3 yıl içinde 3 paket daha yolda
Abone olBaşbakan Yardımcısı Ekren, önümüzdeki iki üç yıl içinde üç-dört paketin daha devreye gireceğini söyledi.
Ekren, işsizik ödeneğinden yararlanmayı daha esnek hale
getirebileceklerini kaydetti.
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren, NTV/CNBC-e ortak
yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
FAİZ İNDİRİMİ DOĞRU KARAR
Ekren'in açıklamaları özetle şöyle: "Merkez Bankası'nın faizleri
0.75 düşürmesi doğru bir karardır. Krizin etkilerinin devam ettiği
dikkate alınırsa bizim gibi ülkeler için parasal göstergelerin
önemli ağırlığı var. Makul bir düşük faiz oranında bulunmak Türkiye
için elini güçlendirecek bir süreçtir. Faiz kararı reel sektörün
çok iyi okunduğunu gösteriyor.
Bütçe açığının artmasına bağlı olarak kamu borcu da artacak.
Paketlerin ilk üç ayda bütçeye yansıması makul. Bir önceki senenin
borçlanmalarının yığıldığı bir dönemdi ilk çeyrek. Bazı projelere
ayırdığımız kaynak da vardı. Eğer kriz olmasaydı yönetebileceğimiz
kamu harcamaları vardı. Ancak kriz ortamında bazı bütçe
kalemlerinin gözden geçirilmesi son derece normaldir. Biz bir
tedbirler paketi setini hazırlayacağız.
ÜÇ PAKET DAHA YOLDA
Önümüzdeki iki üç yıl
içinde üç-dört paket daha var. Bunlardan biri özel sektöre destek
paketi. Bu kapsamda kredi garanti fonunu kapsayan paketi bir hafta
içinde bitiririz. Bir diğeri de teşvik paketi. Sektörel ve bölgesel
teşvikler olacak. Hangi ilde, hangi sektör ön plana çıkacaksa
onlara destek verilecek. Ana sektörleri belirleyip bir teşvik
vereceğiz. Üçüncüsü de şirketlerin yeniden yapılandırılmasına
ilişkin olacak. Şirketlerin yeniden yapılandırılmasında vergi
barışı da gündeme gelebilir.
YİNE VERGİ İNDİRİMLERİ OLABİLİR
Vergi
indirimleri konusunda tepkiler olumlu olursa, bütçe açığı trendine
bağlı olarak konuyu yeniden gözden geçirebiliriz.
IMF İLE KISA SÜREDE ANLAŞIRIZ
IMF'den gelecek kaynak reel sektör ve sosyal kesimlerde
kullanılabilir. IMF ile görüşmeler çok kısa bir sürede
sonuçlanacaktır. IMF ile anlaşmada yükümlülük olarak çok fazla konu
ortaya çıkmayacak.
Otomotiv sektöründeki teşviğin ortaya çıkarttığı bir sinyal oldu.
Vatandaşlar krediyi devreye sokmadan harcama yapabileceğini
gösterdi. Bundan sonra makro çerçevede kalınmak koşuluyla neler
yapılabileceğini belirleriz.
İŞSİZLİK ÖDENEĞİNDEN YARARLANMA ESNETİLİYOR
Krizin nasıl devam ettiğini görmek için bir ay önceki değişime
bakmak gerekiyor. Kapasite kullanımında bir önceki aya göre bakınca
kötü gidişin azalarak sona erdiğini söyleyebiliriz. Aynı şey sanayi
üretimi için de geçerli. Reel kesim ve tüketici güveninde de
toparlanma görülüyor. İşsizlikle ilgili verilere bakınca,
işsizliğin nereden geldiği konusunda ayırım yapmak lazım. Elbette
rakam yüksek bir rakam. Ekim ayından sonra 15 ve daha yukarı artış
oranıyla işgücüne katılım oranı tersine dönmeye başlamış. Normali
bunun tersi olması lazım. Bu şunu gösteriyor: Kriz dönemlerinde
işgücüne katılım oranları artıyor. İşsizliğin ana nedeni çalışan
nedenlerin kriz nedeniyle işsiz kalması, genç nüfusun katılması ve
kayıtdışındaki vatandaşların gelir kaybıyla karşılaşma ihtimali
işsizliği tetikliyor. İşsizlikle ilgili ikinci bir paket
düşünüyoruz. Hem miktar hem de yararlanma açısından işsizik
ödeneğinden yararlanmayı daha esnek hale getirebiliriz. İşsizlik
konusunda daha yoğun bir süreci başlatacağız.
KRİZ BİTMEDİ AMA İYİLEŞME GÖRÜNÜYOR
Yaşadığımız kriz normal bir kriz olmadığı için öncekilerle
karşıllaştıramayız. Gelen veriler krizin bitmediğini gösterse de
bir iyileşmeye işaret ediyor."