2012 Türkiye'sinden 'acıtan' manzara
Abone olEkonomimiz süper olsa ne yazar... Bir aile yoksulluk içinde, otobüs parası bulamadığı için 'at arabasına' muhtaç olmuşsa...
Yoksulluk ateşten gömlek diye boşuna dememişler... Dikkatinize sunucağımız haber de bir yoksul ailenin dramıyla ilgili... Aile Gaziantepli... Şu anda Osmaniye'nin Kadirli ilçesinde bir at arabasının üstünde yaşam savaşı veriyorlar.
Yanlarında 2 de küçük torunları var...
Biri 3 diğeri 5 yaşında...
Çocukların anne babaları para kazanmak için Adana'ya çalışmaya gitmişler.
Öyle olmuş Korkmaz ailesi için...
Evin annesi hastalanmış, karaciğer su toplamaya başlamış. 57 yaşındaki Zeki Korkmaz, bulup buluşturmuş eşini Antep'ten Adana'ya hastaneye götürmüş. Tedavinin ardından memleketlerine dönmüşler ama hastalık rahat durmamış... Eşi Ayşe'nin hastalığı tekrar nüksetmiş. Adana'ya hastaneye gitmeleri gerekmiş ama ne elde var ne avuçta...
YOL PARASI BİLE BULAMAMIŞLAR
Paranın varlığından çok yokluğu dert galiba...
Korkmaz ailesi bir otobüs parası bulamadığı için günlerce çaresizlik içinde kıvranmış.
Zeki Korkmaz bakmış ki eşinin durumu kötüye gidiyor Türkiye'nin 'ortaçağ'dan kalma ulaşım aracına muhtaç olmuş.
Bir at arabası bulmuş, evi o arabaya yüklemiş...
Düşmüş at arabası ile Gaziantep'ten, Adana yoluna...
Bu zorlu yolculuğa mecburen 2 küçük torunlarını da almışlar...
Hedefleri Adana Çukurova Üniversitesi Tıp Fakultesi Balcalı Hastanesi...
Ama dedik ya...
Dertler gelince üstüste geliyor...
Yolda eşinin sancıları artmış, karnındaki şişlik çoğalmış.
Mecburen Osmaniye-Kadirli karayolunun girişinde durmuşlar.
Boş bir arsa bulup at arabasını oraya park etmişler.
TEK İSTEĞİM VAR
Eşi ve torunları ile çile çeken Zeki Korkmaz yaşadıklarını şöyle anlatıyor: "Yolda eşim çok rahatsızlanınca Kadirli'de mola vermek zorunda kaldık. Eşimi Kadirli Devlet Hastanesi'ne de götürdüm. Hastanede doktorlar eşime birkaç gün sonra bir iğne daha yapacaklarını söylediler. Onun için bir süre daha Kadirli’deyiz. Büyük oğlum Adana'da sokaklarda kağıt toplayarak geçimini sağlamaya çalışıyor. Biz de at arabası üzerinde kalıyoruz. Benim tek isteğim yetkililer eşimin tedavisi için bize yardım etsin. Eşim tedavi olduktan sonra Gaziantep’e dönüp yaşamımızı sürdürmeye çalışacağız”.
2012 yılındaki Türkiye'den bir manzara bu...
Ne diyelim...
Fakirin halini görmeden "başını rahatça yastığa koyup uyuyanlar utansın"...