29 Ekim 2012 Basın Özeti
Abone olİngiltere basınında; 'İskoçya bağımsızlığı seçerse AB üyeliği garanti mi?', 'Putin neden baskıcı?' ve 'Sigara 21'nci yüzyılda bir milyar can alacak.'
Financial Times gazetesi, 2014'te Birleşik Krallık'tan ayrılma
konusunda referandum yapmaya hazırlanan İskoçya'nın, sandıktan
bağımsızlık kararı çıkması halinde otomatik olarak AB üyesi
olamayabileceğini belirtiyor.
Gazeteye göre, hukuki sorunlar ve diğer ülkelerin muhalefeti
İskoçya'nın üyeliğine engel olabilir. Haberde özetle şöyle
deniyor:
"Avrupa Birliği bürokatları, daha önce örneği olmadığını söyleyerek
İskoçya'nın Britanya'dan ayrılması halinde ne olacağı konusunda
görüş bildirmedi. Ancak kapalı kapılar ardında herhangi bir üye
ülkeden koparak oluşan yeni devletlerin yeniden üyelik başvurusu
yapması gerektiği konusunda hemen herkes hemfikir."
Gazete bir AB yetkilisine dayandırılan bu görüşün İskoçya'daki
bölgesel hükümetin başbakanı Alex Salmond'un aylardır savunduğu
tezine ters düştüğüne dikkat çekiyor.
Salmond, İskoçya'nın bağımsız olması halinde otomatik olarak Avrupa
Birliği üyesi olacağını söylüyordu.
Financial Times, bu hukuki pozisyonun
İskoçya'nın emsal oluşturmasından korkan Avrupa Birliği
başkentlerine; özellikle de İspanya'ya veto yetkisi verdiğini
belirtiyor:
"Katalan bölgesinin bağımsızlığını engellemeye çalışan İspanya,
İskoçya'nın Büyük Britanya'dan ayrılmasına olumlu bakmıyor. İspanya
Dışişleri Bakanı Jose Manuel Garcia Margallo, bağımsız bir
İskoçya'nın Avrupa Birliği üyeliği için kuyruğun en arkasına
geçmesi gerektiğini söyledi. Bakan, 'Bağımsızlık ilan eden
devletler, katılmak istedikleri örgütlerin onayını almalı.
Uluslararası hukukta genel yaklaşım budur' dedi.
'Putin neden bu kadar baskıcı?'
Guardian gazetesi başyazısında 'Eğer, gerekli
halk desteğine sahipse ve bir yıl önce Moskova ve St Petersburg'da
meydanları dolduran muhalefet bir alternatif haline gelemiyorsa
üçüncü kez başkan seçilen Rusya lideri Vladimir Putin, neden Sovyet
döneminde bile görülmedik şekilde baskıcı davranıyor?' diye
soruyor.
Gazete, siyasi sığınma talebinde bulunmak için Kiev'e kaçan bir
muhalifin kaçırılarak tehdit edildiğini ve Sol Cephe liderlerini
suçlayan bir ifade vermeye zorlandığını, haklarında soruşturma
başlatılan iki muhalif liderin 10'ar yıl hapis cezasına
çarptırılabileceğini, bir katedralde Putin aleyhinde şarkı söyleyen
kadınların hapse atıldığını belirterek özetle şöyle diyor:
"Putin yeniden başkanlığa seçildikten sonra gençlerle Ordodoks
kilisesini, Batı yanlılarıyla milliyetçileri, liberallerle
muhafakazakârları karşı karşıya getirdi. Bu çatışmaların tümü
Amerikan karşıtlığını besliyor. Putin, Amerika'yı ortakları olarak
gördüklerini söylemesine karşın, Amerikalı temsilciler, içlerindeki
düşmanlar olarak görülüyor, tüm adımları şüpheli bulunuyor, yardım
örgütleri kapatılıyor ve diplomatlar sıkı bir şekilde izleniyor.
Tüm bunlar bir taktik. Putin de bir usta bir stratejist değil, bir
taktisyen. Ama yine de bunlar Putin'in neden bu kadar ileri
gittiğini açıklamıyor."
Gazeteye göre üzerinde durulmaya değer bir senaryo şöyle:
"Muhaliflere karşı mahkemelerde verilen savaştan ziyade, Putin'in
danışmaları arasında yaşanan gizli bir mücadele söz konusu.
Putin'in ilk iki dönemde sağladığı istikrar yerini ekonomik
durgunluğa bırakırken, Rus lidere karşı içeriden bir muhalefet uç
vermeye başladı. Baskıcı uygulamalar, Putin'in buna geçici ve
taktiksel yanıtından ibaret. Ama, bu sorunun kaynağını ortadan
kaldırmayacak. Yani, Putin'in adının ve geleceğinin ayrılmaz bir
şekilde bağlı olduğu yolsuz, katı ve yeniden yapılandırılması
mümkün olmayan bir yönetim biçimi."
Yunanistan'ın borçları silinecek mi?
İngiltere'de anamuhalefetteki İşçi Partisi'nin Gölge Maliye
Bakanı Ed Balls ve Gölge Dışişleri Bakanı Douglas Alexander, Times
gazetesi için ortak kaleme aldıkları makalelerinde krizden çıkış
için Avrupa'nın daha az harcaması ve harcama şeklini değiştirmesi
gerektiğini savunurken, Independent Almanya'nın itirazına rağmen,
Yunanistan'ın alacaklılarının yeni bir borç silme kararında ısrarcı
olduğunu yazıyor.
Haberde, Uluslararası Para Fonu IMF, Avrupa Merkez Bankası ve
Avrupa Komisyonu temsilcilerinin Perşembe günü AB maliye bakanları
zirvesine hazırlık amacıyla yaptıkları toplantıda, Yunanistan'ın
içinde bulunduğu mali krizi aşabilmesi için yeni bir borç silme
kararı alınmasını gündeme getirdi.
Gazete, Troyka'nın planının Avrupa Merkez Bankası'nın bir katkısını
öngörmediğini, bu planın hayata geçirilmesi halinde bu paranın
vergi mükelleflerinin cebinden çıkacağına dikkat çekiyor.
Independent, Avrupa Merkez Bankası'nın
Yunanistan'dan 40 milyar Euro alacağı olduğunu belirtiyor ancak
bankanın üye devletlere böyle bir finansman desteği sağlamasının
yasaklandığı için olası bir borç silme kararına dahil olmayacağını
kaydediyor.
'Sigara 21'inci yüzyılda 1 milyar can alacak'
Independent gazetesi, İsviçre'nin Lugano
kasabasında düzenlenen bir kanserle mücadele konferansıyla ilgili
haberinde "Sigara bu yüzyılda dünya genelinde bir milyar kişiyi
öldürecek' diyor.
Aslında bu uyarı Amerikan Kanserler Mücadele Derneği Başkanı John
Seffrin'e ait. Gazeteye göre dünyaca ünlü 100 kanser uzmanını bir
araya getiren forumda hükümetlerin küresel tütün endüstrisini
durdurmak için daha fazla çaba harcaması istendi. Bunu sağlamak
için atılması önerilen adımlar arasında sigara fiyatlarının büyük
oranda artırılması, tütün reklamlarının yasaklanması ve çok uluslu
tütün şirketlerinin kazançlarının ağır bir şekilde
vergilendirilmesi de var.