2023’e kadar 700 milyar dolarlık ihtiyaç
Abone olBaşbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye’nin 2023 yılına kadar 700 milyar dolarlık bir alt yapı ihtiyacının olduğunu belirterek, “Biz bunun ...
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye’nin 2023 yılına kadar
700 milyar dolarlık bir alt yapı ihtiyacının olduğunu belirterek,
“Biz bunun yaklaşık 200 milyar dolarını PPP Kamu Özel Ortaklığı
Metoduyla gerçekleştirmeyi düşünüyoruz” dedi.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan İstanbul’da düzenlenen
‘Yatırımcılar İçin Altyapı Finansman Araçlarının Geliştirilmesi
Konferansı’nın açılış törenine katıldı. Açılışta konuşan Babacan,
alt yapı yatırımlarının önemine değinerek bir ülkenin
kalkınmasında, özel sektörünün gelişmesinde, refahın, yaşam
kalitesinin artmasında alt yapı yatırımlarının önemli olduğunu
belirtti.
“Önümüzdeki dönemde dünyanın alt yapı ihtiyacının çok büyük” diyen
Babacan, “Gelişmekte olan ülkelerin de alt yapıya ihtiyacı büyük
olduğu gibi Türkiye’nin de büyük. Bunun için son 3 yıldır G20’de
alt yapı yatırımlarının finansını özel bir çalışma olarak, başlık
olarak belirlemiş durumdayız. Küresel kriz pek çok hesabı
değiştirdi. Finans piyasalarının işleyiş şeklinde ciddi
aksaklıklara yol açtı. Merkez bankalarının para aktarım
mekanizmalarının da büyük sorunlar oluştu” dedi.
Uzun vadeli finansmanın temel faktörünün güven olduğunu söyleyen
Ali Babacan, “Güven faktörü tüm bu küresel krizde şiddetle ihtiyaç
duyulan bir unsurdu. Pek çok ülkede güven oluşamadı. Kimi finansal,
kimi ekonomik kriz, sosyal, siyasi diye adlandırdığı krizin asıl
özünde ‘güven krizi’ yatmaktaydı. Böyle bir ortamdan geldik. Dünya
ekonomisinde ve Avrupa ekonomisinde yavaş yavaş toparlanma söz
konusu. Ama özellikle Avrupa’daki toparlanma kırılgan bir
toparlanma, zayıf bir toparlanmadır. Ülkeden ülkeye çok büyük
farklılıklar gösteren bir toparlanma hızı görüyoruz.
Türkiye’nin 2023 yılına kadar 700 milyar dolarlık bir alt yapı
ihtiyacının olduğunu belirten Babacan, bunun yaklaşık 200 milyar
dolarını PPP Kamu Özel Ortaklığı Metoduyla gerçekleştirmeyi
düşündüklerini söyledi.
Kamunun özel sektör ortaklığıyla çok güzel projeler başardıklarını
söyleyen Babacan “Türkiye 1987 yıllarında enerjiyle başlayan bir
kamu özel ortaklığı modelini geliştirmişti. Kamunun özel sektör
ortaklığıyla beraberce yapılan çalışmalardan da çok büyük verim
aldık. Şimdi de şehir hastaneleri yapıyoruz. Her biri sağlık
kampusu dediğimiz yatırımlar. Bunların kimisi 200 milyon dolar,
kimisi 300, kimisi 500, 600 milyar dolarlık yatırımlar” dedi.
“TÜRKİYE’DEKİ SİYASİ HAREKETLİLİK ÇALIŞMALARIMIZI GÖLGELEDİ”
Türkiye’nin siyasi hareketliliğin yoğun olduğu bir dönemden
geçtiğini ifade eden Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, şunları
söyledi: “Yeni sermaye piyasası kanunu, ikinci bir düzenleme
takvimine baktığımız zaman bir yandan geçen sene mayıs ayındaki
Gezi olaylarından, 17 Aralık, 25 Aralık süreçlerine varıncaya kadar
içeride çok hararetli tartışmalarının olunduğu bir dönemdeydik.
Amerikan Merkez Bankası’nın para politikası değişikliğe gitmesi
bunun tüm gelişmekte olan ülkelerin piyasalarındaki hareketliliğe
sebep olması bütün bunlar bizim sermaye piyasası alanında
yaptığımız çalışmaları gölgeledi”.
Son bir yıldır yaşananların kafalarda soru işareti oluşturduğunu
belirten Ali Babacan, bunun farkında olduklarını belirterek,
“Bunların hepsi geçecek. İnşallah önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı
seçimlerinde Türkiye, büyük bir başarıyla, demokrasi olgunluğuyla
geçirecek. Arkasında genel seçimler var. Yine ileri bir demokrasiye
yakışır olgunluk ve sükunet içinde geçecek. Bütün bunlardan sonra
da 4 yıl seçimsiz dönemi var. Yani 2023 yılana kadar 4 artı 4’lük
seçimsiz dönemlerimiz var. O dönemler Türkiye’nin atak yapması için
de son derece önemli bir fırsat. Bu fırsat çerçevesini eğer biz
Türkiye olarak iyi kullanırsak 2023 hedeflerimize çok kolay
ulaşırız. Ancak bu fırsat çerçeveleri iyi değerlendirilemezse 2023
hedefleri zorlaşır. Bu hedefler sadece ekonomik açıdan değil, ayna
zaman da siyasi açıdan da önemli olduğu vurgulamak istiyorum” diye
konuştu.
“HİÇBİR MACERA ARAYIŞINA GEREK YOK”
2002’nin Türkiye’siyle bugünün Türkiye’sinin çok çok farklı
olduğunu sözlerine ekleyen Babacan, “ Bu yıllarda inişler çıkışlar
yaşadık ancak başladığım nokta ile bugün ki arasın da büyük fark
var. Bugün ki nokta ile 2023 arasında da aynı büyüklükte beklide
daha fazla dönüşüm, değişim Türkiye için şart. Bu konularda
eksikliklerimiz var. Bunu biliyoruz. Ama bu eksikliklerimiz için
Avrupa Birliği (AB) süreci çok temel bir süreç. AB, Türkiye’nin
kendi iç reformları açısından çok önemli bir çaba. Özellikle siyasi
reformları açısından çok önemli. Büyüyelim bütçe açığımız, borcumuz
artsın. Bunlar bizim ekonomik yapımıza uygun yaklaşımlar değil.
Dolayısıyla hiçbir macera arayışına gerek yok” şeklinde
konuştu.
Babacan, “Türkiye kendisini ispat etmiş, 12 yıldır başarıyla
uygulanmış bir ekonomik perspektifi var. Bu başarının kodları,
şifreleri var. Bunları mutlaka sapa sağlam tutmamız, korumamız
gerekiyor” dedi.
(İHA)