26 yıl aradan sonra günışığında
Abone olReliant tarafından geliştirilen, ancak üretilmeyen son Anadol prototipi, Rahmi M. Koç Müzesi'nde başlayacak "Hayalden Gerçeğe" sergisi için ilk kez günışığına çıktı...
Ford Otosan, Anadol üretimi için İngiliz Reliant firması ile
anlaşma yapmıştı. Zira üretilen modeller ve teknolojileri, Reliant
tarafından hazırlanıyordu. Bu işbirliği, başarılı şekilde
sürüyordu. 1977'de Reliant, Otosan'a yeni bir proje getirdi...
Aracı, Bertone'nin ünlü tasarımcısı (Efsane haline gelen süper spor
otomobili Lamborghini Countach'ın da tasarımcısıdır) Marcello
Gandini çizmişti. Hatchback, stationwagon, pick-up gibi kasa
tipleri üretilebilirdi. 1.3 litreden, 2.8 lt. V6'ya kadar çeşitli
motorların kullanılabileceği aracın kod adı "FW11"di. Reliant,
diğerleri gibi tamamen fiberglass gövdeye sahip bu aracın, Anadol
adıyla üretilmesini öneriyordu. Ancak fiber teknolojisi,
masraflıydı. Dolayısıyla, o dönemde üretilen Murat 124, Renault
12'nin yanında düşük ve rekabetçi bir fiyata sahip olamayacaktı...
Proje rafa kalktı ve Otosan, kendisi Anadol 16'yı yaratıp,
1980'lerin hemen başında satışa sundu. Reliant'ın kendi ürettiği
"Scimitar GTE"nin (Ki bu modelin bir örneğini, Reliant'ın eski
yöneticilerinden Ray Wiggins Koç Müzesi'ne bağışlamış) yerine
düşünülen FW11 ise, Gandini tarafından Citroen'e uyarlandı ve
yıllarca üretilen "BX" modeli ortaya çıktı. Yıllar sonra yenilendi
Dört adet yapıldığı söylenen FW11 kodlu araçtan ikisi, Otosan'ın
incelemesi için Türkiye'ye getirilmişti. Hatta Rahmi M. Koç Müzesi
Genel Müdür Yardımcısı Mahmut Zeytinoğlu, bu araçların tanıtımında
bulunduğunu anlatıyor. Üçüncüsü, 1981'de İngiltere'de Birmingham
Motor Show'da sergilendi. Şimdilerde Fransa veya İsveç'te hala
dolaşmakta olduğu söyleniyor. Türkiye'ye gelenlerse, Otosan'ın eski
fabrikasında bir depodaydı... İşte bu araçlardan biri, 25 yıldan
fazla bir süre kaldığı yerden günışığına çıktı. Rahmi M. Koç
Müzesi'nin ev sahipliği yapacağı, "Hayalden Gerçeğe" adını taşıyan
ve "Türk Otomobil Sanayii'nin 50 Yılı" konulu sergi için... İki
prototipin sağlam parçalarını birleştirilmesiyle ayağa kalkan FW11,
müzenin en değerli konukları arasında. Üstelik koltuklarından,
farlarına, göstergelerinden motoruna kadar pek çok parçası
orijinal... Tamamen Türk tasarımı olan, ancak üretilemeyen
"Çağdaş"ın prototipiyle yan yana olacaklar... Çocuk tasarımcılara
özel! Biraz da, sergiden bahsetmekte yarar var. Türkiye'de üretilen
eski ve yeni yerli otomobil modellerinin sergileneceği
organizasyon, 8 Ekim günü halka açılacak. 20'den fazla aracın
bulunacağı sergide, ayrıca nostaljik otomobil reklamları, gazete
ilanları, eski plakalar, aksesuarlar, otomobillere yazılan yazılar,
eski otomobil yarışlarından fotoğraflar, kupalar, madalyalar da
olacak... Müzenin Genel Müdürü Tony Phillipson, sergide ayrıca
çocuklara yönelik bir de tasarım stüdyosu olacağını belirtiyor.
Burada Mimar Sinan Üniversitesi'nden tasarımcılar eşliğinde,
çocuklara, hayallerindeki otomobili çizme imkanı sağlanacak. Burada
çizilen otomobiller değerlendirilerek, aralarından biri, birinci
seçilecek. Ford Otosan, bu modelin kilden örneğini yapacak ve bu
da, müzede sergilenmeye başlayacak. Neden sizin çocuğunuzun
otomobili olmasın? Phillipson, Otomotiv Sanayi Derneği ve bu
sektörde önemli yerleri bulunan Ford Otosan, Oyak-Renault, Tofaş,
Toyota, Honda ve Karsan'ın katkılarıyla düzenlenecek bu serginin,
Türk otomobil tarihinin, gelecek nesillere de tanıtılması açısından
büyük önem taşıdığını belirtiyor. Çok da haklı. Zira Türkiye'de
üretilmiş, bunca özel otomobilin, yeniden biraraya gelmesi zor gibi
görünüyor. Kaçırılmayın... Yazı: Levent Köprülü Kaynak:
Milliyet