3 kutu ilaca bu fiyat ödenecek
Abone olEmekli Sandığı Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda kabul edildi.
SGK, aile hekimlerince yazılan reçeteler dahil olmak
üzere 3 kutuya kadar ilaç için 3 lira, bundan sonraki ilave her
kutu için 1 lira katılım payı almaya yetkili olacak.
Tasarıya göre, memuriyet görevlerinden emeklilik dışında nedenlerle ayrılmış olanların, son defa Emekli Sandığı Kanunu veya Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun tabi görevlerde çalışıp çalışmadıklarına bakılmaksızın, tabi oldukları sigortalılık statüleri için öngörülen aylık bağlama şartlarını taşıyarak aylık bağlananlara emekli ikramiyesi ödenecek.
İkramiye ödenecekler için İş Kanunu'nun kıdem tazminatına
ilişkin hükümleri esas alınacak. 15 yıldan az hizmet süresi
olanlara ikramiye ödenmeyecek. Ayrıca, birleştirilen hizmet
süreleri üzerinden aylık bağlananlar ile ölenlerin hak sahiplerine
de emekli ikramiyesi verilecek.
Birleştirilen hizmet süreleri üzerinden emeklilik, yaşlılık, ya da
malullük aylığı bağlananlar ile ölenlerin hak sahiplerine varsa
açtıkları davalardan vazgeçmeleri halinde emekli ikramiyesi
ödenecek. Aylık bağlananlar ile hak sahiplerinin davalardan
vazgeçmeleri halinde, mahkemelerce SGK lehine hükmedilecek vekalet
ücretleri kurum tarafından tahsil edilmeyecek.
İLAÇTA KATILIM PAYI
Tasarıyla, Sosyal Güvenlik Kurumu ana hizmet birimlerinden Hizmet
Sunumu Genel Müdürlüğünün bilişim personeli sayısı 50'den 80'e
çıkarılıyor.
Sosyal Güvenlik Kurumunca finansmanı sağlanacak veya sağlanmayacak
olan sağlık hizmetlerinin kapsamı konusundaki belirsizlik
gideriliyor.
Sosyal Güvenlik Kurumuna gerekli gördüğü hallerde kişilerin ulaşım
hizmetlerini hizmet satın alma ve kiralama gibi usullerle temin
etme yetkisi veriliyor.
İlaç kullanımında tasarrufu özendirmek maksadıyla, SGK, aile
hekimlerince yazılan reçeteler dahil olmak üzere reçetede yer alan
üç kutu 3 kaleme ya da 3 kutuya kadar ilaç için 3 lira, sonraki
ilave her bir kalem ya da kutu ilaç için 1 lira katılım payı
uygulamaya yetkili olacak.
Yeşil kart sahiplerinin Genel Sağlık Sigortasına devredilmesinden
sonra da mevcut uygulamanın aynı şekilde devam ettirilmesi amacıyla
Sosyal Güvenlik Kurumu yetkilendiriliyor.
VAN VE SİMAV'DAKİ DEPREM MAĞDURLARINA AYLIK
Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'na eklenen
geçici maddeyle, Van ve Simav'da meydana gelen depremler sonucunda
malul kalan sigortalılar ile ölen sigortalıların hak sahiplerine,
en az 30 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi veya bir
aylık kesenek ile karşılık bildirilmiş veya ödenmiş olmak şartıyla
Kanunda öngörülen prim ödeme süresi, hizmet, prim ve prime ilişkin
borcu olmama ve sigortalılık sürelerine ilişkin diğer şartlar
aranmaksızın kurumca aylık bağlanacak.
Bu şekilde bağlanan aylıklarla ilgili Kanunda öngörülen prim veya
kesenek ile karşılıkların eksik olan kısmı Maliye Bakanlığı
tarafından SGK'ya ödenecek.
Bu kapsama girenlerden depremler sonucunda yaralanan veya sakat
kalanlara verilecek protez, ortez, araç ve gereç bedelleri için
katılım payı alınmayacak.
AİDAT BORÇLARI YAPILANDIRILIYOR
Yapılan düzenlemeyle İş Kanunu'nda yer alan bazı idari para
cezaları günün şartlarına uygun olarak güncelleniyor. Tasarıyla,
Mesleki Yeterlilik Kurumu, gerçek veya tüzel kişilere sağlayacağı
hizmetlerden gelir sağlayacak.
Mesleki Yeterlilik Kurumunun faaliyette bulunduğu dönem içinde,
mali imkansızlıklar sebebiyle ödeme güçlüğü yaşayan bazı sosyal
taraf temsilcilerinin, kurumsal faaliyetlere katılımlarını
sürdürmeleri maksadıyla, birikmiş borçlarını ödemelerinde kolaylık
sağlanarak aidat borçlarının yeniden yapılandırılıyor.
BAKAN AKDAĞ ELEŞTİRİLERE BÖYLE YAHIT VERDİ. SONRAKİ SAYFADA
[PAGE]
Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Türkiye'nin, hane halkı
harcamaları içinde cepten sağlığa en az para ayrılan ülke olduğunu
söyledi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, Emekli Sandığı Kanunu ile Bazı
Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı üzerinde
yapılan görüşmelerde söz alan CHP Eskişehir Milletvekili Kazım
Kurt, memuriyet görevlerinden emeklilik dışında nedenlerle ayrılmış
olanların emekli ikramiyelerinin verilmesine ilişkin maddenin,
Anayasanın iki kez iptal ettiği kararlarına aykırı olarak
hazırlandığını ileri sürdü.
CHP İstanbul Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu, aynı maddeye
ilişkin konuşmasında, ''Size yalvarıyorum, Anayasa Mahkemesi nasıl
karar vermişse onu uygulayalım'' dedi.
CHP İzmir Milletvekili Musa Çam, ''Birleştirilen hizmet süreleri
üzerinden emeklilik, yaşlılık, ya da malullük aylığı bağlananlar
ile ölenlerin hak sahiplerine varsa açtıkları davalardan
vazgeçmeleri halinde emekli ikramiyesi ödenmesine'' ilişkin
düzenlemenin yer aldığı maddenin, haklarını arayan insanları
cezalandırıcı nitelikte olduğunu, vatandaşın dava açma haklarının
ellerinden alındığını savundu.
MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, ilaçlarda katkı payına
ilişkin düzenlemenin özellikle az gelirli olanlara, emekli, dul ve
yetimlere ek mali külfet getireceğini ileri sürdü. Kalaycı,
''İsrafı önleme amacıyla yapılan bir düzenleme, ancak amacına
hizmet etmeyeceği kanısındayız'' dedi.
BDP Hakkari Milletvekili Adil Kurt, ilaçta katkı payına ilişkin
düzenlemenin yoksulların cezalandırılacağı anlamına geldiğini,
haksız bir uygulama olacağını savundu.
CHP'li Aslanoğlu da, aynı düzenlemeye ilişkin, herkesin gelirine
göre katkı payı alınması teklifini getirdi. Aslanoğlu, ''Eğer
adaleti uygulamak istiyorsanız, asgari ücretliden alınan katkı
payının 20 katını benden katkı payı alın. En azında onlara katkı
payı ödetmeyin'' diye konuştu.
Muhalefet milletvekillerinin sağlık politikasına ilişkin bazı
eleştirilerini yanıtlayan AK Parti Adana Milletvekili Necdet
Ünüvar, 28 yıllık hekim olduğunu, sağlık hizmetinin her alanında
çalıştığını belirterek, ''Şunu söyleyebilirim, şu anda Türkiye'de
sağlık hizmeti anlamında üst düzey bir hizmet veriliyor. Türkiye
sağlık hizmeti açısından dünyanın en cömert ülkelerinden biridir
ama müsrif değildir'' dedi.
PARA ALMAK İÇİN YAPMIYORUZ
Milletvekillerinin eleştirilerine yanıt veren Sağlık Bakanı Recep
Akdağ, sağlık hizmetlerinin Türkiye'nin yüz akı olduğunu ifade
etti. Tasarıda, ilaçta katkı payına ilişkin düzenlemenin ''yoksulu
cezalandırmak'' anlamına gelmediğini belirten Akdağ, şunları
söyledi:
''Sağlık Bakanlığının 2011 yılı bütçesi 17.5 milyar
liraydı. Bunun 5 milyarı yeşil karttır. SGK'nın sağlık harcaması 45
milyar lira. Sadece ikisi 62.5 milyar lira. Bunun üzerine
üniversitelerin, belediyelerin sağlık harcamalarını da eklemek
lazım. Bunlar kamu sağlık harcaması. Bu kadar kamu sağlık harcaması
yapan devlet, vatandaşından katkı olarak 2011'de 1 milyar 600
milyon lira aldı.
Tasarıdaki düzenleme ile üç kalemden daha fazla ilaç için
'1 lira alalım' demek, 1 milyar 600 milyon liraya cüzi bir şey
ekleyecektir. Bunu vatandaştan para almak için yapmıyoruz.
Uluslararası ilaç firmalarının ya da her kimse, ilacı fazla satmak
isteyen kişilerin daha fazla ilaç satması için ortaya koyduğu
çabaları engellemenin enstrümanlarından birisi de bu. Bununla
birlikte aldığımız, alacağımız bir çok tedbir var. Hekimlerin
eğitilmesi, farkındalıklarının artırılması, akılcı ilaç kullanımı
ile ilgili olarak toplumun aydınlatılması, tıp fakültelerinin
müfredatlarına akılcı ilaç kullanımına ilişkin daha fazla ders
konulmasına varıncaya kadar...
OECD ülkeleri arasında hane halkı cepten harcaması içinde sağlığa
ayrılan pay, örneğin İsviçre'de yüzde 6 iken, OECD ortalamasında
yüzde 3,2'dir. Bu oran Türkiye'de yüzde 1,5'tur. Türkiye, hane
halkı harcamaları içinde cepten sağlığa en az para ayrılan
ülkedir.''
Bakan Akdağ, ''Yeşil kart kalkıyor, vatandaş mağdur olacak''
yönündeki eleştirilerin de doğruyu yansıtmadığını söyledi. Akdağ,
yalnızca yoksulluk belirlemesi ile ilgili usullerin değişeceğini,
yeşil karttan yararlanması gereken kişilerin, prim ödemeyeceğini,
aynı şekilde sağlık hizmeti almaya devam edeceğini söyledi.
Konuşmaların ardından yapılan oylamada komisyonda tasarı kabul
edildi.