2013'ün Genelkurmay Başkanı konuştu
Abone ol2013'ün Genelkurmay Başkanı adayı Necdet Özel'den hukukun önemine vurgu yapan çok önemli açıklamalar.
2013 yılında yapılacak askeri şura ile Genelkurmay Başkanlığına
getirilmesi beklenen 2. Ordu Komutanı Orgeneral Necdet Özel
görevini Korgeneral Servet Yörük'e devrederken önemli mesajlar
verdi.
Yeni Jandarma Genel Komutanı Özel, "Görev sürem içerisinde
bölücü terörle mücadeleyi tamamen hukuk kuralları içinde yürüttük.
Hukuk dışı hiç bir faaliyete izin vermedik. Hiçbir şeyin üzerini
örtmedik" dedi.
2. Ordu Komutanlığında düzenlenen devir teslim törenine, 30 Ağustos
2010'dan itibaren Genelkurmay Başkanlığını üstlenecek Kara
Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Işık Koşaner de katıldı.
HİÇBİR ŞEYİN ÜZERİNİ ÖRTMEDİK
Törende konuşan Orgeneral Özel, 2 yıl önce ulusal birlik ve
bütünlüğe önemli ölçüde tehdit oluşturmaya devam eden terörle
mücadelenin yoğunluk kazandığı bir ortamda, sorumluluk ve görevinin
ağırlığının bilincinde olarak görevi devraldığını ifade etti. Görev
süresi içerisinde bölücü terörle mücadeleyi tamamen hukuk kuralları
içinde yürüttüklerini belirten Orgeneral Özel, şöyle konuştu:
''Görev sürem içerisinde bölücü terörle mücadeleyi tamamen hukuk
kuralları içinde yürüttük. Hukuk dışı hiç bir faaliyete izin
vermedik. Basında yer alan her iddiayı büyük bir ciddiyet ve
duyarlılıkla inceledik, soruşturduk ve ilgili makamları
bilgilendirdik. Bir başka ifadeyle hiçbir şeyin üzerini örtmedik.
Bunun huzuru içindeyim. Birkaç talihsiz kaza dışında, yurt içi ve
dışında sivil vatandaşlara yönelik olumsuz hiçbir faaliyetimiz
olmadı. Onların zarar görmemesi için çok ama çok dikkat ve gayret
gösterdik.''
TERÖRDEN ZARRA GÖRENLERİN İNSAN HAKLARI
Vatandaşların güvenliği, huzuru ve refahı için bölücü terörün ülke
gündemimden düşürülmesinin önem taşıdığına dikkati çeken Özel,
şunları kaydetti:
''Bu nedenle, devletimizin bütün kademeleri aynı anlayış ve
kararlılıkla hareket etmeli, vatandaşlarımızı birbirine düşürme
çabalarına fırsat verilmemeli, sağduyu hakim kılınmalı, yasaların
uygulanmasına özen gösterilmeli. Güvenlik ihtiyaçları ile insan
hakları arasındaki denge iyi kurulmalı, insan hakları savunulurken
terörden zarar görenlerin veya görebilecek olanların da insan
hakları unutulmamalı. Medyanın bu mücadelede önemli bir yeri olduğu
noktasından hareketle basın yayın kuruluşlarımızın ülke
menfaatlerini ve hassasiyetlerini daima göz önünde tutmalarının
gerekliliğine inanıyorum.''
YENİ ORDU KOMUTANINDAN MESAJLAR
Korgeneral Servet Yörük de Atatürk'ün imkansız derecesindeki
zorluklarla kurduğu, mazlum uluslarca da örnek alınarak insanlık
tarihinde önemli bir dönüm noktasını oluşturan Türkiye Cumhuriyeti
Devleti'nin, anayasal yapısına, toprak bütünlüğüne ve ulusal
birliğine yönelik saldırılara karşı karşıya kaldığını söyledi.
Bu saldırıların ortak hedefinin Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin
üniter yapısını ve ulus bilincini ortadan kaldırmak olduğunu
belirten Özel, şöyle konuştu:
''Yayılmacı emperyal düşünce yüzyıllardır bu hedefi gerçekleştirmek
için yoğun çaba içindedir. Hepimizin bildiği gibi, onların bu
insanlık dışı alçakça saldırılarını boşa çıkarmayı başaran Büyük
Önder Mustafa Kemal Atatürk geleceği görerek bu hayasız akınların
devam edebileceğine işaret etmiş ve bu maksatla da Türkiye
Cumhuriyeti Devleti ile Türk ulusunu koruma görevini Türk Silahlı
Kuvvetlerine vermiştir. Bu görev O'nun bize vasiyetidir. Bu
vasiyetin gereği olarak Türk Silahlı Kuvvetleri ve onun bir parçası
olan 2. ordu, şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da yüce
milletimizden aldığı güç ve Yüce Önder Atatürk'ün ilke ve
devrimlerine olan inançla her türlü kötü emeli amaçlayan oyunu
bozacak, tehditleri bertaraf edecektir. Bizlerin bedeninde ve
ruhunda bu azim ve kararlılık mevcuttur.''
Yörük, kendisine layık görülen kutsal vazifeyi icra ederken bundan
önce olduğu gibi bundan sonra da Atatürk ilke ve inkılaplarına
gönülden bağlı ve bunu yaşam tarzı haline getirmiş, milli çıkarları
her türlü değerin üzerinde tutan, bedenen ve fikren verilecek her
türlü görevi yapmaya hazır, bilgi çağının gereklerine cevap verecek
şekilde eğitilmiş personelle Türk yurdunun bölünmez bütünlüğüne,
anayasa tarafından tayin edilmiş laik ve demokratik Türkiye
Cumhuriyeti'ne yönelik her türlü tehdidi önlemenin başlıca
hedefleri olacağını kaydetti.