31 Ocak 2013 Basın Özeti

Abone ol

İngiltere gazetelerinde İsrail'in Suriye'deki bir hedefe yönelik hava saldırısı, Kuzey Afrika'da Fransa ve İngiltere'nin El Kaide'ye karşı işbiriliği ve İngiltere ile Galler'deki nüfus sayımı verileri gibi konular öne çıkıyor.

İngiltere gazetelerinde İsrail'in Suriye'deki bir hedefe yönelik hava saldırısı, Kuzey Afrika'da Fransa ve İngiltere'nin El Kaide'ye karşı işbiriliği ve İngiltere ile Galler'deki nüfus sayımı verileri gibi konular öne çıkıyor.

İsrail’in Suriye’de hava saldırısı

Times gazetesi, İsrail savaş uçaklarının Suriye topraklarındaki bir hedefe hava saldırısı düzenlemesiyle ilgili ayrıntılı iddialara yer veriyor.

Suriye, İsrail uçaklarının Şam yakınlarındaki bir askeri tesisi vurduğunu öne sürmüştü.

Gazeteye konuşan İsrailli istihbarat yetkilisi ise, Lübnan’daki Hizbullah hareketine malzeme taşıyan askeri bir konvoyun vurulduğunu iddia ediyor. İddiaya göre, söz konusu konvoyda, “uçaksavar füzeleri ve insansız hava araçlarının GPS sistemlerini devre dışı bırakacak elektronik sistemler” taşınıyordu.

Times, 2006’da Hizbullah’la savaşan İsrail’in hava üstünlüğünü azaltacak bu tür malzemelerin geçişine izin vermeyeceğini belirtiyor.

Habere göre, İsrail’in esas korkusu ise Suriye’nin elindeki kimyasal silahların Hizbullah’ın eline geçmesi.

İsrail askeri istihbarat şefi Tümgeneral Aviv Koçavi’nin bu kaygıyı iletmek üzere geçen hafta sonu Washington’a gittiğini anlatan istihbarat yetkilisi şöyle diyor:

“Bu silah sistemleriyle ve gelecekteki muhtemel kimyasal silah transferiyle ilgili kaygılarımızı yeniden Amerikalıların önüne koydu.”

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun güvenlik danışmanını da aynı kaygıları iletmek üzere, Suriye’nin müttefiği Rusya’ya gönderdiği belirtilen haberde, İsrail Hava Kuvvetleri Komutanı Tümgeneral Amir Eşel’in dünkü saldırıdan saatler önce sarf ettiği şu sözleri aktarılıyor:

“Acil tehditleri azaltmak için harekete geçiyoruz ki böylece, savaşlar ortaya çıktığında kazanabileceğimiz koşulları yaratabilelim.”

Daily Telegraph’a konuşan İsrailli bir diplomat, saldırının hedefi konusunda daha açık ifadelere başvurmuş. İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik operasyonunun, Hamas’ın savaş kapasitesini altı aylığına düşürmek olduğunu söyleyen diplomat, “Sonraki adım Hizbullah” diyor.

İsrailli diplomat, böylece Hizbullah ve Hamas’ı uzantıları olarak kullanan İran’ın nükleer tesislerini vurmak için “fırsat penceresi” açılacağını dile getiriyor.

Haberde, Hizbullah’ın elinde, kimyasal silah başlığı taşıyabilecek, 16 bin kısa ve uzun menzilli füze bulunduğu tahmini hatırlatılıyor.

İngiltere ordu bütçesini kısmayacak

Daily Telegraph gazetesinin manşetinde, Afrika’da El Kaide bağlantılı gruplarla mücadeleyi görüşmek üzere Cezayir’e giden İngiltere Başbakanı David Cameron’ın “ordu bütçesinden daha fazla kesinti yapılmayacağı” sözü yer alıyor.

Habere göre, diğer bakanlıkların harcamaları kısılmaya devam edilirken, 2015’ten itibaren savunma bütçesi enflasyonun üzerinde artırılacak.

Daily Telegraph, böylece İngiliz özel kuvvetlerinin küçülmesinden endişe eden komutanların kaygılarının hafifleyeceğini yazıyor.

Fransa’nın Mali operasyonuna İngiliz desteği

Independent başyazısında, Fransa’nın Batı Afrika ülkesi Mali’de İslamcı militanlara karşı sürdürdüğü operasyonun çapının genişlemesine karşı şu uyarılar yapılıyor:

“Sadece birkaç hafta önce Mali’ye müdahale kısa, net ve sadece Fransızların yürüteceği bir misyondu. İngiltere sadece iki nakliye uçağı sağlıyordu.

Fakat şimdi – bir göz kırpışıyla ve parlamentoda tartışmaya gerek bile duyulmadan – yaklaşık 400 İngiliz askeri personel bölgeye gönderiliyor. Doğru, savaşıyor olmayacaklar; çoğunluğu Mali’nin ve bölgedeki müttefiklerinin askerlerini eğitecek. Ama yine de bu adım, görevden sapıldığına ilişkin bir işaret veriyor.”

Fransız ordusunun İslamcıların elindeki kentleri geri almasına rağmen, geri çekilen militanların saldırılarını sürdürebileceğini yazan gazete, hem İslamcıların hem de kuzeydeki ayrılıkçı Tuareg’lerin baskısı altındaki Mali hükümetinin ne kadar dayanabileceğinin belirsiz olduğunu vurguluyor.

Independent, İngiliz askerlerin Afganistan’da içine düştüğü “batağa” dikkat çekerek, bu koşullarda İngiltere Savunma Bakanlığı’nın “görev genişlemesi riskinin farkında olduğu” yönündeki açıklamasının gerçeği yansıtmadığını ileri sürüyor.

Guardian gazetesinin Mali’deki muhabiri de, ülkenin kuzeyindeki Boni kasabasından çekilen İslamcı militanların, Fransız askerlerin Gao’ya hareket etmesinden sonra tekrar kasabaya gelerek bazı kişileri vurduğunu haber veriyor.

Ian Black, gazetedeki analizinde, İngiltere’nin Batı ve Kuzey Afrika ülkelerine bakışının eskiden beri sorunlu olduğunu savunuyor.

Chatham House’da Mağrip uzmanı olan Claire Spencer’ın şu sözleri aktarılıyor analizde:

“Ticari çıkarlar ile insan hakları kaygıları arasında gerilim yaşanan Körfez ülkelerine bakışlarına benziyor.”

İngiltere’de ikinci dil Polonyaca

Diğer İngiliz gazetelerinde olduğu gibi Guardian’da da, İngiltere’de 2011 yılında yapılan nüfus araştırmasının çarpıcı sonuçlarına yer veriliyor.

İngilizce dışındaki anadiller arasında Polonyalıların dilinin açık arayla ikinci olduğu öne çıkıyor haberde.

Polonyacayı 546 bin kişi konuşurken, 99 bin kişinin konuştuğu Türkçe, en çok kişinin konuştuğu diller sıralamasında 12. sırada.

Anadili İngilizce olmayanların nüfus içindeki oranı ise % 8 civarında.

Financial Times ise, 2 milyona yakın yetişkinin, akrabası olmayan kişilerle evini paylaştığını ve bu oranın nüfusun yüzde 7,9’una denk geldiğini belirterek, “Kiracılar Kuşağı” benzetmesi yapıyor.

Daily Telegraph ise 56 milyonluk İngiltere ve Galler nüfusu içinde “Hristiyan” olduğunu belirtenlerin oranının 10 yıl içinde % 72’den % 59’a gerilediğine dikkat çekiyor.

Habere göre, Müslümanların oranı % 2’den % 5’e çıkarken, hiçbir dine mensup olmayanların sayısı iki kat artarak 14 milyonun üzerine çıkmış.

Günün Önemli Haberleri