2010da Türkiyenin hali yaman!
Abone olTürkiye 2010 için risk grubunda olan ülkelerden biri olarak sayıldı. Ülkenin sıkıntılı bir dönemden geçeceği aşikar...
Reuters’in siyasi risk analisti Peter Apps, 2010 yılında
Avrupa’nın gelişmekte olan piyasalarını etkileyebilecek siyasi
risklere ev sahipliği yapan ülkeler arasında Türkiye’ye de yer
verdi. Türkiye seçimler, Ergenekon davası ve Doğan Yayın Holding’in
vergi davası dolayısıyla risk grubunda bulunuyor.
TÜRKİYE SIKINTILI BİR DÖNEME GİRİYOR
Ak Parti hükümetinin 2011’de genel seçimlerle karşı karşıya
olduğu düşünüldüğünde Avrupa Birliği (AB) adayı Türkiye, 2010’da
sıkıntılı bir döneme giriyor. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın
popülerliği yüksek işsizlik oranı ve demokratik açılıma gelen
muhalif tepkiler dolayısıyla gerilemiş durumda. Bazı
analistler Ak Parti’nin oy kazanmak adına mali tedbir politikasını
terk edebileceğini belirtiyor.
TÜRKİYE'NİN İKİ SINAVI
Ergenekon davası da laik ordu ve kökleri siyasi İslam’da olan
hükümet arasındaki ilişkiler için bir sınav niteliğinde. Diğer
yandan ülkenin en büyük medya grubu olan Doğan Yayın Holding’le
ilgili vergi davası da ülkede basın özgürlüğü için bir sınav teşkil
ediyor.
IMF, ERGENEKON, DOĞAN
Türkiye’yle ilgili dikkat edilmesi gereken noktalar şunlar:
Birincisi hükümet IMF ile yeni bir standby anlaşması imzalayacak
mı? Bu anlaşmanın imzalanmaması hükümetin kesenin ağzını açmasına
neden olabilir.
İkincisi Ergenekon davası sonucu ordunun en üst düzeyindeki
komutanlar suçlu bulunacak mı? Üçüncüsü de Doğan Yayın Holding’e
3.3 milyar dolardan fazla fatura kesen vergi davası siyasi
sebepleri olan bir cadı avı olarak mı görülüyor?
KIBRIS'IN DURUMU DA KRİTİK
Türkiye’yle ilgili olarak dikkat edilmesi gereken bir nokta daha
var: Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki başkanlık seçimlerini kim
kazanacak? Eğer geçtiğimiz Nisan ayında yapılan parlamenter
seçimlerde olduğu gibi başkanlık seçimlerini de KKTC’nin şahinleri
kazanırsa bu durum Türkiye’nin AB üyeliğinin önündeki en büyük
engellerden biri olan Kıbrıs’taki parçalı yapının sürekli hale
gelmesine neden olabilir.
DOĞU AVRUPA ÜLKELERİ
Türkiye dışında risk grubunda olan ülkeler başta Ukrayna olmak
üzere Doğu Avrupa ülkeleri ve Rusya. Ukrayna’da 17 Ocak’ta
yapılacak başkanlık seçimleri şimdiden bütçeyi ve IMF kurtarma
paketini engellemiş durumda. Devlet şirketleri şimdiden borçlarını
ödeyemeyeceklerini ilan ettiler. Ukrayna’dan bu yönde gelecek yeni
bir açıklama küresel piyasalardaki gerginliği daha da
artırabilir.
Anketler seçimlerde Başkan Viktor Yuşçenko’nun Yulia Timoşenko’ya
ya da Viktor Yanukoviç’e karşı seçimi kaybedeceğini gösteriyor.
Timoşenko 2010 bütçesinin seçimlerden sonra kabul edilmesinin
muhtemel olduğunu söylese de analistler Yanukoviç’in seçimi
kazanırsa yeni bir parlamenter seçim çağrısı yapacağını ve
istikrarsızlığı Eylül’e kadar uzatacağını belirtiyor.
Diğer yandan Macaristan, Letonya, Çek Cumhuriyeti, Slovakya ve
Polonya’da da ufukta seçimler var. Özellikle Macaristan ve Letonya
seçimleri, yerel politika yapım süreçlerinin istikrarını bozma ve
IMF ile anlaşmaları tehlikeye atma tehlikesi taşıyor. Ancak
Romanya’nın da başkanlık seçimlerinin ardından siyasi bir
belirsizliğe girme ihtimali var.
Analistler ayrıca ekonomik kriz sonrası bölgede işsizliğin
artmasıyla sosyal huzursuzluğun ve yabancı düşmanlığının da
artacağını belirtiyor.
PUTİN VE MEDVEDEV
Son olarak dünyanın en büyük petrol ve doğalgaz üreticisi olan
Rusya’nın enerji ihracatına bağımlılığı sürüyor. Dolayısıyla enerji
fiyatlarındaki düşüş finans piyasalarında bir satışı tetikleyip
1994’ten bu yana yaşanan en büyük daralmanın toparlanmasında engel
yaratabilir.
Hem Başbakan Vladimir Putin hem de Cumhurbaşkanı Dimitri Medvedev
2012 seçimlerinde cumhurbaşkanlığı yarışına gireceklerinin
işaretini verdi. Putin ülkede hala çok popüler. Ancak ekonomik
krizin bu popülerliği zayıflatması durumunda yaşanabilecek olaylar
da Rusya’yı risk haritasına sokuyor.