28 Aralık 2011 Basın Özeti

Independent, Suriye'ye giden Arap Birliği gözlemcilerinin Humus kentinde onbinlerce rejim karşıtı tarafından karşılandıklarını aktarıyor bu sabah.

Gazete, muhaliflerin, Esad rejiminin gözlemcilerin gelişi nedeniyle tankları sokaktan çekerek sakladığını öne sürdüklerini kaydederken, gözlemcilerin başkanı Sudan'ın eski istihbarat şefi Mustafa el Dabi'nin şu ana kadar kaydedilen ilerlemeyi olumlu olarak niteleyen sözlerine de yer veriyor haberinde.

Bazı muhaliflerin Arap Birliği'ni rejimle işbirliği yapmakla suçladığı da haberdeki ayrıntılar arasında.

Yılın adamı Bouazizi

Times ise başyazısında yılın adamını seçmiş

''Tunus'ta kendini ateşe vererek Orta Doğu'da ayaklanmaları başlatan sebze satıcısı Muhammed Bouazizi'' diyor yılın adamı.

Rejim değişikliklerine, diktatörlerin devrilmiş olmasına karşın özgürlüklerin ve yaşam standartlarının tamamen ilerlediğini söylemenin mümkün olmadığını vurgulayan Times, şöyle devam ediyor:

''Bouazizi dünyayı değiştirmeyi hedeflememişti. Arap dünyasına yayılan ayaklanmaların ön saflarında da tek bir kişi yoktu, gelecek için öne çıkan bir lider de yok. Ama Arap Birliği iyi yönde değişti. Katar yardımcı olarak önemli bir rol üstlendi. Ama bu yılı şekillendiren olayların ardında despot rejimlere karşı duran sayısız insan vardı. Muhammed Bouazizi de onlardan biriydi.''

Bankalarda borç krizi tedirginliği

Financial Times'ın manşetinde, Avrupa Merkez Bankası'nda gecelik repo miktarında büyük artış yaşandığına ilişkin bir haber var.

Gazete, merkez bankasının Noel öncesinde sağladığı likiditeye karşın bankaların birbirlerine borç vermek yerine paralarını daha düşük faizli merkez bankası kasalarını tercih etmelerinin birbirlerine duydukları güvensizliği de ortaya koyduğuna işaret ediyor.

Noel sırasında merkez bankasına yatırılan reponun miktarı 412 milyar euro; daha önceki en yüksek miktar ise haziran 2010'da 384 milyar euro civarında olmuştu.

Financial Times, euro bölgesinin borç krizine ilişkin önemli bir göstergenin de bugün İtalya'nın borçlanması sırasında oluşacak faiz oranıyla belireceğinin altını çiziyor.

'Obezler ama sorun olarak görmüyorlar'

Daily Telegraph'ın iç sayfalarında bir sağlık haberi göze çarpıyor. Habere göre, İngilizlerin aşırı kilo ve obezite konusunda daha iyi eğitilmeleri gerekiyor.

Haberde ayrıntılarına yer verilen bir araştırmaya göre, ülkede yaşayanların dörtte biri aşırı kilolu ya da obez.

Ve bu sorunu yaşayan her 10 kişiden dördü de kilolarının sağlıklı bir seviyede olduğunu düşünüyor.

Gazete, bu kişilerin aşırı yemek yemenin ve spor yapmamanın yaratabileceği sorunların farkında olmadıklarına işaret ederken, İngiltere'nin araştırmanın yapıldığı 12 ülkeden sadece üçünden daha iyi durumda olduğunun da altını çiziyor.

Amerika Birleşik Devletleri ve Suudi Arabistan'da obezlerin oranı yüzde 64, Avustralya'da ise yüzde 60 olarak tespit edilmiş.

Araştırmayı yapan Bupa Health Pulse adlı kuruluşun yetkilisi Dr. Sneh Khemka, obezitenin aralarında kanserin de olduğu çok sayıda hastalıkla bağına dikkat çekerek, ''En azından sorunun farkında olanların bu konuda birşeyler yapmak istedikleri anlaşılıyor, bundan yararlanılabilir'' diyor.

Napoli mafyanın hedefinde mi?

Guardian'da ise İtalyan mafyasının futboldan pay kapma girişimlerinde bulunduğuna ilişkin kuşkuları içeren bir haber dikkat çekiyor.

Habere göre, Napoli futbol takımının bazı oyuncularının son dönemde hedef oldukları silahlı soygun ve hırsızlık olaylarıyla mafya arasındaki bağ mercek altına alınmış.

Guardian, polisin kentin Camorra olarak adlandırılan mafya yapılanmasının kulübün gelirinden pay peşinde oldukları şüphesi taşıdığını aktarıyor.

Seri A'da yeniden üst sıralar için mücadele etmeye başlayan Napoli, Şampiyonlar Ligi'nde de bir sonraki tura kalmış, takımın golcüleri de kentte kahraman olarak görülmeye başlanmıştı.

Bu futbolculardan Marek Hamsik'in eşi ve Lavezzi'nin kız arkadaşı silahlı soyguna maruz kalırken, takım arkadaşları Cavani'nin evine hırsız girmiş, menajeri de gaspedilmişti.

Guardian, Napolili akademisyen ve yazar Biagio de Giovanni'nin ''Napoli yeniden yükselişe geçince mafyanın da bir pay istediği anlaşılıyor'' sözlerine yer veriyor. İnternet üzerinden bilet satışı nedeniyle Camorra'nın karaborsa bilet satışından elde ettiği gelirin azaldığı söylentileri yaygın.

Guardian, soruşturma makamlarının fanatik taraftar gruplarıyla mafya arasındaki bir bağ bulunduğundan uzun süredir şüphelendiklerini, bazı taraftar gruplarının kendilerine bedava bilet verilmemesi durumunda olay çıkarma tehdidiyle kulübe şantaj yaptıkları iddialarının bulunduğunu da aktarıyor.