlı grup Luton kentinde üç bin kişinin katılımıyla bir gösteri düzenlemiş, bu gösteride İslam karşıtı sloganlar dile getirilmişti.

Gösterinin katılımcıları Cameron'un açıklamasını zafer çığlıklarıyla karşılarken, bazı göstericiler Başbakan'ın sözlerini bir noktada kendileriyle aynı görüşleri paylaşması biçiminde yorumluyor.

Cameron, konferanstaki konuşmasında İngiltere'de çok kültürlülüğün başarısız olduğunu belirterek, Britanya değerlerine saygı göstermeyen Müslüman gruplara sağlanan mali kaynakların kesileceğini söylemişti.

Independent on Sunday ise, Başbakan'ın ''kimlik konusunda bir kafa karışıklığı'' yaşadığı görüşünde.

Güvenlik konferansında, terörle mücadele, polis, istihbarat ve radikal gruplarla mücadele ve El Kaide'nin İslam'ı çarpıtmasına karşı büyük ölçüde İslam dünyasında yaşanması gereken bir tartışmanın gerekliliğinden söz edebilirdi. Bir diğer konferansta da İngiltere'nin zengin kültürel uzlaşmasından, göçmenlerin katkılarından ve özgürlükçü değerleri savunma konusunda kararlı olmanın hem göçmenlerin hem de toplumun çıkarına olduğunu aklatabilirdi. Hatası, iki güzel konuşmayı karman çorman bir şekilde kötü bir konuşmaya karıştırması olmuştur.''

'Hani herkes fedakarlık yapacaktı?'

Independent on Sunday'in manşetinde ise, dört bankacının fotoğrafı var: Hükümetin kesintileri meşru göstermek için öne sürdüğü krizden çıkmak için herkesin fedakarlık yapacağı savlarına atıfla, bu dört bankacının aldıkları ikramiyelerin miktarı listelenmiş.

Habere göre, Barclays'in yönetim kurulu başkanı Bob Diamond 9 milyon sterlin, Lloyds TSB'nin Başkanı Eric Daniels 2 milyon sterlin, RBS'in Başkanı Stephen Hester 2 milyon sterlin, HSBC'nin Başkanı Stuart Gulliver de 8 milyon sterlin ikramiye alacak bu yıl.

Independent on Sunday, ikramiyelere ilişkin haberlerin bankacılar arasında ikramiyelere sınırlama getirilmesine ilişkin müzakereler yürüten koalisyon hükümeti üzerinde baskı yaratacağına dikkat çekerken, görüşmelerin bankaların müşterilere verecekleri kredinin toplam büyüklüğü üzerindeki uzlaşmazlık nedeniyle tıkandığını kaydediyor.

Habere göre, hükümet ekonomik canlandırmayı sağlamak için bankaların toplam 180 milyar sterlin civarında kredi vaadinde bulunmasını istiyor.

İşçi Partili gölge maliye bakanı Ed Balls, hem yaşanan tıkanmayı hem de ikramiye ödemelerinde gelinen noktayı değerlendirirken Maliye Bakanı George Osborne'u ''dokuz ay önce aşırı ikramiye ödemelerini kendisinin engelleyebileceği konusunda atıp tutarken, şimdi sadece konuşup herhangi bir ciraat yapmamakla'' suçluyor.

Günün Önemli Haberleri