3 ülke Türkiye için düğmeye bastı!
Abone olPKK'nın yuvalandığı ve komuta edildiği Kandil yok edilmeden terörün bitmeyeceğini belirten güvenlik uzmanları kritik noktaya dikkat çekti.
İsrail, İran ve Suriye için de 'PKK'yı
yönetiyorlar' iddiası ortaya atıldı.
Terör örgütü PKK, 2 hafta önce Şemdinli'yi ele geçirmek için 500'ün
üzerinde teröristle ve ağır silahlarla saldırıya geçti. Güvenlik
güçlerinin erken müdahalesiyle Şemdinli'ye bayrak dikmeye gelen
teröristlere halen süren çatışmalarda büyük darbe vurulurken PKK,
önceki gece Hakkari -Çukurca karayolunun 40. kilometresindeki
Geçimli Jandarma Karakolu'na baskın yaptı. Terör örgütünün Şemdinli
ve Çukurca'daki saldırı stratejisini değerlendiren güvenlik
uzmanları, PKK'nın yuvalandığı ve komuta edildiği Kandil'in yok
edilmesi gerektiğini ifade etti.
İHALE PKK'YA VERİLİYOR
Kuzey Irak'taki terör yuvalarına yönelik 1997 yılında
gerçekleştirilen Çekiç Harekatı'nda etkin görevler üstlenen
BİLGESAM Başkanı Emekli Deniz Kurmay Atilla Sandıklı PKK'nın
Şemdinli ile başlattığı saldırıları uluslararası ve stratejik
açıdan 2 boyutlu olarak değerlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Suriye'deki Esed yönetiminin ve Kuzey Irak'ta 'ikircikli' politika
yürüten Barzani'nin kendi üzerindeki baskıyı hafifletme çabasının
uluslararası boyut olarak değerlendirilebileceğini anlatan
Sandıklı, 'İran ile ilişkilerimizde de aynı şey söz konusu. Yani
PKK'nın taşeronluk görevini aldığını görüyoruz. Türkiye ile sorunu
olan kim varsa PKK ihaleyi oradan alıyor' diye konuştu.
Sandıklı, PKK'nın strateji değişikliğini ise şöyle değerlendirdi:
'Terör örgütü belli bir bölgede devlet otoritesini ortadan
kaldırmak ve kendi otoritesini bölgede kurmak istiyor. Dolayısıyla
Hakkari'de kurtarılmış bölge oluşturmak, bölgede bayrağını
göstermek istedi. Hem kendi örgüt üyelerini motive etmek, hem
uluslararası mesaj vermek hem Türkiye'de moral motivasyonu düşürmek
gibi hedefleri var.'
SINIR SAVUNMASIYLA OLMAZ
Terör örgütünün bu stratejisinde Suriye'den örnek aldığını ve
devletle halkı karşı karşıya getirmek istediğini ifade eden
Sandıklı, 'Güvenlik güçlerinin sıklet merkezi olan Şemdinli'deki
dikkati dağıtmak için, büyük zayiat vermeye başladığında Çukurca
bölgesine saldırdı. Dolayısıyla dikkati oraya kaydırınca bir eylem
yapma imkanı bulurum diye oraya saldırıyor. Şemdinli'deki baskıyı
bu tarafa kaydırmak istiyor' ifadelerini kullandı. Sandıklı, terör
eylemlerine karşı mücadelenin sınır ötesinden başlatılması
gerektiğini belirterek 'Savunmada belli bir prensip vardır. Bu
prensiplerin en önemlilerinden bir sınırdan veya ilerden
savunmadır. Eğer sınırdan itibaren savunmaya başlarsanız terör
örgütü 5 kilometre sınırınızı geçer ve eylem yapar. Siz bütün
stratejinizi ilerden savunmaya göre yapacaksınız. Kandil'den
itibaren yapacaksınız. Kandil'den itibaren terör örgütüne
yükleneceksiniz. İkinci kademede Zap, Avaşin gibi kampları yok
edeceksiniz' diye konuştu.
BARZANİ'Yİ İSTEDİĞİMİZ GİBİ YÖNLENDİREBİLİRİZ
Kandil'e harekat konusunda uluslararası konjonktürün engel
gösterilmesine de karşı çıkan Sandıklı, şöyle konuştu: 'Türkiye bu
kadar güçlü iken bu harekat ortamını neden olgunlaştıramıyoruz?
Neden ABD'ye baskı yapmıyoruz. Neden Irak'ın kuzeyi bu kadar
merkezi yönetimle Barzani'nin arası açıkken bunu savunma noktasında
uygun ortam sağlamak için kullanıyoruz. İleri bölgelerden itibaren
istihbarat ağımızı kurmamız gerekir. Terörle mücadele hattı
Kandil'den itibaren başlamalı. Kandil'den itibaren istihbarat
teşkilatlarımız bilgileri sağlamalı. Ondan sonra ileri üslerde
tedbir alınmalı. Bütün bunlardan geçen Türkiye sınırlarından
geçiyorsa zaten bunu tek tük geçen olursa onu da Türkiye içinde yok
edersin.'
ŞEMDİNLİ PKK'NIN İNTİHARIYDI
Özel Kuvvetler Komutanlığı'ndan emekli Albay Mete Yarar da PKK'nın
Şemdinli'de alan hakimiyeti kurmaya çalıştığını belirterek,
'Türkiye devletinde bir bölgenin kurtarılması mümkün müdür? Bir
bölgenin hakimiyet altına alınması mümkün müdür? Bunun
gerçekleştirilmesi mümkün olmadığı için tam bir intihar
saldırısıdır' dedi. 'İntihar anlamına gelen bu saldırıda PKK'nın
asıl amacı bölgede kendisine destek veren ülkelerin elini
güçlendirmek' diyen Yarar, şöyle devam etti:
'Bu ülkeler Türkiye'ye, 'Senin teröristin ile benim
teröristim arasındaki fark nedir' mesajı vermek istiyor.
Türkiye'nin bölgede kullandığı argümanı kendileri için kullanmaya
çalışıyorlar. Dünyada da bunu yaratmaya çalışıyorlar. Tam bu kadar
dünyanın bölgeye angaje olduğu ortam da PKK da kendi varlığını
ispatlamaya çalışıyor.
KANDİL ARTIK ORTADAN KALKMALI
Yarar, Kandil'in artık kabul edilebilir bir tarafının kalmadığını
belirterek 'Kandil'in ortadan kaldırılması gerekiyor. Kandilin
yaşanabilir halden çıkarılması lazım. Türkiye'nin Kandili yok
etmesi çok da zor değil. Türkiye'nin Kandili alması ile ilgili
sıkıntısı yok. Herkes kendi göbek bağını kendisi keser. Başkasından
destek beklerseniz herkesi bir araya getiremezsiniz. Türkiye ortak
bir çözümü denedi bugüne kadar. Ama çözülmedi. O zaman yapacağı tek
bir şey var. Kendi sorununu kendisi çözecek. O zaman itibarı artar,
o zaman bölgesinde gerçekten lider bir ülke olur. Bölgede lider
olmak için de kendi sorunlarını çözebilen bir ülke olmanız gerekir'
şeklinde konuştu.
PKK BARIŞ GÜVERCİNİ DEĞİL
Suriye ile İran'ın desteği ve tetiklemesiyle Hakkari'nin yanı sıra
Şırnak üzerinde PKK'nın saldırı hazırlığı içinde olduğuna dikkat
çeken Ankara Strateji Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Mehmet Özcan,
"Güvenlik güçleri bu politikayı geri püskürtmek zorundadır.
Bunu yapmadığınız sürece bir bölgesine hakim olmayan bir devlet
görüntüsü verirsiniz ve Suriye'den farkınız kalmaz. PKK'nın da
istediği budur" dedi. PKK içinde güvercinler ve şahinlerin
bulunduğu ve örgütün barış istediği şeklinde yorumları da eleştiren
Özcan, Türkiye'de bazı liberallerin hükümetin terörle mücadele
politikasını eleştirerek PKK'ya karşı mücadeleye gerek olmadığını
müzakere yoluyla terör sorununun çözülmesi gerektiğini
savunduklarını hatırlattı. "Kürt meselesi ayrıdır, terörle
mücadele ayrıdır" diyen Özcan, terörle mücadeleyi eleştirenlere
"Şemdinli'de PKK neden saldırıyor? PKK, Şemdinli'ye saldırınca
neden eleştirilmiyor" diye sordu. "PKK'nın barış güvercini
olmadığını herkes görmeli" diyen Özcan, PKK saldırıları devam
ettiği sürece terörle mücadelenin en sert şekilde devam etmesi
gerektiğinin altını çizdi. Ancak bunun yanında Kürt meselesinin
çözümünde de acil adımlar atılmasını isteyen Özcan, Başbakan Recep
Tayyip Erdoğan'ın "Terörle mücadele, siyasetle müzakere"
sözünün altını çizdi ve bu söylemin icraata geçmesi gerektiğini
söyledi.
SURİYE'DEKİNE BENZER BİR ÇABA VAR
Ankara Strateji Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Mehmet Özcan,
Hakkari'deki saldırıyı son dönemde Şemdinli'deki saldırıyla bütün
olarak okumak gerektiğine dikkat çekti. Terör örgütünün Şemdinli'de
yapmış olduğu saldırının stratejik anlamda bir değişiklik olduğunu
dile getiren Özcan, dedi. Ancak güvenlik güçlerinin ciddi bir
şekilde karşılık vermesi ve erken istihbarat vermesiyle birlikte
PKK'nın başarılı olamadığını belirten Özcan, "PKK, bu
başarısızlığı ortadan kaldırmak anlamında aynı anda bir kaç yerden
saldırdı. Biz bölgeye hakim olmaya çalışıyoruz, güvenlik güçlerine
zarar verebiliyoruz, sizin canınızı yakabiliyoruz. Biz buradayız
mesajı vermeye çalışıyorlar" diye konuştu. Özcan, PKK'nın
Suriye'dekine benzer şekilde geçici ve küçük de olsa bazı bölgeleri
kontrol etme çabasının devam ettiğini dile getirdi.
ÖRGÜT İSRAİL, İRAN VE SURİYE'NİN KUKLASI
USAK Güvenlik Uzmanı Mehmet Yeğin, terör meselesi ile Kürt
sorununun ayrı kulvarlarda ilerlediğini kaydederek, "Kürt
sorunuyla ilgili atılan adımlar terör sorununu çözmüyor" dedi.
Yeğin, PKK'nın arkasındaki uluslararası güçlere dikkat çekerek,
"Türkiye'ye yönelen bir silah var ve bu silahı gerektiği zaman
kullanmaya çalışan ülkeler ve dış güçler var" diye
konuştu. Türkiye'de yaşanan gelişmelerin, İran Suriye ve İsrail'in
tetiğe basmaları sonucunu beraberinde getirdiğini belirten Yegin,
"Siz eğer yılanların sizi sokacakları delikleri kapatma gayretinde
bulunursanız, Hakkari veya Şırnak veya başka bir yerde sokulma
olasılığınız azalır" dedi.