25 Mart İngiltere basın özeti

İngiltere'deki gazetelerin manşetlerinde bugün, Germanwings havayolu şirketine bağlı bir yolcu uçağının İspanya'dan Almanya'ya yol alırken Fransa'daki Güney Alpler bölgesinde düşmesi var.

Guardian konuyla ilgili kapsamlı haberinin bir bölümünde son yıllardaki uçak kazalarının durumuna eğilmiş.

Gazete, bazı kazalara rağmen dünyada uçak kazalarının son dönemde düşüş içinde olduğunu belirtiyor.

Guardian: Dünyada uçak kazaları oranı düşüşte

Haberde özetle şu ilgilere yer veriliyor:

"Son yıllardaki çok ses getiren uçak düşme olaylarına rağmen dünyadaki uçak kazalarının oranı tarihsel olarak düşük bir seviyede. Ancak son dönemdeki kazalarda ölenlerin sayısında artış yaşandı."

"Uçak Kazası Arşivleri Bürosu'nun (BAAA) yayınladığı veriler, dün Germanwings uçağının Alpler'de düşüşünün 2015'te yaşanan bu tür 17. kaza olduğunu ortaya koydu. Geçen yılın aynı döneminde bu sayı 33'dü. Son kazayla 2015'teki uçak kazalarında ölenlerin sayısı 247'ye çıktı."

"BAAA'ya göre 2014'teki uçak kazalarında 1328 kişi öldü. Bu, 2005'ten bu yanaki en yüksek ölüm rakamı. AirAsia QZ8501 uçağının düşmesi ile Ukrayna'da MH17 uçağının düşürülmesi de 2014 yılında yaşanmıştı. BAAA askeri uçakları ve en az altı kişi taşıyabilen tüm uçakları kayıt altında tutuyor."

"Dünya Bankası ve Sivil Havacılık Örgütü'nün yıllık verilerine göre 2014'te her bir milyon uçuşta yaşanan kaza sayısı beşten az. Bu, 1973'ten bu yana ki en düşük rakam."

Telegraph: Düşük maliyetli havayolu şirketleri daha mı az güvenli değil

Daily Telegraph'ın olayla ilgili sayfalarında Germanwings şirketi ve ucuz yolculuk sağlayan havayolu şirketleri büyüteç altına alınmış.

Telegraph düşük maliyetli hava yolu şirketlerinin büyük hava yolu şirketleriyle aynı standartlara sahip olduğunu belirtiyor:

"13 yıl önce kurulan Germanwings'in tamamı Lufthansa tarafından 2009 yılında satın alındı. Şirket Avrupa'da 130 yere seyahat ediyor. 78 uçağının büyük bölümü Airbus A320 ve Boeing 737'den oluşuyor."

"Geçen yıl Dünya Havayolu Ödülleri'nde, Norwegian ve easyJet'ten sonra en iyi üçüncü düşük maliyetli havayolu şirketi seçildi. Germanwings, düşük maliyetli havayolu taşımacılığı piyasasında sadece yüzde 5 paya sahip. Pegasus, Vueling ve Norwegian'dan daha küçük."

"Bugüne kadar büyük kazaları bulunmayan şirkete ait bir uçak 2010'da kirli kabin havasından etkilenmiş, pilotlar bilinçleri kaybetme noktasına yaklaşmış ancak uçağı Köln'e indirmeyi başarmıştı."

Haberde "Düşük maliyetli hava yolları büyük hava yollarından daha az güvenli değil" ifadesine yer veriliyor.

Haber şöyle devam ediyor:

"2009 ve 2013 arasındaki dönemde her bir milyon uçuşta ortalama 6.83 uçağın düştüğü Afrika, dünyada uçmak için en tehlikeli yer olmaya devam ediyor. Aynı dönem için Avrupa'daki oran 0.24, Kuzey Amerika'daki ise 0.2."

"Avrupa'da ana akım havayolu şirketleri ve düşük maliyetli hava yolu şirketleri Avrupa Hava Güvenliği Ajansı'nın belirlediği aynı kurallara tabiler. Bu kurallar pilot eğitimi, çalışma saatleri ve uçak bakımını kontrol altına tutuyor."

"Havayolu endüstrisi içinden bir yetkili, "İndirimli havayolu şirketleri ve ana akım havayolu şirketleri tam olarak aynı uçakları uçuruyor ve aynı standartlara tabiler. Bu yüzden güvenlik kayıtlarının daha kötü olması için hiçbir neden yok."

"Düşük maliyetli havayolu şirketleri, uçak düşmelerinin neden olacağı yıkıcı itibar zedelenmeleri konusunda özellikle hassaslar. Avrupa'da esayJet veya Ryanair'in, ABD'de ise 40 yıl önce indirimli uçuş devrimini başlatan Soutwest Havayolları'nın hiçbir uçağı düşmedi."

Times: Pilotların Airbus boykotu

Times ise manşetine, kaza ardından İngiltere ve Almanya'daki bazı havalimanlarında pilotların boykota gitmelerini koymuş.

Haberde özetle şu ifadelere yer veriliyor:

"Soruşturma görevlilerinin, bir uçağın Fransa Alplerinde neden düştüğünü açıklama mücadelesi vermesi nedeniyle pilotlar Airbus uçaklarını boykot etmeye başladı."

"(İngiltere'deki) Heatrow, Stansted ve Manchester havaalanları ile Almanya'daki havaalanlarında yolcular, kabin ekiplerinin, A320 uçağının düşmesinden saatler sonra, benzer uçaklara binmeyi reddetmesi nedeniyle yolculuk yapamadı."

"Pilotlar 'kişisel nedenlerle' uçmayı reddettiklerini söyledi.

Independent'ta Filistinli İslami Cihad örgütünün siyasi lideri Halid el-Batş'la yapılmış bir söyleşi var.

Söyleşiyi gazetenin Orta Doğu muhabir ve analistlerinden Kim Sengupta yapmış.

El Batş'ın söyleşideki en çarpıcı sözlerinden biri, İsrail'de yapılan son seçimleri Binyamin Netanyahu'nun kazanmasıyla ilgili olanı.

El Batş şunları söylemiş: "Binyamin Netanyahu'nın seçilmesi Filistin halkı için en iyi sonuç oldu. Bu, kafa karışıklığı olmadığı anlamına geliyor: İsrail'in gerçek yüzünü görüyoruz, barış istemeyen yüzünü görüyoruz ve en azından ne umulacağını biliyoruz."

El Batş İsrail'in bölgedeki barış çabalarına izin vermeyeceğini de söylemiş:

"Obama bir parmak izi bırakmak, buraya barış getirmek istiyor. Tabi ki diğerleri de, Carter ve Bush gibi, bunu denediler. Obama deneyecek, belki de samimi ama başarılı olmayacak. İsrailler bunun gerçekleşmesine izin vermeyecek."

FT: Erdoğan ve Davutoğlu arasında gerilim artıyor

Financial Times, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu arasında var olduğu iddia edilen gerilimi sayfalarına taşımış.

Haber, gazetenin Türkiye muhabiri Daniel Dombey imzasını taşıyor.

Haberde "Erdoğan ve Davuoğlu arasındaki gerilimin, AKP içine bir iç kavga enjekte ettiği" belirtiliyor.

FT, gazeteci Ahmet Hakan'ın görüşlerine de yer vermiş:

"Türk yorumcu Ahmet Hakan, 'Erdoğan ve Davutoğlu arasında iktidar mücadelesi var' diyor. "Erdoğan 'kontrol istiyorum' derken Davutoğlu 'Ben başbakanım ve güçlerimi kullanmak istiyorum' diyor."

Haberde Erdoğan ve Davutoğlu'nun kökenlerinin tamamen farklı olduğuna da değinilmiş.

FT, ismini vermeden önde gelen bir AKP destekçisinin görüşlerine yer vermiş:

"Tanınmış bir AK Partisi destekçisi, 'Davutoğlu başbakan olduğunda ana işinin ülkeyi yeni bir anayasa ve sisteme götürmek olduğunu biliyordu. Erdoğan bu yüzden ona görev verdi' dedi. Destekçi, Başbakan'ın Cumhurbaşkanı'yla arasındaki güven bağlarının şimdi bozulduğunu ve bunun sonucu olarak Erdoğan'ın Davutoğlu'na, yeni parlamentoya yönelik AK Parti aday listesi üzerinde az bir kontrole izin vereceğini ekledi."

Haberde "Erdoğan ve Davutoğlu arasındaki son gerilimin Erdoğan'ın çözüm süreciyle ilgili hükümeti eleştirmesiyle başladığı" belirtiliyor.

FT, Başbakan Yardımcısı ve hükümet sözcüsü Bülent Arınç'ın Cumhurbaşkanı'nın açıklamalarını eleştirmesi ardından Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ile Arınç arasında kamuoyu önünde tartışma yaşandığını aktarıyor.

Haberin sonunda Davutoğlu'nun dün Erdoğan'la herhangi bir sorun olmadığını söylediği belirtiliyor.