21 Ağustos İngiltere basın özeti

İngiltere basınında Türkiye'ye dair haberler geniş yer buluyor. Türkiye'nin Suriye'de oluşturulmasını istediği 'güvenli bölge'ye dair gelişmeler ve Türk Lirası'nda yaşanan değer kaybı ele alınan konular arasında.

Independent gazetesi Türkiye'nin Suriye'de talep ettiği güvenli bölgeyi oluşturmak için ilk adımı attığını ve Azez kenti civarına yerleşecek olan Türkmen güçlerinin Suriye'ye girişine yardımcı olduğunu yazıyor.

Gazetenin diplomasi muhabiri Kim Sengupta'nın imzasını taşıyan haberde, "[Türkiye] ordusu Türkmen savaşçılara zırhlı araçlarla eşlik ederek Bab El Selam üzerinden Azez'e gidip kamplarını kurmalarına yardımcı oldu" deniyor.

Bab El Selam, Kilis'teki Öncüpınar sınır kapısının Suriye tarafında bulunuyor.

Türkiye'nin değişen Suriye politikasını Independent gazetesine yorumlayan İngiltere'den bir diplomatın sözleri de haberde yer alıyor:

"IŞİD'e karşı mücadelede Türklerin desteğini almak çok önemliydi. Türkiye'nin bunun karşılığında talep ettiği de Kürtlere karşı operasyonlar oldu. PKK'nın saldırıları da ateşe benzin döküyor. Ama Türklerin itidalli olmaları için çalışıyoruz. Amerikalılar kesinlikle YPG'nin desteğinin devam etmesi gerektiği görüşünde."

Gazeteye konuşan İngiliz diplomata göre Azez bölgesinde zaten gergin olan etnik ilişkilere Türkmen güçlerinin gönderilmesi yardımcı olmayacak.

'TL'de değer kaybı sürebilir'

Financial Times gazetesi, siyasi belirsizlikler ve çatışmalar gölgesinde Türk Lirası'ndaki (TL) kayıpların devam edebileceğini öngörüyor.

Gazetenin Piotr Zalewski imzasını taşıyan haberinde, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın erken seçime hazırlanılması yönündeki açıklamalarının ardından Türk Lirası yeni dip seviyeleri test etmeyi sürdürdü" deniyor.

TL'deki son satış dalgasının geçen hafta başladığı ifade edilen haberde Merkez Bankası'nın özel bir önlem almaya gerek duymadığı da belirtiliyor.

Haber şöyle devam ediyor:

"Şiddet ve siyasi belirsizlik gölgesinde Lira üzerindeki baskının Merkez Bankası'nın gelecek ayki toplantısına kadar devam etmesi olası. Merkez Bankası'nın gelecek ayfaiz artırımına gitmesi artık geniş çevrelerce beklenen bir durum haline geldi."

'Suriye'ye müdahale etmemek hataydı'

Daily Telegraph gazetesinde yer alan bir köşe yazısındaysa, İngiltere ve diğer Batılı ülkelerin Suriye'deki iç savaşa uzun süre müdahale etmeyerek büyük bir hata yaptığı ileri sürülüyor.

David Blair imzalı yazıda "İki yıl önce Suriye'de kimyasal silahlarla saldırılar düzenlendi. Saldırıların 8 gün ardından Başbakan David Cameron'un Suriye'ye askeri müdahale talebi parlamento tarafından reddedildi. Bugün Suriye'nin kendi kaderine terk edilmesi kararının ne kadar hatalı olduğunu görüyoruz" deniyor.

Yazıda hem büyük bir insani krizin ortaya çıktığı, hem de İngiltere'yi de tehdit eden bir yapıya büründüğü savunuluyor.

Yazı şöyle devam ediyor:

"İngiltere Suriye'den uzak durmayı tercih ederken, diğer ülkeler o kadar çekingen değildi. İran Esad rejimini ayakta tutmak için iç savaşın başından bu yana müdahalesini sürdürüyordu. Rusya ise Esad'a gelişmiş silahlar vererek rejimi destekliyordu. Türkiye, Suudi Arabistan ve Katar ise tercih ettikleri isyancı militanlara silah yardımıyla ülkedeki iç savaşa müdahale ediyordu."

İslamcı olmayan ve hayatta kalmaları tamamen Batı'nın müdahalesine bağlı olan Esad karşıtı grupların iç savaşın ilerleyen yıllarında silinip gittiği ifade edilen yazıda "Cihad virüsünün kalıcı hale gelmesinin önü açıldı, IŞİD ortaya çıktı. Tüm bunlardan sonra müdahale etmemenin doğru seçim olduğu nasıl söylenebilir?" diye soruluyor.