30 Aralık 2011 Basın Özeti

Guardian, Türkiye'de Uludere ilçesi yakınlarındaki hava saldırısında onlarca köylünün hayatını kaybettiği olaya ilişkin ayrıntıları battaniye, halı ve kilimlere sarılı cesetlerin bir traktör römorkunda taşınırken görüntüsünün yer aldığı yarım sayfa fotoğraf eşliğinde aktarıyor okurlarına.

Ölenlerin sınırın Irak tarafından kaçak mazot ve sigara getiren köylüler olduğu hatırlatılan haberde, BDP'nin saldırıyı ''insalığa karşı suç'' olarak nitelediği de aktarılıyor.

Haberde ayrıca Türk medyasına atfen, BDP eşbaşkanı Selahattin Demirtaş'ın katliamın örtbas edilmeye çalışılacağı, ama kendilerinin buna izin vermeyecekleri sözlerine de yer veriliyor.

Avrupa'da saldırı riski

Independent'in manşetinde Uluslararası Polis Teşkilatı Interpol'ün Genel Sekreteri Ronald Noble'un Avrupa'da yeni bir 11 Eylül ya da 7 Temmuz saldırısı riskine ilişkin uyarıları yer alıyor.

Riski doğuran ise, Avrupa Birliği ülkelerinin pasaport kontrollerini Interpol'ün 15 milyon civarındaki şüpheli pasaporta ilişkin veri tabanından yararlanarak yapmamaları.

Interpol yetkilisi, bu nedenle kendi ifadesiyle potansiyel teröristlerin Avrupa Birliği'ne giriş yapıp dikkat çekmeden seyahat edebildiklerini söylüyor.

ABD ile Mısır arasında gerilim

Guardian, Mısır'da Amerikan destekli grupların da aralarında bulunduğu sivil toplum kuruluşlarına askeri yönetim tarafından düzenlenen baskının Washington'la yeni Kahire'deki askeri konsey arasında gerilim yarattığına ilişkin bir haber var.

Gazete, silahlı görevlilerce düzenlenen baskında hedef alınan 17 kuruluş arasında, eski dışişleri bakanlarından Madeleine Albright'un kurucusu olduğu Ulusal Demokrasi Enstitüsü ve Cumhuriyetçi Senatör John McCain'in başkanı olduğu Uluslararası Cumhuriyetçi Enstitüsü'nün de bulunduğunu yazıyor.

Amerikan hükümetinin Mısır'a yılda 1.3 milyar dolar askeri yardım yaptığını anımsatan Guardian, baskının Washington'da ''kışkırtma'' olarak görüleceğinin de altını çiziyor.

Gazete, yerel sivil toplum kuruluşlarını yurtdışından para almakla suçlayan askeri konseyin ülkede son dönemde meydana gelen huzursuzluklarda ''yabancı parmağı'' bulunduğu savlarına da yer veriyor haberinde.

Tarih tekerrür ederken...

İngiltere'de 30 yıllık gizlilik süreleri kalkan bakanlar kurulu belgelerine ilişkin ayrıntılar gazetelerde geniş şekilde irdelenen konular arasında.

Independent, ''Tarih tekerrür ediyor: İsyanlar, işsizlik, Avrupa ikilemi: Her yıl 30 yıl öncesinin belgeleri açıklanır; 1981 belgeleri bugünle çarpıcı benzerlikler taşıyor.''

Times, ''İsyanlar, kamu kesintileri ve kraliyet düğünü'' diyor başlığında ve devam ediyor: ''Hayır, 2011 değil, 1981'di.''

Times'ın sözünü ettiği Kraliyet Düğünü, Prenses Diana ve Prens Charles'in evlilik töreni.

Guardian da, 1981'de yaşanan olaylara polisin daha sert müdahalesi önerilerinin de gündeme geldiğine dikkat çekerek, o dönemde de geçen yaz meydana gelen ayaklanmaların irdelenmesinde olduğu gibi sorunun toplumsal köklerine inilmediğinin anlaşıldığını kaydediyor.

Guardian yazarı Alan Travis, o dönemde de yağma olaylarının, çetelerin hırsızlıkları gibi görüldüğüne işaret ederken, ''1981'deki olaylarda kimse ölmedi ama 800'den fazla polis yaralandı. Geçen yaz ise, beş kişi öldü ama sadece 300 polis yaralandı. Bu pek de ilerleme gibi görünmüyor'' diyor.

Premier Lig'de ara transfer sönük mü geçecek?

Futbolda ara transfer sezonu bu haftasonu açılıyor.

Guardian, kulüplerin hem mali kaygılar ve UEFA kriterleri nedeniyle hem de uygun futbolcu bulmada sıkıntı yaşadıkları için ara transfer sezonun geçen yılki gibi renkli geçmesinin beklenmediğini aktarıyor. Belirsizliklerin nedenlerinden biri de, Premier Lig yayın ihalesi.

Geçen ocak ayında Premier Lig tarihinin rekoru kırılarak 225 milyon sterlin tutarında transfer yapılmıştı. Transferin en pahalısı da, Liverpool'dan 50 milyon sterline Chelsea'ye imza atan Fernando Torres olmuştu. Liverpool da, Torres'den kazandığı parayla Suarez ve Andy Carrol'u kadrosuna katmıştı.

Guardian, mali durumu iyi olan Arsenal'in ara transfer sezonunun en hareketli kulübü olabileceğine de dikkat çekiyor. Thierry Henry geçici süreliğine de olsa dönüyor, Arsene Wenger, Köln'ün yıldızı Lucas Podolski'yle ilgileniyormuş, Fransız teknik adam Andrey Arşavin'i de satmakta kararlı Guardian'a göre.

Times, Chelsea konusunda Guardian'dan daha iyimser. Rus milyarder Roman Abramoviç'in, Porto'nun yıldızı Hulk'ı Stamford Bridge'e getirebileceği iddiası var haberde.

Eğer bu gerçekleşirse, Hulk'ı, Porto'dan eski hocası Andre Villas Boas'ın ekibine katmanın maliyetinin Torres'in rekorunu kırma olasılığı neredeyse kesin.

Zira, Porto Hulk'a 100 milyon euro, yaklaşık 84 milyon sterlin fiyat biçmişti.

Times'a göre, Abramoviç'in alışveriş listesinde ayrıca Real Madrid'in Arjantinli yıldızı Higuain ve Porto'dan Atletico Madrid'e sezon başında transfer olan Kolombiyalı yıldız Radamel Falcao da var.