20 Ağustos Basın Özeti

Guardian gazetesi manşet haberinde 2 ay önce Ekvador'un Londra Büyükelçiliği'ne sığınan ve Perşembe günü iltica başvurusu kabul edilen Wikileaks'in kurucusu Julian Assange'ın dün Amerikan Yönetimi'ni "cadı avından" vazgeçmeye çağırdığını aktarıyor.

İngiltere Hükümeti bu karara rağmen Assange'ı hakkında tecavüz suçlaması bulunan İsveç'e iade etmeye kararlı olduğunu duyurmuştu. Assange İsveç'in Washington'ın baskısıyla hareket ettiğini, Wikileaks'in gizli Amerikan belgelerini yayımlaması nedeniyle Amerika'ya gönderilebileceğini söylüyor.

Gazete Assange'ın dün polis kordonu altındaki elçilik balkonundan yaptığı konuşmayla İngiltere ve Eklvador arasındaki diplomatik krizin yeni bir boyuta taşındığını belirtiyor.

Guardian, Assange'ın FBI’ın Wikileaks hakkında başlattığı öne sürülen soruşturmaya son verilmesini istediği ve Amerika'nın devrimci değerlerine geri dönmesi çağrısında bulunduğunu vurguluyor.

‘Avrupa’nın zorlu sınavı’

Financial Times gazetesi başyazısında 'Avrupa'nın zorlu sınavı' diyor ve Avrupa Birliği'nin anti-demokratik uygulamaları ortadan kaldırmak için daha fazla çaba harcaması gerektiğini vurguluyor.

Gazete başyazıda Romanya'da Anayasa Mahkemesi'nin yetkilerinin sınırlandırılmaya çalışıldığını, Macaristan'da hükümetin medyaya baskı yaptığını ve Sırbistan'da yeni hükümetin bir dönem bağımsız olan Merkez Bankası üzerindeki ağırlığını artırdığını vurguluyor.

Başyazıda özetle şöyle deniyor:

"Bunların her biri tek başına bir kaygı kaynağı. Bunların hepsi birden ise Avrupa'nın güney doğu ucunda demokratik ilerlemeyi bozmaya yönelik eğilimin yayılmaya başladığına işaret ediyor. Eğer demokrasi sadece hükümetlerin şiddete başvurmadan değiştirilmesi olarak tanımlansaydı eleştirilecek bir şey yoktu. AB üyesi ve AB'ye katılmayı hedefleyen eski komünist ülkelerde seçimler genel olarak adil ve özgür. Ama demokrasi sadece oy sandığından ibaret değil. Demokrasi aynı zamanda, hükümetlerin vatandaşlarına karşı hesap verebilirliğini garanti altına alan bağımsız kurumların da var olması demek. Romanya, Macaristan ve Sırbistan'da bu konuda ihlaller var."

Gazete, Brüksel'in bunu durdurması gerektiğini belirterek şöyle devam ediyor:

"Avrupa Birliği üye ülkelerdeki aşırılıkları dizginlemeye çalışıyor ama yetkileri az. Üye ülkeler ilgili ülkenin oy haklarının askıya alınması gibi yaptırımlara başvurmaya hazır olmalı. Sadece tehdit için kullanılan ama asla hayata geçirilmeyen 'nükleer seçenek' çözüm değil. Tüm üyeler için demokratik ilkelere bağlılık düzenli olarak izlenebilir. Üye ülkelere Kopenhag kriterlerinin üyelikte askıya alınmadığı hatırlatılmalıdır."

Bağımsızlık referandumu

Financial Times'ta İskoçya'nın Büyük Britanya'dan bağımsızlığı konusunda 2014'te yapılması beklenen referandumla ilgili bir haber yer alıyor.

Haberde olimpiyatlarda en fazla madalya kazanan üçüncü ülke olan Britanya’nın başarısının bağımsızlığa bakışı nasıl etkilediği irdeleniyor Scottish Mail on Sunday gazetesinde dün yayımlanan bir ankete göre olimpiyatlardan sonra bağımsızlık yanlılarının oranı yüzde 30'dan yüzde 27'ye düştü. Ancak gazete göre, Sunday Times gazetesinin anketi taban tabana zıt sonuca işaret ediyor. Bu ankete katılanların yüzde 12'si olimpiyatlardan sonra daha bağımsızlık yanlısı olduğunu söylerken yüzde sekizi daha birlik yanlısı olduğunu beyan etti.

Haberde, İskoçya'nın bağımsızlığını savunanların, birlik yanlılarının sadece dokuz puan önünde olduğu hatırlatılıyor.

Şeffaflık çağrısı

Independent gazetesi, Birleşmiş Milletler'in insan hakları raportörünün, Amerika Birleşik Devletleri'nden, insansız uçaklarla düzenlediği saldırıların görüntülerini örgüte teslim etmesi çağrısında bulunduğunu aktarıyor.

Gazeteye göre, insan hakları grupları Obama'nın göreve gelmesinden sonra hız kazanan ve daha çok Pakistan ve Yemen gibi ülkelerde gerçekleştirilen saldırılarda yüzlerce sivilin öldüğünü söylüyor.

BM'nin insan hakları raportörü Ben Emmerson, yeni raporunda BM'nin, Amerika'nın insansız uçaklarıyla düzenlenen saldırılarındaki ölümleri soruşturacak bir mekanizması olması gerektiğini vurgulayacak. Emmerson gazeteye demecinde "İnsansız uçaklar, bir uzlaşma ve şeffaflık sağlanıncaya kadar Birleşmiş Milletler'in gündeminin en üst sıralarında kalmaya devam edecek" dedi.

Gazetenin başyazısında da Obama'nın iktidara gelmesinden sonra Pakistan'da insansız uçaklarla düzenlenen saldırıların 10 kat arttığı vurgulanarak 'Bu saldırılar yasalardan saklanmamalı" diyor. Yazının bir bölümünde şöyle deniyor:

"İnsansız uçaklar savaşın kurallarını değiştiriyor. Böyle olmaya da devam edecek. Eğer ahlaki sorunlar kolay çözülemiyorsa, en azından bu uçakların kullanılmasının yasal olduğunun kanıtlanması Amerika Birleşik Devletleir dahil herkesin yararına. Çünkü bu, uçakların kullanımına ilişkin makul seviyede bir şeffaflığı beraberinde getirecek.

'Orhan Pamuk AB projesi çöktü kötü enerji gitti'

2006'da Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazanan Orhan Pamuk, Independent gazetesine "Sağcı basının kampanyası 2010'a kadar devam etti. Çok rahatsız oldum. Ama şimdi daha rahatım" diyor.

2005'te Türklüğe hakaretten yargılanan yazar şöyle devam ediyor:

"Belki de bir ölçüde Nobel ödülü yüzündendir. Ama ülke de değişti. Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne katılması için çalışıyordum ve tüm proje çöktü. Böylece üyeliği savunanlara yönelik kötü enerji de ortadan kalktı."