Üniversitelerdeki "Türban/Başörtüsü yasağını CHP bitirdi"
dediğimde, "Dereyi görmeden paçayı sıvama"
uyarıları almıştım okurlarımdan.
Haklı çıktılar!
Üniversitelerde şimdilik bir sorun yok görünüyor ama...
Bu hep böyle devam edecek diye bir kural yok.
Zira, birçok üniversite bu konuda henüz diken üstünde.
Türbanlı/Başörtülü öğrenciler, başlarına bir felaket gelir
korkusuyla, serbest bırakılmasına rağmen, derslere başında örtüyle
girmiyorlar.
Ağızlarından güzel bir söz çıkacak diye sığındıkları hocaları da
onlardan beter. Hiç kimse risk almak istemiyor, herkes beklemekten
ve havaların iyice soğumasından yana.
***
Derken...
Türbanlı/Başörtülü öğrencileri kapının dışına iten uygulamanın
ortadan kaldırılmasında önemli rol oynayan CHP, aynı hoşgörüyü,
Çankaya'ya çıkmaya hazırlanan Türbanlı/Başörtülü eşlere
göstermedi.
CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, partisinin resmi dilini bir
basın toplantısıyla kamuoyuna duyurdu. Ama hemen akabinde,
Kılıçdaroğlu çok fazla tepki almış olacak ki, geri adım attı ve
Çankaya'daki resepsiyona katılma eğiliminde bulundu.
Umarım Kılıçdaoğlu'nun Çankaya yoluna taş koymazlar.
Aksi halde...
29 Ekim Kılıçdaroğlu'nu götürür.
2011 Haziran'ına kadar Kılıçdaroğlu'nun esamesi okunmaz
billahi.
Neden?
Nedeni şu, Kılıçdaroğlu'nun elinde seçimde kullanacağı bir
argüman kalmıyor. Referandum öncesinde fakir fukara edebiyatı yaptı
tutmadı. Havuzlu villa ile rakibini vurmak istedi olmadı. Recep
Bey'e sığındı yine olmadı.
Bir tek Türban/Başörtüsü kozu kalmıştı
ki...
O da gitti gidecek!
Peki Kemal Bey, meydanlarda ne diyecek?
Sav'ı suçlayamaz.
Muharrem İnce'nin inceliklerini anlatamaz.
Anlatsa da inandırcı olamaz.
Tek çare Çankaya'ya çıkmak!
Türbanlı/Başörtülü eşleri kabullenmek yani.
***
Ya direniş olursa?
Ya önüne dikenli teller serilirse?
İşte o zaman...
Kemal Bey'in yapacağı şey şu olmalı.
"Hadi bana eyvallah!"
***
Evet...
Aynen böyle...
Kılıçdaroğlu bunu yaparsa...
Büyür...
Yüzüstü bırakılmaz...
CHP'yi çiftliğe çevirenleri yüzüstü bırakır
ki...
Kısa bir süre sonra...
Onu alt etmeye çalışan herkes...
Kılıçdaroğlu'nun önünde diz çöker...
Özetle...
Kılıçdaroğlu giderse...
Dönüşü muhteşem olur!
***
Sizi anlıyorum...
Kemal Bey böyle bir şey yapmaz diyorsunuz.
Yapmazsa...
Direnmezse direnişçilere karşı...
Vallahi de gider, billahi de gider.
Kılıçdaroğlu'nun kaderi, çözeceğim dediği türban/başörtüsünün
elinde yani.
Ya hep...
Ya hiç...